Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi üreticilere seslendi: Allah’ın izniyle bu mazottur, gübredir, ilaçtır, tohumdur, emtia fiyatlarıdır, bundan endişe etmemelerini istiyorum.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci üreticilere, “Allah’ın izniyle bu mazottur, gübredir, ilaçtır, tohumdur, emtia fiyatlarıdır, bundan endişe etmemelerini, tarlalarına, bağlarına, bahçelerine, ahırlarına, kümeslerine, ağıllarına sahip çıkmalarını istiyorum. Biz üreterek değerliyiz, tüketerek değil. Önce üreteceğiz, ondan sonra biz de tüketeceğiz. Bizim dışımızdakiler de tüketecek. O nedenle burada kesinlikle ve kesinlikle üretim girdilerinden bu girdilerdeki fahiş fiyatlardan dolayı hiçbir endişe taşımasınlar.” diye seslendi.
Kirişci, beraberinde AKP Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu ve milletvekilleriyle MHP Adana İl Başkanlığını ziyaret etti.
MHP İl Başkanı Bünyamin Avcı ile görüşen Kirişci, Cumhur İttifakı birlikteliğinin önemine değindi.
Bu birlikteliğin 2023’te yapılması planlanan seçim için çok önemli olduğunu ifade eden Kirişci,“Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Genel Başkan Doktor Devlet Bahçeli arasında hakikaten bir samimiyet, birliktelik, dostluk, dayanışma olduğunu her vesileyle çok rahatlıkla görebiliyoruz. İki il başkanımızın ve himayelerindeki teşkilatlarımızın, yine Adana’mızın bu iki güzide partisinin milletvekillerinin kendi aralarındaki dayanışması Adana’mıza kazandıracaktır” diye konuştu.
MHP İl Başkanı Avcı da kentte Cumhur İttifakı’nın birlik ve beraberlik içerisinde 2023 seçimlerine hazırlandığını belirtti. Bakan Kirişci, daha sonra beraberindekilerle AKP İl Başkanlığını ziyaretinde, tarım ve ormancılık sektörünün önemini anlattı.
Doğaya ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Kirişci, şunları kaydetti:
“İşimizi savsaklar, eksik ve noksan yaparsak bu sektörün alaşağı edemeyeceği bir yapı yok”
“Bu sektör o kadar kritik, stratejik, vazgeçilmez ki bu sektörün dokunmadığı yer yok. Güzel dokunursak bizi başarılı kılmaması için de bir sebep yok. İşimizi savsaklar, eksik ve noksan yaparsak bu sektörün alaşağı edemeyeceği bir yapı da yok. Onu da söyleyeyim çünkü hem 85 milyonumuzu, bu ülkeye gelen misafirlerimizi doyurmakla mükellef hem de ülkenin üretim fazlası ürünlerinin ihracat noktasında, ham madde temininde sorumluluğu olan bir sektör. Korkuyor muyum? Rabb’imiz, sizin dualarınız, bizim çabalarımızla inşallah bizi muvaffak eyleyecek. Bundan şüphemiz yok.”
Adana’nın iki nehri, bereketli ovasıyla önemli bir yer olduğunu aktaran Kirişci, üreticilere şöyle seslendi:
“Üreticiler girdi fiyatlarından endişe taşımasın”
“Allah’ın izniyle bu mazottur, gübredir, ilaçtır, tohumdur, emtia fiyatlarıdır, bundan endişe etmemelerini, tarlalarına, bağlarına, bahçelerine, ahırlarına, kümeslerine, ağıllarına sahip çıkmalarını istiyorum. Biz üreterek değerliyiz, tüketerek değil. Önce üreteceğiz, ondan sonra biz de tüketeceğiz. Bizim dışımızdakiler de tüketecek. O nedenle burada kesinlikle ve kesinlikle üretim girdilerinden bu girdilerdeki fahiş fiyatlardan dolayı hiçbir endişe taşımasınlar. Şu anda önce pandemi, devamında da iki komşu ülkenin birbiriyle savaşından kaynaklı yaşanan bir türbülans var. Kestirilemeyen bir gelişmeler silsilesi var. Şunu bilelim, bundan etkilenmeyen kimse yok. Bu herkesi, bütün dünyayı etkiliyor. İyi ki Adana’mız var, iyi ki Adana’mız gibi 81 ilimiz var. Bu 81 ilimizin tamamında o ürün, bu ürün bir şekilde üretim var. Bitkisel, hayvansal üretim var. Bunları gıdaya dönüştüren çok dinamik bir gıda sektörümüz var. Yine yem sektörümüz var. Artı ürünümüzün fazlası olduğunda bunları dış dünyaya pazarlayabilme kabiliyeti olan dış ticaret pazarlama şirketlerimiz var.”
Kirişci, Türkiye’nin coğrafi konumunun avantajını anlatarak, “Biz eskiden ‘İki kıta arasında bir köprüdür’ derdik. Hayır bu köprü olmanın çok ötesinde bir şey. Bizim çok büyük, derin, kadim bir kültürümüz de var. Bu kültürümüz de Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı, işte bir taraftan Afrika, bir taraftan Orta Doğu, bir taraftan Balkanlar, bir taraftan Kafkasya, tüm dünyayla ciddi manada ilişkilerini geliştiren ve bu ilişkilerini de ticaretine yansıtmaya çalışan bir ülke konumuna geldik. Kısacası o köprü kelimesinin altını, üstünü, sağını, solunu doldurduk. 2 milyara yakın tüketen bir nüfus bizim çevremizde, 3,5 saatte 55 ülkeye erişebiliyorsunuz” değerlendirmesinde bulundu.