The Economist 2025 kapağı şifreleri

the economist 2025

Dünyaca ünlü The Economist dergisi, geleneksel “gelecek yıl” kapağıyla yine merak uyandırdı. 2025 kapağında yer alan semboller, şifreler ve figürler, geleceğe dair gizem dolu ipuçları taşıyor.

2024 kapağında seçimlere ve jeopolitik gerilimlere odaklanan The Economist, bu kehanetlerin birçoğunda haklı çıkmıştı. 2025 kapağı ise daha iddialı ve çok katmanlı mesajlar içeriyor. Geçtiğimiz yıllarda öngörüleriyle dikkat çeken dergi, bu yıl da sosyal medyada ekonomiyle ilgilenenler arasında tartışmaların odağı oldu.

İşte kapakta dikkat çeken ayrıntılar ve olası yorumlar:


Trump ve ABD’nin gölge başkanları

trump

2025 kapağının merkezinde, 5 Kasım’daki seçimleri kazandığı belirtilen Donald Trump yer alıyor. Yanındaki füze ve elektrikli araç, politik ve teknolojik dinamiklerin Trump dönemiyle nasıl şekilleneceğini belirtiyor olabilir.

Özellikle Elon Musk‘ın “ABD’nin gölge başkanı” olarak anılması ve ekonomiyle teknolojiye yön vereceği öngörülüyor.

Kapaktaki grafik simgeleri ise ekonomik hareketliliği ve ABD’nin küresel etkisinin yeniden yükselişe geçeceğini vurguluyor. Trump yönetimiyle dünyadaki ekonomik ve politik dengelerin değişeceği açıkça işaret ediliyor.

Kadın hareketinin yükselişi

kadın hareketi

Kapağın alt kısmında, İngiliz yazar Jane Austen ve bir kırmızı yumruk figürü yer alıyor.

Bu, kadın hareketinin 2025’te küresel ölçekte güç kazanacağına ve feminizmin yeniden ön plana çıkacağına işaret ediyor gibi gözüküyor.

Kadın haklarının politik ve sosyal sahnedeki etkisi artacak gibi görünüyor.

Yeni keşifler ve salgın tehdidi

yeni keşifler salgın

Kapaktaki bir gezegen figürü, 2025’te önemli bilimsel keşiflere tanıklık edeceğimizi ima ediyor olabilir.

Ancak şırınga sembolü, pandemilerle ilgili yeni tehditlerin kapıda olabileceği mesajını taşıyor.

Bu, bilim ve sağlığın yıl boyunca gündemin üst sıralarında yer alacağı anlamına gelebilir.

Avrupa’da siyasi çalkantılar

avrupa siyasi kriz

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in yanında görülen kırık bir oy sandığı, Avrupa’da siyasi dengelerin değişeceğini belirtiyor olabilir.

Bu sembollerin, kıtada radikal değişimlerin ve politik krizlerin habercisi olacağı öngörülüyor.

The Economist kapağında hangi temalar öne çıkıyor?

The Economist, kapağında yalnızca sembollerle değil, yayınladığı mesajlarla da önemli temalara dikkat çekiyor.

The Economist dergisi, kapağının verdiği mesajı şöyle anlattı:

1- ABD’nin seçimi

Donald Trump’ın ABD Başkanlık Seçimleri’nin beklenenin aksine kesin ve hızlı kazanmasının yansımaları göçten, savunmadan, ekonomi ve ticarete kadar her şeyi etkileyecek.

Trump’ın “Önce Amerika” politikası hem dostlarının hem de düşmanlarının ABD’nin ittifaklarının sağlamlığını sorgulamasına neden olacak.

Bu durum jeopolitik yeniden yapılanmalara, gerginliklerin artmasına ve hatta nükleer silahların yayılmasına yol açabilir.

2- Oy verenlerin beklentilerinin değişimi

Genel olarak dünya çapındaki seçimlerde 2024’e iktidar olarak giren partiler eşi benzeri görülmemiş bir şekilde kötü performans gösterdi.

ABD ve Birleşik Krallık’ta olduğu gibi bazıları iktidardan düştü, bazıları koalisyona zorlandı ve bazıları işbirliği yapmak durumunda kaldı. Dolayısıyla 2025 bir beklenti yılı olacak. Yeni liderler vaat ettiklerini yerine getirebilecekler mi? Liderler değişecek mi? Aksi takdirde huzursuzluk baş gösterebilir.

3- Daha geniş çaplı karışıklık

Donald Trump’ın Ukrayna politikasının Biden yönetiminden taban tabana zıt olduğu açık. Trump Ukrayna’yı Rusya ile anlaşmaya zorlayabilir ve İsrail’e Gazze ve Lübnan’daki çatışmalarında daha da serbestlik tanıyabilir.

Amerika’nın daha izolasyonist tutumu ve dış karışıklıklara şüpheyle yaklaşması, Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore’nin “kaos dörtlüsü” sorun çıkarmasını ve krizin vurduğu Sudan’da görüldüğü gibi bölgesel güçlerin daha fazla karışmasını teşvik edecektir.


Ancak Amerika’nın Tayvan ya da Güney Çin Denizi ile ilgili bir çatışmada Çin’e karşı durup durmayacağı belli değil.

4- Tarife beklentileri

Şimdilik, Amerika’nın Çin ile rekabeti, Trump’ın Amerika’nın müttefikleri de dahil olmak üzere kısıtlamalar getirmesi ve gümrük vergilerini artırmasıyla bir ticaret savaşı olarak kendini gösterecektir.

Korumacılık yoğunlaştıkça, Çinli firmalar hem ticaret engellerini aşmak hem de küresel güneyde yeni pazarlara ulaşmak için yurtdışına açılıyor. Meksika’dan Macaristan’a kadar fabrikalar inşa eden Çinli firmaların başka planları var.

5- Temiz teknoloji patlaması

Çin hükümeti, zayıf iç ekonomiyi dengelemek için güneş panelleri, bataryalar ve elektrikli araç ihracatını teşvik etti.

Sonuç, güneş panelleri ve şebeke depolamasının tahminlerin ötesinde benimsenmesiyle Çin liderliğindeki bir temiz teknoloji patlaması.

Dünya yakında küresel emisyonların zirveye ulaşıp ulaşmadığını öğrenecek.

6- Enflasyondan sonra

Zengin dünyanın merkez bankacıları enflasyonun yenilgisini kutladılar.

Şimdi Batı ekonomileri yeni bir meydan okumayla karşı karşıya: Vergileri artırarak, harcamaları kısarak ya da büyümeyi artırarak açıkları azaltmak.

Birçoğu savunma bütçelerini de arttırmak zorunda kalabilir. Acı verici ekonomik seçimler kapıda.

Amerika’da Trump’ın politikaları işleri daha da kötüleştirecek. Ağır ithalat tarifeleri büyümeyi engelleyebilir ve enflasyonu yeniden ateşleyebilir.

7- Asırlık sorular

Amerika’nın yeni Başkanı 78 yaşında. Dünya liderleri de nüfuslarıyla birlikte yaşlanıyor. Siyasi liderler için yaş sınırlarının daha fazla tartışılmasını bekliyoruz.

Bu arada Çin, yaşlanan dünyada ekonomik fırsatlar arıyor. Buna karşın Orta Doğu’nun bazı bölgelerinde genç nüfusun hızla artması ve iş sıkıntısı istikrarsızlık riski yaratıyor.

8- Yapay zeka için kriz zamanı

Bu, iş tarihindeki en büyük kumar: Şirketler hala nasıl kullanacaklarından emin olmamalarına ve benimseme oranları düşük olmasına rağmen (birçok çalışan gizlice kullanıyor olabilir) yapay zeka (AI) için veri merkezlerine 1 trilyon dolardan fazla para harcanıyor.

Yatırımcılar cesaretlerini kaybedecek mi, yoksa “ajan” sistemler daha yetenekli hale geldikçe ve YZ tarafından geliştirilen ilaçlar ortaya çıktıkça YZ değerini kanıtlayacak mı?

9- Seyahat sorunları

Sadece malların değil, insanların da küresel hareketi artan sürtüşmelerle karşı karşıya.

Çatışmalar küresel havacılığı sekteye uğratıyor. Avrupa yeni sınır kontrolleri ekliyor ve Schengen sistemi yıpranıyor. “Aşırı turizme” karşı tepki 2025’te azalacak, ancak Amsterdam’dan Venedik’e kadar birçok şehir tarafından getirilen kısıtlamalar devam edecek.

10- Sürprizlerle dolu bir hayat

Suikast girişimleri, patlayan telsizler ve yemek çubuklarıyla yakalanan dev roketlerle (Elon Musk’ın otomatik yerleşen roketi) 2024’ün bir dersi de inanılmazı beklemekti. 2025’te kulağa mantıksız gelen ne gibi şeyler olabilir?

“Joker kartlar” bölümü, yıkıcı bir güneş fırtınası, kayıp antik metinlerin keşfi ve hatta başka bir küresel pandemi de dahil olmak üzere dikkat edilmesi gereken bir seçki sunuyor.

2024 kehanetleri gerçekleşmişti

2024 kapağında dikkat çeken Zelenskiy-Putin siluetleri, yıl boyunca Ukrayna-Rusya geriliminin süreceğini öngörmüştü. ABD seçimlerine dair işaretler de Trump’ın başkanlık yarışındaki etkisini doğru tahmin etmişti.

Çin-ABD ilişkilerine dair kapaktaki vurgu ise iki süper güç arasındaki gerilimin artmasını başarılı bir şekilde öngörmüştü.

2025 kapağı, bu yıl da küresel dengelere dair yeni ve çarpıcı ipuçları sunuyor. Bakalım, The Economist’in bu yeni şifreleri önümüzdeki yıl ne kadar gerçekleşecek?


Kaynak: The World Ahead 2025 from The Economist

Astroloji: 25 Kasım – 1 Aralık 2024 haftalık burç yorumları


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.