Türkiye’de Sarı Humma Sivrisineği (Aedes) uyarısı!

Prof. Dr. Alper Şener, “Ülkemizde daha çok gördüğümüz sivrisinek türünden daha farklı olarak ‘Aedes Aegypti’ (Sarı Humma Sivrisineği) adı verilen ‘istilacı sivrisinek’ türleri Avrupa coğrafyasına artık baskın hale gelmeye başladı. Bu da Türkiye’de ve Avrupa coğrafyasında bu zamana kadar daha az gördüğümüz ya da hiç görmediğimiz Zika, Chikungunya, Dang, Batı Nil Ateşi gibi viral hastalıkların sivrisineklerle bulaş ihtimalinin artması anlamına geliyor” dedi. Prof. Dr. Şener, “Sivrisineklerle mücadele anlamında elimizi çabuk tutmalıyız ve önlem almalıyız” diye konuştu.

Sarı Humma Sivrisineği

Prof. Dr. Alper Şener, Avrupa bölgesinde istilacı sivrisinek olan ‘Aedes Aegypti’ (Sarı Humma Sivrisineği) türünün görülmeye başladığını söyleyerek, bununla birlikte Türkiye’de daha az görülen veya görülmeyen enfeksiyon hastalıklarının artabileceğini belirtti.

Yeni ve eski birçok sivrisinek aracılığıyla bulaşan hastalıklarla karşılaşıldığını söyleyen Prof. Dr. Alper Şener, “Ülkemiz açısından baktığımızda ise Sağlık Bakanlığı verilerine göre yerli sıtma olguları yaklaşık 12 yıldır görülmüyor.


Sivrisineklerle bulaşan bu hastalıklar açısından baktığımızda hem sivrisineklerin bulunduğu coğrafyalar arasından bir genişleme var hem de Türkiye açısından baktığımızda yeni sivrisinek türleriyle karşı karşıya kalma durumu söz konusu.

“Bu zamana kadar görmediğimiz hastalıklar bulaşabilir”

Biz bunları ‘istilacı sivrisinekler’ diyoruz. Türkiye’de gördüğümüz sivrisinek türünden daha farklı olarak ‘Aedes Aegypti’ adı verilen istilacı sivrisinek türleri Avrupa coğrafyasında artık baskın hale gelmeye başladı. Bu da Türkiye’de ve Avrupa coğrafyasında bu zamana kadar daha az gördüğümüz ya da hiç görmediğimiz Zika, Chikungunya, Dang, Batı Nil Ateşi gibi viral hastalıkların sivrisineklerle bulaş ihtimalinin artması anlamına geliyor” dedi.


“Sarı Humma Sivrisineği Avrupa ve Türkiye coğrafyasında risk oluşturmaya başladı”

Avrupa Hastalık Kontrol Merkezi yakın zamanda ‘Aedes Aegypti’ adı verilen istilacı sivrisinek türleriyle ilgili bir uyarı yayınladığını söyleyen Prof. Dr. Şener, şöyle konuştu:

“Tropikal bölgelerde karşı karşıya kaldığımız istilacı sivrisinekler artık Avrupa Birliği coğrafyasına ve dolayısıyla Türkiye coğrafyası risk oluşturmaya başladı. Bu risk haritası içerisinde Türkiye’nin de yer alması önemli. Sivrisinekle bulaşan viral hastalıklar açısından baktığımızda maalesef elimiz kolumuz bağlı. Çünkü bunların bir tedavisi yok. Sadece ve sadece sivrisineklerle mücadele anlamında elimizi çabuk tutmalıyız ve önlem almalıyız. Pencerelere sineklik takıp, çocukları korumak amacıyla yatak çevresine cibinlik kurarak ya da sürülen sivrisinek kovucu solüsyonlarla önlem almak mümkün. Dışarıda da rehabilitasyon önemli. Çünkü bu su havzalarında karşı karşıya kaldığımız bir tablo.

Avrupa Birliği coğrafyasında kentleşme ve atık su rehabilitasyon ilgili ortaya çıkan sorunlar nedeniyle sivrisineklerin yaşam alanlarının genişlemesi söz konusu. Hem yerleşik sivrisinekler hem de ‘istilacı sivrisinekler’ bu coğrafyalara yerleşiyor.”


|| Bizi takip edin: Facebook, TwitterInstagramGoogle Haberler 

Sivrisinekler neden bazı insanları daha fazla ısırıyor?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.