330 yıllık seramik sanatı yeniden canlanıyor

Murat İres’in seramik sergisi “Tophane İşi Lülecilik”, 24 Şubat’ta Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde sanatseverlerle buluşuyor.

330 yıllık seramik sanatı yeniden canlanıyor tophane lülecilik murat ires

Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi, seramik sanatçısı Murat İres’in “Tophane İşi Lülecilik” sergisine ev sahipliği yapıyor. Sergide, İres’in özgün çalışmaları ile birlikte bir dönem yok olmaya yüz tutmuş “Tophane İşi” seramiklerinden örnekler de yer alıyor.

Murat İres’in çalışmaları için konuşan serginin Küratörü Lütfi Şen, “Tophane İşi Lülecilik projesi, hem İres’in özgün tasarımlarından hem de günümüzde yok olmaya yüz tuttuğu düşünülen tarihi tophane seramiklerinden örneklerin bir araya gelmesinden oluşuyor” dedi.


Seramik sanatının hayranlık uyandıran örnekleri Anadolu’da şekillenmiş

Seramik işçiliğinin tarihin erken dönemlerinden gelen kadim bir zanaat olduğunu belirten Şen, “Asurlulardan Hititlilere, Urartululardan Roma ve Bizans’a, Selçuklu’dan Osmanlı’ya birçok medeniyetin katkısıyla, seramiğin hayranlık uyandıracak örnekleri, içinde yaşadığımız coğrafyada, Anadolu’da şekillenmiştir.” diye konuştu.

Cumhuriyet sonrası bu kadim seramik birikiminin dünyadaki çağdaş üsluplarla da etkileşerek yeni bir döneme girdiğini de sözlerine ilave eden Şen, “Günümüz sanatçıları seramiği kadim geleneğin imkanlarıyla yeniden canlandırırken, geçmişten gelen işlevsel olma önyargısını sanatsal tatla, estetik hazla değiştirmenin çabasını da vermek durumundalar.” dedi.

 

Seramik sanatçısı Meliha Coşkun ise, Ustaların özel bilgilerini ve yapım tekniklerini ömür boyu sır olarak sakladıkları için “Tophane İşi Lülecilik”in süreklilik göstermediğini, son ustanın 1955 yılında vefatıyla bu tür seramiklerin tarihin tozlu raflarında yerini almaya başladığını söyledi.

Coşkun sözlerine şu şekilde devam etti:

“Ustaların elinde 330 yıl yaşayan bu zanaat, günümüzde Murat İres’in mükemmele ulaşma çabasının bir sonucu olarak, tekrar yaşamaya başlamıştır. Estetik, fonksiyonel ve geleneksel olanın İres tarafından yeniden üretilmesiyle Tophane lüleciliği tekrar sanat tarihindeki yerini almaya başlamıştır.”


Murat İres’in eserlerinin özgünlüğüne de vurgu yapan Meliha Coşkun, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“İres, geleneksel olanı üretirken bir yandan da bu malzemeden yola çıkarak modern olarak neler üretilebileceğinin sancılarını yaşamıştır. Hem form hem de desen bakımından kendi tasarımlarını yaparak kendi karakterini oluşturmuştur. Seramik sergilerinin nadirliğinden ve “Tophane İşi” seramiğin tek temsilcisinin Murat İres olmasından dolayı, bu sergi biz sanatkarlar için ayrı bir önem arz ediyor.”

Açılışı 24 Şubat Çarşamba günü saat 18.30’da Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde yapılacak “Tophane İşi Lülecilik” sergisi, 19 Mart Cumartesi gününe kadar gezilebilecek.

Murat İres kimdir?

Murat İres, 1955 yılında doğdu. Yüksek öğrenimini 1977-1982 yılları arasında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü’nde tamamladı. Eğitimi süresince Eczacıbaşı Seramik Fabrikaları Tasarım Merkezi’nde tasarımcı olarak çalıştı. 1985 yılında kendi atölyesini kurdu. 1985-1996 yılları arasında çömlek, ak çini ve porselen alanlarında kendi atölyesinde üretim yaptı ve çeşitli fuarlara katıldı. Birçok küçük ve orta ölçekli işletmelerde danışmanlık yaptı. 1997-2006 yılları arasında U.Ü. İznik M.Y.O.’da öğretim elemanı olarak görev yaptı. Şimdi Üsküdar’daki atölyesinde Tophane İşleri (Tophane Lüleciliği) üretimi ile birlikte artistik seramik çalışmalarını sürdürüyor.

İlgili yazılar

500 yıllık tarih uyanıyor: Geçmişten günümüze Piyalepaşa


Berkan Baltaş’ın Damgalılar sergisi


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.