Kızılcık Şerbeti dizisi RTÜK tarafından yasaklandı; yerine İslamofobi belgeseli yayınlandı

RTÜK’ün 5 hafta yayın durdurma cezası verdiği Kızılcık Şerbeti dizisinde yaptırım bugün itibarıyla uygulanmaya başlandı. Ceza nedeniyle yeni bölümün servis edilemediği Show TV ekranlarında ‘İslamofobi’ye ilişkin bir belgesel yayınlanması ise dikkat çekti.

Kızılcık Şerbeti

RTÜK, Show TV’ye Kızılcık Şerbeti dizisinde yer alan ‘kadına karşı şiddet’ sahneleri nedeniyle 5’er kez yayın ve program durdurma ile üst sınırdan idari para cezası vermişti. Ceza nedeni olarak dizinin 18’inci bölümünde; ailesi tarafından istemediği erkekle zorla evlendirilen Nursema karakteri, evlendiği erkek tarafından camdan aşağı atılması gösterilmişti.

Show TV, RTÜK’ün cezanın uygulanması kararına ilişkin kendilerine e-posta ile iletilen mahkeme tebligatının posta yoluyla ulaşması gerektiği için dizinin yayınlanmasına karar vermişti. Ancak geçtiğimiz bölümün özetin yayınlandığı sırada Show TV lisans iptali riski nedeniyle yayını kesti.


Kızılcık Şerbeti’nin yerine yayına alınan kamu spotu ise İslamafobi’yi anlatıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ifadelerinin yer aldığı kamu spotunda, “Koronavirüs kadar tehlikeli olan, İslam düşmanlığı virüsüdür” ve Bu virüs özellikle Avrupa ülkelerinde hızla yayılıyor” gibi ifadeler yer alıyor.

Show TV’den Kızılcık Şerbeti açıklaması

RTÜK’ün Kızılcık Şerbeti dizisi ile ilgili kararının ardından Show TV’den yapılan açıklamada “Yayın saati itibarıyla yürütmeyi durdurma kararının kaldırıldığına dair mahkemece şirketimize e-tebligat sisteminden yapılmış bir tebligat bulunmadığı, başkaca da tebligat kanunu uyarınca yapılmış geçerli bir tebligat da mevcut olmadığı için yayınlamakta olduğumuz dizinin yayını RTÜK yetkililerinin şifahi bildirimine istinaden muttali olduğumuz mahkeme kararının ve RTÜK kararının gereğinin yapılmasını teminen şirketimizce durdurulmuştur” denildi. Açıklamada yasal itirazların yapılacağı belirtildi

Dizideki Nursema karakterinin zorla evlendirildiği İbrahim ile ilişkiye girmek istememesi üzerine camdan atılması ülkemizin kanayan yaralarından kadına şiddete tepki çekerken, söz konusu sahneye RTÜK soruşturma başlatmış ve sevilen diziye ceza vermişti.

Kızılcık Şerbeti’ne verilen bu haksız ceza dizi fanlarını rahatsız ederken, pek çok dizi ekibi ve ünlü isim sosyal medyadan Kızılcık Şerbeti’ne destek mesajı yayınlamıştı.


Show TV’nin yeni bölüm duyurusunu yapması ve dizinin özetiyle beraber başlamasının ardından RTÜK Kızılcık Şerbeti’nin yayınını aniden durdurdu.

Nagehan Alçı: Bağnaz tarikatların dinci baskısıyla karşı karşıyayız; Kızılcık Şerbeti’nin yerine ‘İslamofobi’ belgeseli koymak skandal!

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, RTÜK’ün Kızılcık Şerbeti dizisi için Show TV’ye “zulüm” yaptığını belirterek, “Korkunç bir operasyon bu. Fakat hiç heveslenmesinler! Şu an bu ülkenin geriye kalan tek merkez medya grubu olan bizler direneceğiz! Ne “Kızılcık Şerbeti” dizisini bitirebilirler ne de biz bu kurnazca yöntemlere teslim oluruz” diye yazdı. 

Bağnaz tarikatların dinci baskısıyla karşı karşıya kaldıklarını kaydeden Alçı, “Bu dizinin yerine kasten “İslamofobi” belgeseli koymak tam bir skandal. Sanki Kızılcık Şerbeti İslamofobik bir dizi gibi…

Ben bu haksızlığı ve adaletsizliği reddediyorum.

Seküler yaşam tarzına sahip bir insan olarak bu ülkede yaşayan dindarlara zorbalık ve baskı yapılmasın diye senelerdir mücadele eden bir gazeteciyim. Bu yüzden bir kesimden işitmediğim hakaret kalmadı. Bana olan laikçi nefretin kaynağı budur.

Hayatımda en çok karşılaştığım sorulardan biri, “Madem bu kadar başörtülüleri, türbanlıları savunuyorsun o zaman sen neden türban takmıyorsun, sen de onlar gibi kapan, neden kapanmıyorsun böyle açık geziyorsun da o başı bağlıları savunup duruyorsun?” oldu.


Senelerce bu bağnaz laikçi kesime “Ben seküler bir insanım ama dindarların hakları ve özgürlükleri için de kendimin hakları gibi sonuna kadar mücadele ederim” ahlakını yani liberal-demokrat olmayı anlatamadık” ifadelerini kullandı. (Yazının tamamı)

Yeni yapılan seçim anketi: Dikkat çeken düşüş!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik hiçbir oluşumun parçası değildir.