Astragan kürk giymek isteyen, bunu güzelliği için ihtiyaç gören, statüsünün göstergesi sanan kadınlara bir sorum olacak: Neden bu kürklerin imalatını kendiniz yapmıyorsunuz? Bilmiyorsanız, bir kaç ipucu vereyim, bu kürk, ‘Karagül Koyunlarının’ yeni doğmuş yavrularının derilerinin yüzülmesiyle yapılır.
Yavru koyunu, annesinden doğduğu anda ayırın ve kıvırcık tüylerini annesi yalayıp düzleştirmeden yüzün; çünkü en iyi astragan kürk kıvırcık deriden yapılır, hatta en iyisi, doğumu yaklaşan karagül koyunlarının boğazını kesip,annesinin karnından bebeklerini çıkarın ki, en güzel ve kaliteli kürk sizinki olsun.
Her yıl sadece tek suçları kürk hayvanı olmalarından dolayı elli milyon canlı yeryüzünden kaldırılıyor,katlediliyor. Foklar, kürkleri zarar görmesin diye kafalarına vurularak öldürülüyor en acımasız yöntem olduğu söylenilerek. The Humane Socicty’ nin araştırmasına göre Çin’ de yılda 2 milyon kedi- köpek, elbise ve diğer aksesuarlar için katledilirken ve bu kürkleri ucuz olduğundan alan insanların, Çin’ lilerin kedi- köpekle beslenmelerini küçümsemeleri nasıl bir ironidir?
Kendimizi tatmin eden objelere sahip olduğumuzda, duvarların ardındaki çığlıkları duymazdan geliyoruz; bilmiyormuş gibi, görmüyormuş gibi yaparak sorumluluklarımızdan kurtulduğumuzu sanıyoruz. İnsan türünün en üstün canlı olduğuna inandığımızdan, diğerlerinin yaşam hakkını umursamıyor ve tüketirken de hiçbir rahatsızlık duymuyoruz. Oysa duvarların ardında, daha kaliteli kürkler için hayvanların canlı canlı derileri yüzülmekte ve yapılan vahşete, anlamadığımız dilde ağıtlar yakılmaktadır.
Kendimizi var etmenin yolu, sahip olduğumuz nesnelerin ve kazandığımız kimliğin, yaşam tarzımızın dünya üzerinde her şeye sahip olabileceğimiz inancına dayanıyor; toprağın, suyun, havanın, bitkilerin, hayvanların tüketilmesi üzerine geliştirdiğimiz bu ahlak anlayışı yaşamı tüketmeye başlamıştır. Bozduğumuz sadece doğanın dengesi, değil, aynı zamanda yıllarca oluşturduğumuz insan odaklı kültürün de imhası olacaktır. Kürk hayvanı derisi için katledildiğinde işi bitmiştir, kürkü giyen ve kullanan ise sahte bir av olma ihtiyacını, karşılıklı çıkar ilişkisinden dolayı sürdürmek ister. Sahte bir avın kürkünü yüzmek, içindeki çıplaklığa ulaşmak için gerekli olan tek şey onun ihtiyaçlarını karşılamak, sonra ava teslim olmaktır. Avın kölesi olarak kurban durumuna düşmek, gönüllü avlanmaktır aslında ve paranın gücünü hissederek, sahte bir cennette mutluluğu bulduğunu sanmaktır.
Cinayetin tanıklığını yapıp, moda defilelerinde alkışlayıp takdir ediyorsak yaşanan katliamları, biz de suçun ortağı olmuşuzdur. Sokakta, kürk giyenlerin üstlerine boyalar atarak, çırılçıplak soyunup protesto gösterileri düzenleyerek, elimizde pankartlarla yürüyerek bu güne kadar herhangi bir çözüme ulaşamadık. Yapılması gereken, tüm canlıların ‘ Yaşam Hakkı’’ olduğunun, siyasi bir ideoloji gibi kabul edilmesi ve buna göre yeniden yapılanıp – eğitim, sanat, televizyon programları, sinema filmleri- örgütlenilmelidir. Yaşam hakkını küçümseyen, yayın organlarına, magazin programlarına bilimsel verilerle, görüntülerle bu konudaki ciddiyetimizi gösterebiliriz.
