Fatih Altaylı: 190 bin Suriyeli ‘istisnai vatandaş’ olmuş, gerekçesi belli değil!

Fatih Altaylı: 190 bin Suriyeli ‘istisnai vatandaş’ olmuş, hangi gerekçeyle belli değil! ‘Hiçbir şekilde dönmeyi düşünmüyorum’ diyen Suriyelilerin oranı yüzde 77,8. Beka sorunu olduğunu bir gün herkes anlayacak ama çok geç olacak.

fatih altaylı

HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, “Beka sorunu olduğunu bir gün herkes anlayacak ama çok geç olacak” başlıklı yazısında çarpıcı ifadeler kullandı.

Altaylı, Mülkiye Göç Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Murat Erdoğan’ın açıkladığı verilere ilişkin olarak, ” 190 bin Suriyeli ‘istisnai vatandaş’ olmuş. Hangi gerekçi ile belli değil” yorumunu yaptı.


Fatih Altaylı yazısında, “Türkiye’de “geçici koruma altında” olarak tanımlanan 3 milyon 746 bin 674 “kayıtlı” göçmen var. Bunlardan 51 bin 774’ü kamplarda, gerisi kentlerde bizimle beraber yaşıyor. 190 bin Suriyeliye vatandaşlık verilmiş. 104 bin kişi de ikamet izni almış. Vatandaşlık meselesi ilginç. Sığınmacıların vatandaşlığa alınması yasal olarak mümkün değil. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin teklifi ile olabiliyor. Buna da “istisnai vatandaşlık” deniyor. Ülkeye faydalı olabilecek kişilerin vatandaşlığa alınabilmesi için yapılmış bir düzenleme. 190 bin Suriyeli “istisnai vatandaş” olmuş. Hangi gerekçi ile belli değil.” ifadesini kullandı.

Fatih Altaylı’nın yazısı şöyle:

1,3 MİLYON ÇALIŞAN, 60 BİNİ KAYITLI

Kayıtlı olarak ülkemizde bulunan Suriyelilerin 1 milyon 200 binini 5 ile 17 yaş arasında okul çağında çocuklar oluşturuyor.

Bunlardan sadece 750 bini okula gidiyor. Geri kalan 450 bini eğitim almıyor.

47 bin 482’si ise üniversiteye devam ediyor.

Çalışan Suriyeli sayısı ise tam bilinmiyor.

Ancak 800 bin ila 1 milyon 300 bin kadarının çeşitli işlerde çalıştığı biliniyor.

Bu çalışanların sadece 60 bini kayıtlı. Gerisi ise kaçak ve her türlü sosyal güvenceden yoksun.

Yapılan anketlere göre Türklerin yüzde 77,6’sı Suriyelilerle hiçbir ortak kültürel özelliğimiz olmadığı kanaatinde. Suriyelilerin yoğun olarak bulunduğu sınır illerine gidildikçe bu oran yüzde 83,4’e kadar çıkıyor.

Türkiye vatandaşlarının yüzde 49’u Suriyelilere çalışma izni verilmemesini, yüzde 55’i ise iş yeri açmalarına izin verilmemesini istiyor.

Ki bence bu hiç insani bir tavır değil.

DÖNMEZLER

Türk halkının yüzde 91’i Suriye normalleşse bile Suriyelilerin en az yarısının asla ülkesine geri dönmeyeceğine inanıyor.

Suriyelilerin kesinlikle geri gönderilmesi gerektiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 48. Bu oran 3 yıl öncesinde yüzde 11,5 iken 2020’de 48’e çıkmış. Artış hızına bakılırsa bugün çok daha yüksek olması muhtemel.

Suriyelilerin izole edilmesini talep edenlerin oranı ise yüzde 84,7.


Vatandaşlarımızın yüzde 77,9’u Suriyeli göçmenlerle huzur içinde bir arada yaşayabileceğimize inanmıyor.

“Suriyeli göçmenlere hiçbir siyasal hak verilmemelidir” diyenlerin oranı yüzde 83,8, “Hiçbiri vatandaşlığa alınmamalıdır” diyenlerin oranı ise yüzde 71,8.

Türkiye’deki Suriyelilere sorulduğu zaman alınan yanıtlar ise ilginç.

Erkeklerin yüzde 54,6’sı, kadınların ise yüzde 4,6’sı çalıştığını söylüyor.

Son 1 yıl içinde bir kurum veya kişiden yardım alanların oranı ise yüzde 46,2.

Yüzde 64’ü hem Türkiye hem Suriye vatandaşlığı almak ve çifte vatandaş olmak istiyor.

YÜZDE 80’İ DÖNMEYECEĞİZ DİYOR

Ve geldik zurnanın zırt dediği yere.

“Suriye’ye hiçbir şekilde dönmeyi düşünmüyorum” diyen göçmenlerin oranı yüzde 77,8.

“Suriye’de isteğimiz gibi bir yönetim iş başına gelirse o zaman dönerim” diyenlerin oranı ise yüzde 16. Bu oran 2017’de yüzde 59,6 imiş.

Benim yıllar önce UNHCR verilerine dayanarak yazdığım “5 yılı aşan göçmenlerde geri dönüş yüzde 20’yi aşmıyor. Yüzde 80’i göç ettiği ülkede kalıyor” tespitinin ne kadar doğru olduğu da bu verilerle ortaya çıkmış oluyor.

GÖRMEK İÇİN TAKSİM’E GELİN

Peki hal böyle iken nasıl bir Türkiye bizi bekliyor diye merak ediyorsanız, çok da merak etmenize gerek yok.

Bunu deneyimleme imkanına sahipsiniz.

Yarın Taksim’e gelin, bir tur atın.

Oradan İstiklal Caddesi’ne girip Tünel’e doğru yürüyün.


Göreceğiniz manzara, Türkiye’nin atisi, geleceğidir.”

TRT World belgeselinde İstanbul Fatih, ‘Küçük Suriye’ olarak tanıtıldı – İndigo Dergisi’ni Facebook, Twitter, Instagram ve Telegram hesaplarımızdan takip edebilirsiniz!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.