Bağımlılıkta aşermeyi azaltan Derin TMU tedavisi nedir?

Bağımlılık, şizofreni, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve diğer bazı psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan Derin TMU (Deep TMS) tedavisinde, beynin klasik TMU ile uyarılmayan derin ve daha içeride kalan bölgeleri uyarılıyor.

Bağımlılıkta derin tmu

Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, son yıllarda yapılan çalışmalarda Derin TMU tedavisinin bağımlılık hastalarının aşerme denilen sigara, alkol ya da madde kullanma isteklerini azalttığını ortaya koyduğunu söyledi. Çetin, bağımlılıkla ilgili alanların uyarımı sonucu bağımlılık yapıcı maddeye ilgi azaldığını, kişinin kendini kontrol yeteneğinin arttığını kaydetti.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan Derin TMU yöntemine ilişkin değerlendirmede bulundu.


Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, Derin TMU (Deep TMS) yönteminin beynin klasik TMU ile uyarılamayan derin ve daha içeride kalan bölgelerini uyardığını söyledi.

Derin TMU, depresyon ve bipolar bozuklukta kullanılıyor

Derin TMU’nun bağımlılık, şizofreni, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve diğer bazı psikiyatrik hastalıklarda kullanıldığını kaydeden Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, “Cihazda kullanılan başlığın özellikleri sayesinde farklı hastalıklarda farklı beyin bölgelerine uyarım verilebilmektedir. Derin TMU uygulamasının depresyon ve bipolar bozuklukta kullanımı FDA ve CE onaylıdır.” diye konuştu.

EEG ve beyin MR tetkikleri yapılıyor

Derin TMU tedavisinin çeşitli aşamalardan oluştuğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, “Kişinin tedavi öncesi EEG ve beyin MR tetkikleri yapılır. Bu tetkik sonuçları ile beyin uyarım tedavisi alabileceğine dair karar verilir. Gerekli hallerde psikolog eşliğinde her bir seansı yaklaşık 15-20 dakika süren dTMU tedavisine başlanır. dTMU cihazı kullanılarak beyinin farklı bölgelerine manyetik uyarımlar verilir.” diye konuştu.


Epilepsi hastalarında kullanılmamalıdır

Derin TMU’nun kullanılmaması gereken durumlara da dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, “Beyin içinde yer kaplayan lezyonu olan ya da bilinen epilepsi hastalığı olan bireylerde dTMU kullanılmamalıdır. Fakat gebelik, yaşlı bireyler gibi özel gruplarda gerekli ön değerlendirmeler sonrası güvenle kullanılabilir. Çocuklarda kullanımı için çocuk psikiyatrisi uzmanlarının değerlendirilmesi sonrası gerekli karar verilebilir.” diye konuştu.

Uygulama sırasında baş ağrısı oluşabilir

Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, Derin TMU tedavisinin en sık görülen yan etkisinin “uygulama esnasında” oluşan baş ağrısı yakınması olduğunu belirterek gereği halinde ağrı kesici tedavilerle hastanın tedavi esnasında konforunun sağlanabileceğini söyledi.

Bağımlılıklardaki aşermeyi azaltıyor

Derin TMU yönteminin özellikle bağımlılık alanındaki yeri ve önemine işaret eden Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, “Son yıllarda yapılan çalışmalarda Derin TMU tedavisinin bağımlılık hastalarının aşerme dediğimiz sigara, alkol ya da madde kullanma isteklerini azalttığını ortaya koymaktadır.” dedi.

Sağlıklı karar verme yeteneğinde iyileşme sağlanıyor

Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin,  “Derin TMU uygulaması ile aşermenin azalmasının yanında bireyde madde kullanımına sebep olan dürtüsel davranışların azalmasını ve kişinin sağlıklı karar verme yeteneğinde iyileşme sağlayarak da yardımcı olmaktadır. Bu alanların uyarımı sonucu bağımlılık yapıcı maddeye ilgi azalır, kişinin kendini kontrol yeteneği artar. Bağımlılık yapıcı maddelere daha dirençli hale gelir.” dedi.


Yrd. Doç. Dr. Alptekin Çetin, seans sürelerinin hastanın kullanmakta olduğu madde tipine, miktarına ve sıklığına göre değiştiğini de sözlerine ekledi.

Bir gün mutlu, ertesi gün mutsuz musunuz? Borderline Kişilik Bozukluğu nedir? || Bizi takip edin: Facebook, TwitterInstagram


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.