Bugünkü yazımda istedim ki, hayata karşı isyan eden insanlara küçük de olsa bir serzenişte bulunup, onlarla beraber umuda yolculuk yapmak.
Unutmayın! Hayata şekil veren, onu yaşanılabilir hale getirecek olan yine bizleriz…
Hayat bir tutam göz yaşına benzer.
Gözyaşının nedenini ise hayat değil de, insanın kendisi belirler.
Tuğba ALTUN
Umuda Yolculuk
Hayat dediğin nedir ki?
Ya içine girip yüzmeyi öğrenip dalacaksın denize.
Ya da öylece bekleyeceksin, insanların senin için yazdığı kaderi oynamayı.
Kaybolmakmış… Tükenmekmiş…
Boşver düşünme bunları…
Cesur olup yol almayı öğren
Geride kalma hiçbir zaman.
Bazen nefesin kesilecek, bazense yorulacaksın.
Ama emin ol gün gelip göreceksin, merkezinde kurduğun o büyülü dünyayı.
Nice mevsimler geçecek… Nice rüzgarlar esecek…
Nice yağmurlar yağıp, nice kar taneleri düşecek avuçların arasına.
Ama sen korkmayacaksın…
Alacaksın eline azmin sabırla yoğrulmuş tohumunu,
Ekeceksin yüreğinin en güzide yerine.
Onu sevgiyle, şefkatle, merhametle besleyip beklemeyi öğreneceksin, tükenmeyi değil.
Herkes sana bu tohum bu yürekten çıkmaz dese de, sen herkesi değil de kendi sesini duyacaksın.
Gün gelip de nefesin kesilip, tükendiğini hissettiğin bir yalnızlıkta
Bir dal uzanıverirse sana, şaşırma!
Gör bak, yorgunluğunda geride kalıyormuş, durgunluğunda…