Uyku ilacı zararları: Bir süre sonra uyutmayabilir!

Uyku ilacı zararları ve yan etkileri neler? İnsanların düzensiz uyku uyanıklık saatleri varsa gece uykuya dalmada zorluk yaşayabileceklerini belirten uzmanlar, uyku problemlerinde genel olarak ilaçlardan daha çok uyku ve uyanıklık ritminin düzenlenmesi ile uyku hijyenini bozan faktörlerden kaçınılmasını öneriyor.

Uyku ilacı

Uyku ilacı zararları nelerdir? Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Barış Metin, “Uyku ilacı etkisi kısa sürelidir, bugün uyumanıza yardımcı olan bir ilaç 1-2 ay sonra sizi uyutmayabilir.” dedi. Herkesin 8 saat uyumak zorunda olmadığına da değinen Metin, uyku ihtiyacının kişiye göre değişebileceğini vurguladı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Barış Metin, imsonia (uykusuzluk) hakkında bilgi vererek, imsonianın uykuya dalma, uykuyu sürdürme bozukluğu olarak tanımlanabildiğini söyledi.


Prof. Dr. Barış Metin, imsoniaya neden olan onlarca hastalık olduğunu, bunlardan en sık görülenin ise gece gündüz uyanıklık ritminin bozulması olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Düzensiz uyku ve uyanıklık saatleri varsa, bu insanların gece uykuya dalmalarını zorlaştırabilir. Bunun yanında huzursuz bacak sendromu da uykuya dalmayı güçleştirebilir. Yine bazı insanların uyumak ile ilgili aşırı endişesi varsa bu endişe ve kaygı durumu da uykuya dalmayı zorlaştırıyor. Bunlar dışında depresyon ve kaygı bozuklukları olan hastalar psikolojik problemlerinden dolayı uykuya dalma güçlükleri çekebiliyorlar. Uyku hijyeni dediğimiz uyku ile ilgili bazı genel kurallara dikkat etmemekten kaynaklı olan uyku bozuklukları da görülebiliyor. Örneğin akşam saatlerinde aşırı çay kahve tüketimi uykuyu bozabiliyor.”

Elektronik cihazlar da uykuyu olumsuz etkileyebiliyor

Uykusuzluğun çok yaygın bir durum olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Metin, “Uyku hijyenini etkileyen en önemli unsurlardan biri elektronik cihazlar. Elektronik cihazlar günlük hayatımıza daha çok girdi. Artık insanlar yatağa girdiği zaman tablet ve telefon ile uğraşıyorlar. Bu da aşırı miktar ışık maruziyetine neden oluyor ve uykuya dalmayı güçleştiriyor.” diye konuştu.

Uyku ve uyanıklık saatlerine daha az dikkat edildiğini de kaydeden Prof. Dr. Metin, “Bu da gece uykuya dalmayı zorlaştırıyor. İyi ve kaliteli uyku uyumak için genellikle aynı saatlerde yatıp aynı saatlerde kalkmak gerekiyor. Eğer bu düzeni bozarsak geceleri uykuya dalmakta zorlanabiliriz.” dedi.

Uyku ve uyanıklık ritminin düzenlenmesi ilaçlardan daha etkili

Uyku problemlerine kalıcı çözüm getirmenin mümkün olmadığına vurgu yapan Prof. Dr. Metin, şunları kaydetti:

“Eğer kişinin uykuya dalma veya sürdürmesini engelleyen çok belli bir psikolojik veya psikiyatrik hastalığı yoksa, bu tip durumlar ilaç ile tedavi edilebiliyor. Bunların dışındaki uyku problemlerinde genel olarak ilaçlardan daha çok uyku ve uyanıklık ritminin düzenlenmesi ve uyku hijyenini bozan faktörlerden kaçınılmasını öneriyoruz. Çünkü uyku ilaçlarının etkisi kısa sürelidir, bugün uyumanıza yardımcı olan bir ilaç 1-2 ay sonra sizi uyutmayabilir. O yüzden hayatınızı düzenlemek, belirli saatlerde uyumak ve uyanmak, akşam saatlerinde uyarıcı almamak, gündüz uzun uykulardan kaçınmak, öğlen geç saatlere kadar uyumaktan kaçınmak gibi düzen sağlayıcı etkenler uykuya dalmakta daha kalıcı çözümler sunuyor.”

Çok fazla çay ve kahve tüketiminden kaçınmak gerek

Uyku problemleri için alternatif tedavi modelleri olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Barış Metin, “Biz uyku problemi yaşayan hastalarımıza aslında ilaçtan çok öncelikle davranışsal eğitimler veriyoruz. Kişiye yardımcı olarak ilaç da verebiliyoruz ama bunlar kısa süreli oluyor. Bir hastamıza ‘uyku ilacını al aylarca kullan’ dediğimiz çok nadir oluyor. Genelde uyku hijyenine sebep olan nedenleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz.” dedi.

Çok fazla çay ve kahve tüketiminden kaçınmak, yatakta uyku dışında uykuyu bozabilecek tablet, telefon vb. elektronik cihazları kullanmaktan kaçınmak ve eğer uyuyamıyorsak yatakta çok kalmamak gerektiğini de anlatan Prof. Dr. Metin, şunları dile getirdi:


“Çünkü siz yatakta uyumak için sağdan sola, soldan sağa döndükçe uykunuz daha da açılacaktır ve ayrıca kişinin aldığı başka bir ilaç varsa bunun belki değiştirilmesi gündeme gelebilir. Bunlar bizim genel anlamda uyku hijyeni dediğimiz kuralları oluşturuyor ve kişide uyku bozan, uyku kalitesini azaltan, uyku hijyenine karşı olan tutumları tespit edip öncelikle değiştirmeye çalışıyoruz.”

Herkes 8 saat uyumak zorunda değil

Prof. Dr. Metin, kişilerin doğal uyku süresi ile ilgili yanlış bir inanış var olduğunu kaydederek, şöyle dedi:

“‘Herkes 8 saat uyumalı’ gibi ön yargıyla bazı insanlar ‘Ben de 8 saat uyumalıyım’ diye yatağa gidiyor. Ancak bu herkes için geçerli değil. 5 saat uyku ile gayet sağlıklı hayatını sürdüren insanlar da var. O insanlar 8 saat uyumayı denerlerse uyamıyorlar, bu sefer de uykusuzum diye bize müracaat ediyorlar ya da tam tersi insanın uyku ihtiyacı mesela çocuklarda olduğu gibi günde 12-13 saat de olabiliyor. Çocuklar o kadar uyur, ondan az uyutursanız çocuk gündelik yaşam aktivitelerinde zorlanır. Aynı şekilde yetişkinlikte de bu kadar uykuya ihtiyaç duyan insanlar olabiliyor. O insanları da kısa uyutmayı çalışırsanız bu sefer uykusuzluk, gün boyu uykulu hissetme problemleri ortaya çıkabiliyor.

Kişiye bağlı faktörleri dikkate almak gerekiyor herkes aynı saate uyumuyor, herkes aynı miktar uyumuyor, herkes aynı saate uykuya dalamıyor. Biri 12.00’de uykuya dalabiliyor, başka biri gece 2’den önce uyuyamıyor. Bu bir hastalık değil.”

Uzmanlar uyku ilacı zararları konusunda uyarıyor

Reçetesiz satılan uyku ilaçlarına değinen Prof. Dr. Metin, içlerinde zararsız olanların bulunduğunu ancak reçeteli veya reçetesiz uyku ilacı çok önermediğini, doktor tavsiyesi olmadan uyku ilacı kullanılmaması gerektiğine dikkat çekti.

Doktor kontrolünde kullanılmayan uyku ilaçları ağır hasar veriyor!

Uyku ilaçları temel olarak sinir sistemi üzerine etki eden bir ilaç grubu. Bu nedenle dikkat ve uyanıklığı bozma sorunlarına yol açabiliyor. Uyku ilacı kullanıldığında kişi sabah uyansa bile hala dikkat/odaklanma bozukluğu sürebiliyor. İlacın kullanılmasının ertesi günü algılama ve harekete geçme yavaşladığı için kazalar ve zihinsel performansta azalma görülebiliyor.

Ayrıca uyku ilaçların etkilerinin başlama süreleri, etkilerini sürdürme ve sonlanma süreleri birbirinden farklılık gösterdiği için her ilaç kişiye özel veriliyor. Uzmanlar, eczanede reçetesiz satılsa bile uyku ilaçlarının mutlaka doktor kontrolünde kullanılmasını öneriyor. Çünkü ilaçlar kimi durumlarda faydadan çok zarara yol açabiliyor!

Uyku ilaçları sinir sistemi üzerine etki eden ilaçlardır. Bu ilaçlar beynin uykuyla ilişkili alanlarındaki sinir hücrelerinin çalışma hızını yavaşlatarak ve beyindeki doğal kimyasalların düzeylerini değiştirerek etki yapmaktadır. Bu ilaçların etkilerinin başlama süreleri, etkilerini sürdürme süreleri ve etkilerinin sonlanma süreleri birbirinden farklılık göstermektedir.

Uyku ilacı, kullanan kişinin genetik özellikleri, yaşı, başka ilaç kullanıyor olup olmadığı, başka bir tıbbi hastalığı olup olmadığı, alkol/madde bağımlılığı olup olmadığı, gebelik/emzirme durumu olup olmadığı, ağır bir işte çalışıp çalışmadığı, araç kullanıp kullanmadığı gibi birçok farklı özellik hekim tarafından değerlendirilerek ilaç seçimi yapılmaktadır. Tüm ilaçlarda olduğu gibi uyku ilaçlarında da yanlış ve bilinçsiz ilaç kullanımı faydadan çok zarara neden olabilmektedir.



Kaynak:

Uyku sorunları ve uykusuzluk için uyku ilacı kullanmak doğru mu?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.