KOBİ’ler risk yönetimi yaparken nelere dikkat etmeli?

KOBİ'ler risk yönetimi

Küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler), iş dünyasındaki hızlı değişimlere uyum sağlama sürecinde çeşitli belirsizliklerle ve risklerle karşılaşıyor. Bu bağlamda, KOBİ’lerin sürdürülebilir büyüme ve etkili bir yönetim için kritik bir öneme sahip olan risk yönetimi stratejilerini benimsemeleri gerekiyor.

Küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler), işletmelerinin faaliyetlerini, finansal istikrarını ve itibarını etkileyebilecek çeşitli risklere maruz kalırlar.

KOBİ’lerin sektördeki belirsizlikleri anlama, finansal riskleri etkili bir şekilde değerlendirme ve uygun önlemleri alma sürecinde dikkate almaları gereken unsurlar nelerdir?


Risk Değerlendirmesi

Herhangi bir işletme, gelecekteki belirsizlikleri ve olası riskleri etkili bir şekilde yönetebilmek adına sistematik bir risk değerlendirmesi yapmalıdır. Bu süreç işletmenin iş süreçlerini, pazar koşullarını ve finansal durumunu detaylı bir şekilde analiz ederek potansiyel riskleri önceden tespit etmeyi hedefler.

Risk değerlendirmesi, işletmenin karşılaşabileceği olumsuz durumları öngörmesine ve buna karşı stratejik önlemler geliştirmesine olanak tanır. Bu yöntem işletmenin sürdürülebilirliğini artırmak, finansal stabilitesini korumak ve rekabet avantajını güçlendirmek adına kritik bir rol oynar. Etkili bir risk değerlendirmesi, işletmelere gelecekteki belirsizliklere daha hazırlıklı ve dirençli bir şekilde yaklaşma fırsatı sunar.

Stratejik Planlama

Küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler), risk yönetimini iş stratejilerinin vazgeçilmez bir unsuruna dönüştürmelidir. Stratejik planlama sürecinde, potansiyel risklere karşı alınacak önlemler titizlikle belirlenmeli ve bu önlemler, işletmenin stratejik hedefleriyle uyumlu bir şekilde entegre edilmelidir.

KOBİ’lerin karşılaşabileceği belirsizlikleri öngörmek ve bu risklere karşı etkili bir şekilde hazırlıklı olmak, uzun vadeli başarılarını güvence altına alacaktır. Bu çerçevede risk yönetimi sadece bir güvence aracı olmanın ötesine geçerek, iş stratejilerinin bir parçası olarak görülmeli ve uygulanmalıdır. Bu yaklaşım işletmelerin değişen koşullara hızlı ve esnek bir şekilde adapte olmalarına yardımcı olarak rekabet avantajı sağlayacaktır.

Finansal Yönetim

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ’ler) finansal yönetimi, riskleri minimize etme konusunda etkili bir strateji olarak öne çıkmalıdır. Güçlü bir finansal plan ve bütçe, işletmenin nakit akışını etkin bir şekilde yönetmesine ve mali durumunu güçlendirmesine yardımcı olacaktır. Doğru bir finansal planlama potansiyel riskleri önceden tespit etmeyi, kaynakları verimli kullanmayı ve işletmenin uzun vadeli istikrarını sağlamayı sağlar.

Ayrıca bütçe kontrolü, gider yönetimi ve finansal hedeflere odaklanma, KOBİ’lerin rekabetçiliklerini artırarak sürdürülebilir bir büyümeyi hedefler. Finansal yönetim, KOBİ’lerin değişen piyasa koşullarına uyum sağlamalarına ve başarılı bir gelecek inşa etmelerine destek olur.


İş Sürekliliği Planı

İş sürekliliğini etkileyebilecek herhangi bir olayın farkında olarak, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler) iş sürekliliği planları oluşturmalıdır. Bu planlar kriz anlarında işletmenin operasyonlarını devam ettirme ve olası zararları en aza indirme konusunda rehberlik sağlar. İş sürekliliği planları, acil durumlar, doğal afetler, teknolojik sorunlar gibi potansiyel risk senaryolarına hazırlıklı olmayı amaçlar.

Bu sayede KOBİ’ler, etkin bir kriz yönetimi ve hızlı bir toparlanma süreciyle müşteri güvenini koruyabilir, çalışanlarının güvenliğini sağlayabilir ve iş sürekliliğini sürdürerek dayanıklılıklarını artırabilir.

Personel Eğitimi ve Farkındalık

İşletmedeki her seviyedeki personelin risklere karşı bilinçlenmesi ve doğru tepkileri verebilmesi için eğitim alması kritik bir öneme sahiptir. Bu, risk yönetimi kültürünün işletme içinde kökleşmesine ve etkin bir şekilde uygulanmasına katkı sağlar. KOBİ’ler, bu beş temel faktörü göz önünde bulundurarak etkili bir risk yönetimi stratejisi oluşturabilir ve iş sürekliliği ile başarılarını sürdürebilirler.

Doğru stratejiler ve yönetilen riskler, KOBİ’lerin uzun vadeli başarılarına destek sağlayan fırsatlara dönüşebilir. Bu nedenle, personel eğitimi ve risk yönetimi stratejilerinin entegrasyonu, işletmelerin değişen koşullara daha güçlü bir şekilde adapte olmalarına imkân tanır.

Metricstream‘in bir raporuna göre[1], KOBİ’ler krizle başa çıkmak için aşağıdaki risk yönetimi stratejilerini benimseyebilirler:

  1. Riskleri tanımlayın ve anlayın: KOBİ’ler, işletmelerine özgü riskleri tanımlamalı ve anlamalıdır. Bunun en iyi yolu, mevcut risk yönetimi prensiplerini kullanmak ve mevcut ihtiyaçlara göre iyileştirmeler yapmaktır.
  2. Risk yönetimi prensiplerini uygulayın: KOBİ’ler, Kurumsal Risk Yönetimi (ERM), Operasyonel Risk Yönetimi (ORM), Dijital Riskler, İş Sürekliliği Yönetimi ve İç Denetim Yönetimi prensiplerini kullanarak riskleri tanımlayabilir, değerlendirebilir ve izleyebilirler.
  3. İş sürekliliği ve felaket kurtarma yönetiminde merkezi bir yaklaşım planlayın ve uygulayın: KOBİ’ler, organizasyonel fonksiyonlar arasında iş sürekliliği ve felaket kurtarma yönetiminde merkezi bir yaklaşım planlayarak ve uygulayarak kritik olaylarda yanıt sürelerini iyileştirebilirler.
  4. Sorunları gidermek için eylem planları tanımlayın ve kapatılana kadar izleyin: KOBİ’ler, İç Denetim Yönetimi kullanarak sorunları gidermek için eylem planları tanımlayabilir ve kapatılana kadar izleyebilirler.

Muhasebeciler de KOBİ’ler için risk yönetimi ve azaltmada rol oynayabilirler. Profesyonel tavsiye sağlayabilirler ve KOBİ’lerle düzenli toplantılar yapmanın değeri vardır.[2]


Kaynak:

  1. Priyabrata Sahoo. Risk Management Strategies for Small and Medium Enterprises (SMEs) to Survive in the COVID-19 Economy. MetricStream.
  2. Johan Barros. SME Risk Management – How Can Your Accountant Help? International Federation of Accountants. (August 20, 2020)

İş dünyası trendleri: 2024 nasıl bir yıl olacak?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.