İyi niyet, çiçeklerin dibine döktüğünüz su gibidir. Miktarını bilemezseniz, yeni bir çiçek almak zorunda kalırsınız.
Umutsuzlara hayallerinizi anlatmayın. Önce sizi kendi çaresizliklerine çekerler, sonra karamsarlıklarıyla döverler.
Zamanım boşa geçti der yakınırsın. Anlarım ki; zamana ihtiyacın yok, aklın yetkin. E madem o kadar akıllıydın, o zaman neden buna müsade ettin?
“Umrumda değil!” derler ya; yalandır. . . İnsan umrunda olmayanı söz konusu eder mi hiç?
İnsanlara, dürüstlükten ziyade anlayışı öğrettin. Çünkü gerçekten anlayışlı olabildiklerinde, birbirlerine yalan söylemek zorunda kalmayacaklarını görecekler.
Parasızlık zor derler. Doğrudur. Lakin inanç, azim, cesaret gibiler daha farklıdır. Para gibi vermekle alınmaz.
Gerçekten güçlü olmak istiyorsanız; bir şeyleri unutmak için başka şeylere sığınmaya meyleden bir zaafınız olduğunun farkına varınız. Başka şeyler; gururunuz, egonuz veya her ne ise. . .
Hiçbir karar yanlış değildir. Sen öyle zannedersin. Çünkü hep kendinden yanasındır. . .
“Hayatım iyi gitmiyor!” diye yakınıyorsanız; geleceği ve geçmişi haddinden fazla düşünüyor olma ihtimaliniz vardır.
Öğretilenleri, gerçeğiniz kabul eden bir yanınız vardır. Dikkatinizi çekti mi hiç? Gerçekten de siz istediğiniz için midir acaba tercihleriniz?
Çözüm bulmak basittir. Eleştirmek ise çok daha basit. . .
İnanmak; hayallerinize kimsenin müdahale edemeyeceğini bilmekle başlar.
Kendinizi tanımak istiyorsanız; aynalardan ziyade, büyürken çocuklarınıza bakın. . .
