Bilimsel alanda reenkarnasyon çalışmalarında, ünlü İngiliz biyolog Thomas Huxley reenkarnasyon fikrinin makul bir fikir olduğunu düşünmüş ve “Evrim ve Etik” (Evolution and Ethics) ve “Denemeler” (Essays) adlı kitaplarında bu fikri tartışmalı olarak ele almıştır.
ABD’de son zamanlarda, kimilerince 20’inci yüzyılın Galilesi sayılan Kanadalı – ABD’li psikiyatrist Ian Stevenson tarafından sürdürülen bilimsel araştırmaların sonuçlarının yayımlanmasıyla reenkarnasyona olan ilgi biraz daha popüler hale getirilmiştir.
Reenkarnasyonun varlığının lehindeki en ayrıntılı kişisel rapor dosyaları Virginia Üniversitesi’nden Prof. Ian Stevenson tarafından şu 3 kitapta yayımlanmış:
- “Yirmi Açık Reenkarnasyon Vakası” (Twenty Cases Suggestive of Reincarnation)
- “Reenkarnasyon ve Biyoloji: Doğum İşaretlerinin ve Doğum Kusurlarının Etiyolojisine Bir Katkı, Cilt 1: Doğum İşaretleri” (Reincarnation and Biology: A Contribution to the Etiology of Birthmarks and Birth Defects Volume 1: Birthmarks)
- “Reenkarnasyon ve Biyoloji: Doğum İşaretlerinin ve Doğum Kusurlarının Etiyolojisine Bir Katkı, Cilt 2: Doğum İşaretleri ve Diğer Anormallikler” (Reincarnation and Biology: A Contribution to the Etiology of Birthmarks and Birth Defects Volume 2: Birth Defects and Other Anomalies)
İncelemelerinin bir kısmı Charlottesville Üniversitesi tarafından İngilizce olarak, 6 büyük cilt halinde yayımlanmıştır.
Prof. Stevenson 40 yılını, geçmiş yaşamlarını hatırlıyor gibi görünen çocukları incelemeye hasretti. Yaklaşık 1000 çocuk üzerinde incelemelerde bulundu. (İncelediği vakaların sayısı 2002 yılında 2006’yı bulmuştur.) Prof. Stevenson her vakada çocukların raporlarını metotlu olarak belgeledi. Böylece, çocukların anlattıkları ile ölen kişilere ait olguların paralellik göstermekte olduğunu doğrulamayı başardı.
Aynı zamanda söz konusu ölen kişilerde ölüm ve yaralanmaya yol açmış yara izlerinin söz konusu çocuklarda doğum işareti ve doğum kusuru olarak belirmiş olduğunu, otopsi fotoğrafları gibi tıbbi kayıtlarla doğruladı.
Prof. Stevenson’un yardımcılarıyla bilimsel anlamda son derece titiz bir şekilde incelediği bu vakalarda, geçmiş yaşamlarını (reenkarnasyonlarını) hatırladıklarını söyleyen bütün çocukların iddiaları araştırılmış ve hepsi doğrulanmıştır. İncelemelerini genellikle reenkarnasyona inanılan ülkelerde sürdürmüş olan Stevenson, yayımlanan son kitabında ise Batıda rastladığı 6 vakayı sunmuştur.
25 yaşındaki genç
Stevenson tarafından belgelenmiş tipik bir vakada, Beyrut’taki bir çocuk 25 yaşında bir motor tamircisiyken plaj yolu üzerinde hız sınırını aşmış bir arabanın çarpmasıyla ölmüş olduğunu anlatmaktaydı. Çeşitli tanıklıklara göre, çocuk sürücünün adını, kazanın tam olduğu yeri, motor tamircisinin kız kardeşlerinin, anne ve babasının, kuzenlerinin ve birlikte ava gittiği arkadaşlarının adlarını veriyordu. Vaka doğrulandı, çocuk söz konusu motor tamircisinin ölümünden birkaç yıl sonra doğmuştu ve çocuğun ailesinin ölen adamla görünür hiçbir irtibatı yoktu.
Stevenson’un ilk incelemelerini daha ziyade, reenkarnasyona inancının yoğun olduğu ülkelerde yapmıştı. Bu bakımdan bir eleştiri aldığında, bu kez incelemelerini Batılı ülkelerde de yaptı ve Avrupa’da incelediği bu tür reenkarnasyon vakaları üzerine bir kitap yayımladı.
Daha başka birçok kişi reenkarnasyon fenomenini sorgulamış ve bunun makul bir fenomen olduğu sonucuna varmıştır. Bu kişiler arasında Peter Ramster, Dr. Brian Weiss, Dr. Walter Semkiw ve başkaları sayılabilir. Fakat bu kişilerin çalışmaları bilim çevreleri tarafından genellikle kuşkuyla karşılanmıştır. Dr. Karl Sagan gibi bazı kuşkucular, daha fazla reenkarnasyon araştırmasının yapılması gerektiği düşüncesindedirler.
Stevenson’un reenkarnasyon araştırmalarının özellikleri
- Vakaların ve verilerin ulaştığı miktarın çokluğundan, reenkarnasyon taraftarları için teorinin doğru olduğu kesin sayılır.
- Araştırmaların büyük bölümü üniversiteler tarafından gerçekleştirildi.
- Madde ve metotlar açıkça ortaya konulmuştur.
- Uzman dergilerinde bilimsel tartışmalar olmuştur.
- Dört üniversite tarafından tekrarlanan deneylerin benzer neticeler gösterdiği bilinir.
- Araştırmalar dinlerden bağımsız gerçekleşmiştir.
- Araştırmalarda maddi çıkarlar gözetilmemiştir.
- Araştırma tekniklerindeki titizlik eleştiriciler tarafından da kabul edilmiştir. Tartışma konusu sadece verilerin yorumu üzerinedir.
Reenkarnasyon ile ilgili kriptolanmış ayetler
Kur’an ın kriptolanmış olduğunu anlattıktan ve inanışlardaki reenkarnasyona değindikten sonra gelelim reenkarnasyonla ilgili kriptolanmış ayetleri bulmaya. Reenkarnasyonla ilgili en bilinen ayetler Bakara suresindedir:
“Allah’ın varlığını nasıl inkar ediyorsunuz ki, sizi ölü iken O diriltti, sonra yine sizi O öldürecek, yine sizi O diriltecektir; nihayet O’na döndürüleceksiniz” (Bakara Suresi 28. ayet).
“Sonra ölümünüzün ardından sizi dirilttik ki, şükredebilesiniz” (Bakara Suresi 56. ayet).
Daha kapalılara bakalım;
“O’ndan başka ilah yoktur; diriltir ve öldürür. Sizin de Rabbinizdir, geçmiş atalarınızın da Rabbidir” (Duhan Suresi 8. ayet).
Burada kriptonun çıkarılacağı ilk yer atalarımızdan bahsettiği yerdir. Ata zaten bizden önceki demektir. Başına geçmiş atalarınızı koymuştur. Rab kelimesi tekamül ettiren demektir. Burada vurgulanan tekamülün evvelden başlayan bir süreç olduğudur. Diğer bir ifadede diriliş ifadesidir. İlk yaradılış için, sizi yarattı ifadesi kullanılır oysa burada sizi diriltti denmektedir. Bunun ilk yaratılıştan sonraki bir dirilme olduğu vurgulanmaktadır. Diğer bir ayet:
“Sizin yaratılmanız ve diriltilmeniz yalnızca tek bir kişi gibidir. Şüphesiz Allah işitendir, görendir” (Lokman Suresi 28. ayet).
Bu ayette de yaratılış ve dirilişin ayrı şeyler olduğu anlatılmaktadır. Ayrıca sizi birden var ettiğine deyinmektedir. Tekamül sonucu tekrar bir e döneceksiniz.
“Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine, insanlar arasında yürüyeceği bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, hiç, karanlıklar içinde kalmış, bir türlü ondan çıkamamış kimsenin durumu gibi olur mu? İşte kafirlere, işlemekte oldukları çirkinlikler böyle süslü gösterilmiştir” (Enam Suresi 122. ayet).
“İnsanlar arasında yürüyeceği” ifadesi, dirilişin yaşamın sonrasında değil öncesinde gerçekleştiğini ifade eder. Örnek verilen kimse yaşama yoktan var edilerek değil diriltilerek başlamıştır. Yaşamından öncesi hiçlik aşaması değildir. Ölüm aşamasıdır.
“O, başlangıçta yaratmayı yapan, sonra onu tekrarlayacak olandır. Bu O’na göre (ilk yaratmadan) daha kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce ve eşsiz sıfatlar O’nun dur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir (Rum Suresi 27. ayet).
“Yaratmayı tekrarlayacaktır” ifadesi her şeyi anlatmaktadır.
” O size hayat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz, insan çok nankördür(Hac Suresi 66. ayet).
“Allah yaratışa başlar, sonra onu varlık alanından çekip tekrar yaratır. En sonunda O’na döndürülürsünüz”(Rum Suresi 11. ayet).
“Ve gerçek şu ki o kıyamet gelecektir, onda hiç şüphe yoktur. Ve gerçekten Allah kabirlerde olanları diriltecektir” (Hac Suresi 7. ayet).
Bu ayete derinlemesine bakılmazsa gözümüzün önüne gelecek olan mezarlarda yatan insanların, hayata döneceğidir. Peki, yakılarak defnedilen insanlar nasıl dirileceklerdir. Burada kabirden kasıt ölümdür.
“Ya şu kişi gibisini görmedin mi? Çatıları çökmüş, duvarları – damları yere inmiş bir kente uğramıştı da şöyle demişti : “Allah şurayı ölümünden sonra nasıl hayata kavuşturacak? Bunun üzerine Allah, o kişiyi yüzyıllık bir süre için öldürmüş, sonra diriltmişti. ” Ne kadar bekledin?” demişti. ” Bir gün ya da günün bir kısmı kadar bekledim.” Dedi. “Hayır, dedi, aksine sen yüzyıl kaldın. Yiyeceğine içeceğine bak! Henüz bozulmamış. Eşeğine bak! Seni insanlara bir ibret yapalım diyedir bu. Kemiklere bak, nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra et giydiriyoruz onlara.” İş kendisi için açıklık kazanınca şöyle dedi o : “Allahın her şeye kadir olduğunu biliyorum” (Bakara Suresi 259. ayet).
“Böylece, aralarında bir sorgulama yapsınlar diye onları dirilttik. İçlerinden bir sözcü dedi ki : ” Ne kadar kaldınız?” Dediler ki : “Bir gün veya günün bir kısmı kadar kaldık.” “Dediler ki: Ne kadar kaldığınızı rabbiniz daha iyi bilir…” (Kehf Suresi 19. ayet).
“Kemiklere bak, nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra et giydiriyoruz onlara” ile ifade edilen diriliş sonrası meydana gelen oluşumun etten kemikten olduğudur. Yeni fani bir beden daha yaratılmıştır. Ölümlü bir beden sonunda gene ölecektir. Var oluşun sonsuzluk boyutuna geçtiği Ahiret gününde etten kemikten bir bedene ihtiyaç yoktur. Burada zaman algısından da söz edilmektedir. Ölümde kalınan süre bir gün ya da daha az sanılmaktadır. Yaşamda kalınan süre de ölümden sonra benzer ifadelerle nitelenmektedir.
“Dedi ki; ” Yıl sayısı olarak yeryüzünde ne kadar kaldınız? “Dediler ki: Bir gün ya da bir günün biraz azı kadar kaldık, sayanlara sor” (Mu’minun Suresi 112–113 ayetler).
Buradan biraz daha karışık olan bölgelere doğru kaymanın zamanı geldi o halde;
“Allah, ölecekleri zaman canlarını alır; ölmeyenin ise uykuda canını alır. Böylece kendisi hakkında ölüm kararı verilmiş olanı tutar, öbürünü ise adı konulmuş bir ecele kadar salıverir. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir toplum için gerçekten ayetler vardır” (Zümer Suresi 42. ayet).
Burada, “düşünebilen bir toplum için gerçekten ayetler vardır” deniyor, iyice bakamazsan kriptoyu göremezsin demek istiyor. Birisi neden ölmesin ve neden uykuda canı alınsın. Burada uyku ile kastedilenin ne olduğunu anlamak önemlidir. Uykudan kasıt iki yaşam arasında geçen, gece karanlığındaki yaşam sürecidir. Tekamülünü tamamlayan artık tutulacak diğeri ise, tekamülünü tamamlayana kadar yeniden doğmak üzere salıverilecektir.
Yazı dizisinin devamı:
Kur’an’da Re-enkarnasyon İzleri (1)
Kur’an’da Re-enkarnasyon İzleri (2)
Kur’an’da Re-enkarnasyon İzleri (3) – bu yazıdasınız
Kuran’da Re-enkarnasyon İzleri (4)