Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri’nin yaşam kalitesini yükselten tavsiyeleri paylaşmak için oluşturduğu “İyi Yaşa” platformunda stres yönetimi önerilerinde bulunan Yaşam Koçu Mehmet Özel, “stres, aslında her zaman zararlı bir şey değildir” dedi.
Mehmet Özel, stresin aslında yapıların dayanıklılığı ile ilgili bir kavram olup, kendi yaşam alanımızdaki beklenmedik değişimlere ya da dinamiklere karşı gösterdiğimiz tepki olarak nitelendirildiğini belirtti. İyi Yaşa platformu uzmanlarından Özel sözlerine şöyle devam etti, “Bu tip bir tepki, bizi hem fiziksel hem de duygusal olarak etkiler ve böylece bedenimizde, duygularımızda belli belirsiz, olumlu veya olumsuz değişikliklere neden olabilir. Stres, aslında her zaman zararlı bir şey değildir. Tam tersine, yeterli miktarda ve gerekli stres, yaşama karşı tavrımızı güçlendirmekte ve bizi olumlu olarak harekete geçirmektedir. Yaşadığınız tüm sınavları şöyle bir aklınızdan geçirin. Stresin bazen, yaşadıklarımızdan zevk almamızı, daha güzel sonuçlara varmamızı sağladığını göreceksiniz” dedi.
Özel, “Stres, aslında yapıların dayanıklılığı ile ilgili bir kavram olup, kendi yaşam alanımızdaki beklenmedik değişimlere gösterdiğimiz tepkidir. Bu tip bir tepki, bizi hem fiziksel hem de duygusal olarak etkiler ve böylece bedenimizde, duygularımızda belli belirsiz, olumlu veya olumsuz değişikliklere neden olabilir. Stres, aslında her zaman zararlı bir şey değildir” dedi.
Amaç stresi yaşamdan çıkarmak değil, onunla başa çıkmak
Mehmet Özel, çok sevdiğimiz bir insanın başarısı, bir çocuk sahibi olmak, yeni bir iş veya ilişki, hayal ettiğimiz eve taşınacak olma gibi konularda hissedilen stresin, yaşamımızı çok daha iyi hale getirmemiz, daha iyi bir şekilde yaşamamız için son derece önemli olduğunu vurguladı. “İşte bu nedenle asıl amaç stresi yaşamımızdan olduğu gibi çıkarmak değil, tam tersine onunla çok daha doğru bir şekilde başa çıkmayı, onu nasıl yönetebileceğimizi anlamayı öğrenebilmektir diyen Özel sözlerine şöyle devam etti: ‘Ya şöyle olursa ya da olmazsa’ tarzı düşünce biçimi ve benzeri yaklaşımlar, streste en sık karşılaşılan düşünce biçimidir. Böyle bir düşünce biçimi yerine, yapabileceklerimizi olaylar öncesinde iyice değerlendirip doğru zamanda harekete geçmemizi sağlayan bir yaklaşım geliştirmemiz son derece önemlidir. Stresin tanımına baktığımızda:
Stres = Baskı > Kaynak olarak görüyoruz. Yani stresin ve üzerimizdeki baskının, elimizdeki kaynaklardan (zaman, para, emek, vb.) büyük olduğunda meydana geldiğini görüyoruz” dedi.
Günümüzdeki hastalıkları yüzde 80’inin çıkış noktası stres
Günümüzdeki hastalıkların yüzde 80’inin çıkış noktasının stres olarak görüldüğünün altını çizen Özel, “Yalnızca İngiltere’de 2012 yılında, stresle ilgili hastalıklardan dolayı yaklaşık 42 milyon çalışma günü kaybedilmiş, bunun da İngiltere Çalışma Endüstrisi’ne maliyeti bir yıl için tam 1,8 milyar pound olmuştur. Yapılan araştırmalara göre, stres ve gerilim genellikle vücutta ağrıya yol açmıyor ama vücudun ağrı eşiğini düşürerek kişiyi ağrıya duyarlı hale getiriyor. Dolayısıyla stres altında çalışan ya da yaşayan kişiler, küçük sorunları bile ağrı olarak algılayabiliyor” dedi.
Strese karşı F-D-K stratejisi!
Stresi yönetmek adına, bir strateji geliştirmek istersek bunu F-D-K olarak adlandırabileceğimizi vurgulayan Özel şunları söyledi:
F: Farkındalık / Neler bende strese yol açıyor? Nasıl tepki gösteriyorum?
D: Denge / Negatif ve pozitif stres arasındaki denge / Negatif olmadan nasıl önüne geçebilirim?
K: Kontrol / Nasıl kontrol edebilirim? Ne yapsam çok daha mutlu, başarılı olabilirim?
Hayal kırıklıkları, başarısızlıklar ve üzüntüler sadece bize veya yakın çevremizdeki sevdiklerimize düşen parçalar değil. Dünya üzerindeki tüm canlılar, yaşamın doğal birer parçası olarak strese neden olan bu tip olayları yaşıyor ve yaşayacak da. Asıl önemli olan, stresimizin en yoğun olduğu dönemlerde yani gökyüzünün en karanlık zamanlarında bile, bulutların bir gün dağılacağını ve güneşin gülümseten yüzüyle ortaya çıkacağını hesaba katmaktır. Zamanı daha iyi yönetmekle ilgili sadece niyetimizi değil, hareket planlarımızı da ortaya koymalı ve onları adım adım uygulamalıyız”
Kendinize açık davranın
Hem bu yıl içinde, hem de sonraki yıllarda “daha iyi yaşamak” adına, kendinize daima açık davranmayı ve küçük, büyük demeden inanılan, inanılacak hedeflerin peşinde olunmasını öğütleyen Özel, “Size en çok stres yaratan, özellikle de ‘negatif stres’ yaratan faktörleri analiz edip, gelecek günlerde nasıl adım adım ‘stresi azaltabilirim’ diye düşünün. Christopher Morley’in çok güzel bir sözü var: ‘Bu hayatta tek bir başarı vardır, o da istediğin gibi yaşamaktır.’ Sahi, siz gerçekten neler bekliyorsunuz bu hayattan? Bunun üzerine her yeni günde daha çok düşündükçe, yani siz iyi yaşamayı amaçladıkça stresinizi de yaşam önceliklerinizi de daha iyi yöneteceksiniz. Stres sizi değil de siz stresinizi yönetmeye başladıkça daha iyi, daha mutlu olmaya doğru yelken açacaksınız; bir diğer deyişle istediğiniz gibi iyi yaşayacaksınız” dedi.