Açılan ateş sonucu öldürülen yasadışı örgüt mensubu katır sayısı sekize çıkarken, yaralı olan ikisinin durumu da henüz bilinmemektedir. Katırdan terörist olur mu? Türkiye’de oluyor…
Yasak aşk çocuğudur katır. Mutlu aşkların olmadığının kanıtı. Louis Aragon’un dizelerinde imgelenen ve acıya garkeden tek mutsuz aşk belki de. Erkek eşeğin, kısrağa duyduğu arzu, özlem ve doğaya aykırı bir ilişki sonucunda var olan Katır!
Yönetmenliğini Şerif Gören’in yaptığı 1987 yapımı Katırcılar filminde gördük onları; Doğu Anadolu’nun köylerindeki Ağalar adına sınır boylarından kaçak tütün ve çay taşıyorlardı; iklimi ve coğrafyası sert olan yasadışılığıyla… Katırcılık, Batılı bir aklın asla anlayamayacağı türden ticaret ve para kazanma yoluydu. Yasak bir ilişkinin bedelini mayınlar arasından tütün, çay, mazot ve insan geçirerek ödüyorlardı.
Hayvan hakları konusunda uluslararası düzeydeki en önemli metin, Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’dir. Beyanname 15 Ekim 1978 tarihinde Paris’teki Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Merkezi’nde ilan edildi.
[quote]Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi, yaşayan bütün canlıların doğal haklara sahip olduğunun ve insanoğlu tarafından hayvanlara saygı gösterilmesinin, bir insanın bir diğerine gösterdiği saygıdan ayrı tutulamayacağının altını çizmektedir. [/quote]
Bu bağlamda, hayvanlara kötü muamele edilemeyeceği veya zalimane davranışlarda bulunulamayacağı; eğer bir hayvanın öldürülmesi gerekiyorsa, bunun bir anda, acısız ve korku yaratmaksızın yapılması gerektiği; bir insanın desteğine ihtiyaç duyan her hayvanın uygun beslenme ve bakımı görme hakkına sahip olduğu, hayvanlar üzerine yapılan fiziksel ya da psikolojik acı çekmeye sebep olan deneylerin, hayvanların haklarının ihlali olduğu; vahşi hayvanların da yaşama hakkına ve kendi doğal çevrelerinde özgürce üreme hakkına sahip olduğu; ölü bir hayvana bile saygıyla davranılması gerektiği; hayvanların kendilerine özgü yasal statüleri ve haklarının hukuk tarafından tanınmak zorunda olduğu; hayvanların güvenliğinin koruma altına alınmasının devlet örgütleri düzeyinde temsil edilmesi gerektiği gibi hayvan haklarına ilişkin temel ilkeleri ortaya koymaktadır.
2014 Kasım ayında Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde mazot kaçakçılığı yapan dokuz İranlı’nın 97 katırı da Jandarma tarafından tutuklandı. “Orijini belli olmayan ülkemiz morfolojik özelliklerini taşımayan, insan ve hayvan sağlığı açısından risk oluşturduğu, bu yolla egzotik karakterdeki hayvan hastalıklarının ülkemize girebildiği ve hayvanlar arasında yayılarak büyük kayıplara neden olabileceği, bu nedenle hayvanların kaçakçılık döngüsü içine girmeden, kaçakçılar tarafından yük hayvanı olarak ve kaçakçılık zannı ile yakalanan tek tırnaklı hayvanların derhal itlaf ve imha edilmesi uygun görülmüştür” kararını alan Yüksekova Mahkemesi, konuyla ilgili olarak ilçe Tarım Müdürlüğü’ne uygulamanın acil yapılması konusunda da yazışma yaptı. Fakat, tutsaklık tüm canlılarda özgürlüğü amaç haline getirir:
Tutuklu Katırların gardiyanlığını üstlenen Çobanpınar Köyü Muhtarı, altmış gün boyunca görevini başarıyla yerine getirmesine rağmen; 2015 Ocak ayı başında yoğun kar ve tipiden dolayı Katırların firar etmesini önleyememiştir! Muhtar, katırlara baktığı süredeki masraflarını almak için gereksiz çabaların içine girmiş olsa da sınırı geçen hayvanlar için operasyon yapmanın imkansız olacağı kabul edildi (!)
2011 yılı sonlarında, Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu (Roboski) Köyü’nde meydana gelen hava operasyonu kapsamında 35 vatandaş hayatını kaybetti. F-16’lar tarafından terörist zannedilen köylülere bombalar yağarken, katırların da bu katliamda parçalandığı fazla dillendirilmedi.
Öldürülen köylülerin yakınları ekmeklerini kanın, bombanın ve kurşunların arasından çıkartmak zorunda; Devletin, hizmet anlayışı F-16’lardan attığı bombalarsa, bölgedeki insanların yaşam mücadelesinde hangi alternatiften söz edilebilir?
Şırnak ili Uludere ilçesinin Roboski köyü yakınlarında bulunan Salatalık Pınarı Yaylası’nda askerler tarafından, kaçakçılık yapıldığı gerekçesiyle, açılan ateş sonucu öldürülen yasadışı örgüt mensubu katır sayısı sekize çıkarken, yaralı olan ikisinin durumu da henüz bilinmemektedir.
Köyün en güzel kızını hayallerine götüren; bölgenin dağlık coğrafyasında hastalara yoldaşlık eden; mezhebi, ırkı, dini yüzünden mülteci durumuna düşenlerin özgürlüğe açılan kapısı katırlar, belki de ‘Yeni Türkiye’ gerçeğine uymadığından istenmemekte!.. ‘Bir katır nedir ki?’ sorusunun altında yatan küçümseyici tavır, hangi insanı gerçekten sevebilir ki?
