İş dünyası trendleri: 2024 nasıl bir yıl olacak?

iş dünyası

İş dünyası 2023’ü nasıl geçirdi, 2024 nasıl bir yıl olacak? Hangi kavramlar öne çıkacak? Araştırmacı-yazar Evrim Kuran anlattı.

Dünyanın savaşlarla ve krizlerle geçirdiği zor bir yıl geride kalırken, 2024’te iş dünyasında “anlam, kapsayıcılık, hakkaniyet, yeni beceri kazanımı” gibi çarpıcı konuların öne çıkması ön görülüyor. Şirketler, süreklilik ve verimlilik için hızlı değişen bu dinamiklere ayak uydurmaya çalışıyor.

2023 polikrizin yılı

Zorlu bir yılı geride bıraktığımızı belirten Evrim Kuran Danışmanlık Kurucusu, Araştırmacı-Yazar Evrim Kuran, 2023’ü şöyle değerlendirdi:


“2023 yılı Türkiye ve dünyada savaşın, sosyoekonomik krizlerin, enflasyonist ortamın, çalışma yaşamında mevcut meydan okuyuşlarla birlikte gelen tükenmişliğin, hak mücadelelerinin, endişelerin, korkunun, risklerin yılı oldu. Yılın başında Davos’ta bir araya gelen Dünya Ekonomik Forumu’nun tabiriyle polikrizin yılı oldu.

2023 yılı yapay zekayı en çok konuştuğumuz yıl oldu. İşlerimizi elinden alıp almayacağını, yaşamımızı kolaylaştıracağını, hibrit iş yaşamında yılmazlığımızı ve iyi olma halimizi nasıl koruyacağımızı her zamankinden daha fazla konuştuk. Psikolojik sermayemizi, umudumuzu, iyimserliğimizi, yılmazlığımızı, özyeterliliğimizi nasıl güçlendireceğimizi belki de en çok muhakeme ettiğimiz yıl oldu.”

İşimizdeki Anlam: İlham Veren Amaç

Anlamın, sürdürülebilir bir iş iklimi için özenle yönetilmesi gereken bir olgu halini aldığına dikkat çeken Evrim Kuran, 2024 iş dünyası trendleri hakkında şu öngörülerde bulundu:

“2024 üzerine düşünmeden önce, geride bıraktığımız yılı nasıl hatırlayacağımızın gerçekçi bir projeksiyon sunmakta kolaylaştırıcı olacağı görüşündeyim. Bütün bu polikriz ortamında bilinçli farkındalığımız olsun ya da olmasın en çok zorlandığımız meydan okuyuş, itiraf edelim, işimizdeki anlamı korumak oldu.

Türkiye lideri olduğum Universum ile dünyanın gelişmiş ülkelerinde gerçekleştirdiğimiz Employer Branding Now 2023 Araştırmamızın en kritik bulgusu, dünyanın en çekici işverenlerinin tercih edilme sebeplerinin başında %55 oranıyla bu işverenlerin ilham veren amaca (inspiring purpose) yatırım yaptığı oldu.

Karlılığın ötesinde bir vaadi bulunan kurumlar, amaçlarını yetenek sürdürülebilirliği, çevre sürdürülebilirliği ve elbette toplum sürdürülebilirliği için ortaya koydukları katkı ile gerçekleştiriyorlar.

2024, en nihayetinde işin sadece hedeflerini değil amacını da yönetmemiz gereken ve ilişkilerimizde anlamı bir turnusol kağıdı gibi kullanacağımız, liderliği, sadakati ve bağlılığı tam da bu gerekçeyle yeniden tanımlayacağımız bir yıl olacak” dedi.


Çeşitliliğin Ötesi: Kapsayıcılık ve Hakkaniyet

Evrim Kuran, “2024, tam da bu sebeple, çeşitliliğin tek başına bir anlam ifade etmediği, eşitliğin tartışmaya açılması gerektiği ve hakkaniyetin odağımızda olması gerektiği bir yıl olacak” dedi ve şöyle devam etti: “Araştırmamıza göre, dünyanın en çekici işverenlerinin üzerinde en çok yatırım yaptığı bir diğer kültür bileşeni ise Çeşitlilik, Hakkaniyet ve Kapsayıcılık.

2023, bu alanda gidecek çok yolumuzun olduğunu kabul ettiğimiz bir yıl oldu. Kurumlarda sadece eşitliğe odaklanmanın, herkesi aynı kaynakları sunmanın insanların ihtiyaçlarını görmezden gelmemize yol açacak bir yanlılık doğurduğunu gördük. Elbette, her birimiz, birbirimizden farklı ihtiyaçlara sahibiz ve ihtiyaçlarımıza yanıt verecek organizasyonlarda bulunmak isteriz.

Psikolojik olarak güvenli, herkesin eşit söz sahibi olduğu, karar alma mekanizmalarında yer alabildiği, sorgulayabilen, hakkını arayabilen çalışanlar, ihtiyacımız olan yeniden tasarımı (reinvention) mümkün kılabilir.”

Yeni ve Yeniden Beceri Kazanımı

Öte yandan, yeni bir yıla girerken, yapay zekanın işlerimizi elimizden alıp almayacağına dair kaygıların haklı sebeplere dayandığına da değinen Evrim Kuran, yeni beceriler kazanmanın önemine de vurgu yaptı:

“Dünya Ekonomik Forumu’nun İşlerin Geleceği (Future of Jobs) raporuna göre, 5 yıl içerisinde yapay zekâ ve sosyoekonomik koşulların etkisiyle, 83 milyon kişinin işi ortadan kalkacak. 69 milyon kişi için yeni işler oluşacak. Durum size karamsar bir tablo gibi görünse de bunu bir fırsat olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

2024, hiç kuşkusuz, yeni beceriler kazanmayı, eskiden öğrendiklerimizi unutabilmemizi ve tanımı bilinçli davranış değişikliği olan öğrenmeyi önceleyeceğimiz bir yıl olacak. Yapay zekâ ile birlikte operasyonel yüklerimiz daha da azalacak, mesai harcadığımız daha derinlikli uzmanlıklar oluşacak ve anlamlı işleri yapmaya devam edeceğiz.

Yetkinlikler için genel kabul 5 yılda bir değiştikleri olsa da var olana ve geleceğe merakımızı canlı tutmak bizi ileriye götürecek. Ancak bu şekilde, belirsizliğin bu kadar belirgin olduğu bugünde yangın söndürmekten, tehlikeyi son dakika görmekten, tek seferlik çabalardan kurtulup, yeniyi, eskinin en iyi özelliklerinden ilham alarak birlikte inşa edebiliriz.


2024, anlamı, kapsayıcılığı, hakkaniyeti, sadakati, bağlılığı, liderliği, yetkinliklerimizi yeniden tanımladığımız bir yıl olsun.”

Her 4 şirketten biri işe alım sürecinde yapay zekayı kullanıyor


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.