Uzmanlar bahar nezlesi olan çocuklarda astım gelişme riskinin, sağlıklı bir çocuğa göre 4 kat fazla olduğunu söylüyor. Üstelik iyileşmeyen nezle yüzünden sürekli ağızdan nefes alıp vermek zorunda kalan çocukların okuldaki performansı düşüyor, aile ve arkadaşlık ilişkileri bozuluyor.
Kronik bahar nezlesi, çocukların yüzde 10’nunda görülen bir alerjik hastalık. İyileşmeyen burun tıkanıklığı, burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırık, gıcık tarzında öksürük ve geniz akıntısı şikayetleri ile kendini belli ediyor. Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları – Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Doç. Dr. Mahmut Çivilibal, çocuklarda kontrol altına alınmayan alerjik nezlenin, ilerleyen yıllarda astıma dönüşebileceğine dikkat çekiyor.
Alerjik bahar nezlesi olan çocukların yaşadığı en büyük sorun, burun tıkalı olduğu için ağızdan nefes alıp vermek zorunda kalmaları. Bu durumun çocuklarda konuşma ve uyku bozuklarına da neden olacağını hatırlatan Doç. Dr. Çivilibal “Kronik nezle nedeniyle ağzını sürekli açık tutmak zorunda kalan çocuk, sosyal ilişkilerinde sorun yaşamaya başlıyor. Sürekli ovaladığı için burnunda iyileşmeyen yaralar oluşuyor, gece sağlıklı uyuyamıyor, okuldaki performansı düşüyor. Bu nedenle ailelerin bu belirtileri dikkatle gözlemlemesi ve soğuk algınlığı ile karıştırmaması gerekiyor” diyor.
Çocuklarda görülen alerjik bahar nezlesi sadece psikolojik sorunları değil, farklı sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Doç. Dr. Çivilibal bu sorunları şöyle sıralıyor: “Bahar nezlesi kulak ile geniz arasında bulunan östaki kanalını tıkadığı için tekrarlayan kulak iltihaplarına, sinüs kanalları da tıkandığı için kronik sinüzite neden olabilir. Son yıllarda yapılan araştırmalar astım hastalarının yüzde 80’ninde bahar nezlesi olarak da bilinen alerjik rinit olduğunu gösterdi. Bu nedenle çocukluk çağında görülen kronikleşmiş bahar nezlesi hafife alınmamalı.”
Astıma da neden olan bahar alerjenlerin büyük kısmı solunum yoluyla alınan maddelerden kaynaklanır. Ağaç, ot, çayır ve çiçek polenleri, hayvan artık ve döküntüleri, ev tozu akarları, mantar (küf) sporları bahar nezlesinin kronikleşmesine neden olabilir. Alerjik rinitin görülme sıklığı erken çocukluk döneminde yüzde 10 iken, ergenlik çağına doğru yüzde 20 – 25’lere ulaşır. Ailesinde alerjik hastalık hikayesi olanlarda bu oranlar daha yüksektir.
Doç. Dr. Çivilibal alerjisi teşhisi konmuş çocuklarda bahar gelmeden en az 2 hafta önce ilaç kullanımına başlanması gerektiğini söylüyor: “Alerji testi ile çocuğun neye karşı alerjisi olduğu belirlendikten sonra ilaç ve aşı tedavisi uygulanabilir. Yapılan araştırmalar aşı tedavisinin yeni alerjilerin gelişmesini önleyebileceğini, çocuklarda astım gelişme riskini de azaltabileceği gösterdi. Bu tedaviye cevap vermeyen kişilerin kulak burun boğaz uzmanı tarafından muayeneleri detaylı olarak yapılmalıdır. Çocuklarda geniz eti, erişkin hastalarda kıkırdak eğriliği, burun polipleri, sinüzit olup olmadığı araştırılmalıdır.”
Mevsim geçişlerinde alerji için ne yapmalı?