Bağlar: Türkiye’den yılın en iyi aktivist belgesel adayı

18 Şubat’ta başlayacak !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin yılın en iyi aktivist belgesellerini buluşturduğu, 10.000 Dolar ödüllü Aşk & Başka Bi’ Dünya Yarışması’na katılacak filmler belli oldu. 11 ülkeden 8 filmin jüri önüne çıkacağı yarışmaya Türkiye’den Berke Baş ve Melis Birder’in birlikte yönettiği “Bağlar” katılıyor.

bağlar belediyesi if istanbul bağımsız filmler festivali
Berke Baş ve Melis Birder’in birlikte yönettiği “Bağlar” filmi, dünya galasını !f İstanbul’da yapıyor!

İş Bankası Maximum Kart partnerliğinde ve Mars Cinema Group ortaklığında 18 Şubat-6 Mart tarihlerinde yapılacak 15. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali‘nin 10.000 Dolar ödüllü Aşk & Başka Bi’ Dünya Yarışması‘na katılacak filmler belli oldu. !f İstanbul‘un iki yıl önce başlattığı ve dünyadan aktivist filmlerin yarıştığı Aşk & Başka Bi’ Dünya‘da ABD, Almanya, Birleşik Krallık, Çek Cumhuriyeti, Gürcistan, İran, İsviçre, Kanada, Mısır ve Türkiye’den toplam 8 film jüri önüne çıkacak.

“Bağlar” dünya galasını !f İstanbul’da yapıyor!

• Aşk & Başka Bi’ Dünya Yarışması‘nda Türkiye’den ise “Onuncu Gezegen”, “Ziyaretçiler” gibi belgeselleriyle pek çok ödül alan Melis Birder ile “Bu Ne Güzel Demokrasi!”, “Nahide’nin Türküsü” filmlerinin yönetmeni Berke Baş’ın birlikte yönettiği “Bağlar” katılıyor. Diyarbakır’ın yoksul ve orta halli ailelerinin çocuklarından oluşan Yıldız Erkek takımının bütün imkânsızlıklara rağmen azim ve umudu koruyan mücadelelerini konu alan film, dünya galasını !f İstanbul’da yapıyor.


Kamerayla dünyayı değiştirmeyi başarmış yönetmenleri İstanbul’da ağırlayacak Aşk & Başka Bi’Dünya‘da bir kez daha yılın en iyi aktivist filmlerinden özel bir seçki sinemaseverleri bekliyor.

Chad Garcia’nın Sundance’in Dünya Bölümü’nde En İyi Belgesel seçilen, Uluslararası Belgeselciler Birliği tarafından da görüntü yönetimindeki başarısıyla ödüllendirilen filmi “The Russian Woodpecker/Rus Ağaçkakanı”

İtalyan asıllı yönetmen Pietro Marcello’nun kurmacayı, büyülü gerçekçiliği, şiirselliği ve belgeseli harmanladığı, yılın en güzel ve en insani filmlerinden birine dönüşen, Locarno’dan iki ödüllü “Lost And Beautiful/Kayıp ve Güzel”

Yallah Underground
Yallah Underground

Farid Eslam’ın 2009 ile 2013 arasında Orta Doğu’nun çeşitli ülkelerinde yaptığı çekimlerden oluşan ve müzik yaparak baskıya karşı duran gençleri izlediği aktivist müzik filmi “Yallah! Underground”

Rokhsareh Ghaem Maghami’nin Afganistan’dan Tahran’a mülteci olarak girmiş, zorlu hayatına rap müziğiyle karşı durmaya çalışan genç bir kadının hayatını anlattığı “Sonita”

“Divorce Iranian Style”, “Gaea Girls”, “Sisters in Law” gibi ödüllü belgeselleriyle türün takipçilerinin radarından çıkmayan Kim Longinotto’nun yönetmenliğiyle Sundance’te ödüllendirildiği ve kendini şehrin risk altındaki genç kızları, sokak köşelerinde müşteri bekleyen seks işçileri ve tutuklu kadınlarla dayanışmaya adayan ‘rüya avcısı’ Brenda’yı takip eden “Dreamcatcher / Düş Kapanı”

“The Liberace of Baghdad”, “Japan: A Story of Love and Hate” filmleriyle tanıdığımız Sean McAllister’in Suriye’den mecburen başka ülkelere taşınan bir ailenin yaşadıklarını sıradışı bir samimiyetle anlattığı, Sheffield Jüri Ödülü kazanan belgeseli “A Syrian Love Story Suriyeli Aşk Hikâyesi”


Gürcistan’da yetişkinlerin din, vatan, adalet, kanun gibi ağırlığı fazla ve sınırları belli kelimelerle dolu hayatlarına karşı kendi hayallerini koruyarak yaşama devam eden bir grup gencin şiirsel öyküsünü konu alan “When The Earth Seems To Be Light / Yeryüzü Aydınlıkken” yarışmanın dünya seçkisi olacak.

When the Earth Seems to Be Light istanbul bağımsız filmler festivali
When the Earth Seems to Be Light / Yeryüzü Aydınlıkken

Adam Curtis jüride!

Aşk & Başka Bi’ Dünya Yarışması‘nın bu yılki jürisinde belgesel sinemanın ve sanat dünyasının usta isimleri bir araya geliyor. BBC için çektiği, psikanalizin hükümetler ve şirketler için güçlü bir ikna aracı olarak yükselişini işleyen, belgesel sinemayı ve reklam dünyasını derinden etkileyen, “Mad Men”e bile ilham kaynağı olan başyapıtı “The Century of the Self/Ben Asrı” ve korkunun siyasi kazanç için kullanımını konu alan “The Power of Nightmares: The Rise of the Politics of Fear/Kâbusların Gücü: Korku Siyasetinin Yükselişi” filmleriyle tanıdığımız, bu yıl !f İstanbul’da son filmi “Adam Curtis: Bitter Lake/ Adam Curtis: Acı Göl” filmini de izleyeceğimiz Adam Curtis, “Road to Tate Modern”, “What Actually Does an Artist Want” gibi videolarıyla uluslararası alanda büyük ses getiren, 2005 yılında İsviçre’deki Kunstmuseum Thun tarafından Prix Meuly Ödülü’ne layık görülmüş güncel sanatçı, sanat eleştirmeni ve yazar Şener Özmen ve Oscar kazandığı “The Gatekeepers”, 2014’ün en iyi filmlerinden biri sayılan Joshua Oppenheimer’ın yönettiği “The Act of Killing” ve Sundance’te Jüri Ödülü alan Dror Shaul filmi “Sweet Mud” gibi belgesellerin yapımcısı ya da ortak yapımcısı olarak tanıdığımız Philippa Kowarsky‘den oluşan jüri, “yılın en yaratıcı müdahalesini” seçecek.

Biletler biletix’te!

15. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivalinin biletleri 5-7 Şubat tarihlerinde İstanbul için, 19 – 21 Şubat tarihlerinde de Ankara ve İzmir için biletix’te % 10 indirimle ön satışa çıkacak. Bu yıl festival biletleri biletixten ve sinema gişelerinden satın alınabilecek. Festivalde İş Bankası Maximum Kart sahiplerine özel olarak hazırlanan “Maximum Film” ve “Maximum Müzik” paketleri ile biletlerde % 50 indirim ayrıcalığı sunulacak. İş Bankası Maximum Kart sahipleri, “Maximum Film” paketiyle en az 4, en fazla 20 adet festival sinema biletini, “Maximum Müzik” paketiyle ise en az 2, en fazla 6 adet parti biletini %50 indirimle satın alabilecekler. Paket almayı tercih etmeyen İş Bankası Maximum Kart sahipleri için de film ve parti biletlerinde ön satışta %20 indirim ayrıcalığı sunulacak.

 

Detaylı bilgi: www.ifistanbul.com

İlgili yazılar

!f İstanbul, 2016’nın “en ilham verici” yönetmenini arıyor!

Sanatın ikonları !f istanbul’da buluşuyor

Yapımlab ve !f İstanbul’dan kısa film yapmak isteyenlere müjde!


David Bowie klasikleri !f İstanbul’da gösterilecek


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.