Mutlu olmak için yaşam pusulamız olmalı!

“Yeryüzünde yaşayan herkesin, 1 günü 24 saattir. Nasıl değerlendirileceği, öncelikle size bağlı. Zamanı etkili ve istediğiniz gibi kullanmak, iyi yaşamanın başka bir adıdır. Geçmişe sürekli takılı kalmak bırakın iyi, keyifli yaşamayı, bizzat yaşamın kendi akışından uzaklaşmaktır. Mutlu olabilmek için yaşam pusulamız olmalı!”

Mutlu olmak için yaşam pusulamız olmalı!

İyi Yaşa platformunda önerilerde bulunan Yaşam Koçu Mehmet Özel, “daha güzel şeyler başarmak ve daha mutlu olmak adına kendimize ait çok anlamlı bir ‘yaşam pusulamız’ haline gelebilir” dedi. Özel sözlerine şöyle devam etti:

Günümüzde ebeveynler, kendi çocuklarının ilgi alanlarının, potansiyellerinin ve yeteneklerinin çoğunlukla farkında değil. Bu yüzden, gençler sınavlardaki tercihlerini rastgele bir şekilde yapıyor. 2015 rakamlarına göre, ülkemizde 29 milyon çalışanın sadece %9’u üniversite mezunu. Gerçekten istediği bölümlere gidenlerin oranı ise sadece %5.


Okullarımızda çocuklar dersleri yaratıcı, neşeli, üretken bir ortamda öğrenmek yerine Aristo’nun düz, kuralcı, espriye, komikliğe tahammülsüz anlayışıyla islemekte. Oysa gerçekte yaşam Laz fıkralarıyla doludur. Sonra o öğrenci iş hayatına başladığında “İş hayatı ciddiyet ister” türündeki direkt veya endirekt mesajlar nedeniyle prototip birey olup çıkıyor. Hiçbir şeyi sorgulamayan ama dedikodusunu yapan, daha iyisini üretmek için motive olmamış, çevresine güvensiz, sadece günü yaşayan bir insan haline geliveriyor.”

Abraham Lincoln’un başarısız biri olduğuna dikkat çeken Özel, Lincoln’un kayıtlara göre en az 10 ayrı meslek denediğini söylüyor. Mehmet özel sözlerine şöyle devam etti: “Dört çocuğundan üçünü kaybetmiş, defalarca başarısızlığa uğramış olmasına rağmen, su sözü tarihe geçmiştir:

“Ben yavaş yürürüm ama asla geri adım atmam” –Abraham Lincoln

Kentucky Fried Chicken’ın kurucusu Albay Sanders bu şirketi 65 yasındayken kurmuş ve 1980’lerin sonunda 850 milyon dolara satmış. Albay Sanders’in, 105 dolarlık sosyal güvenlik çeki, 65 yıllık yorgun bir bedeni ve hayalini besleyen özel bir tavuk pişirme tarifinden başka hiçbir sermayesi yoktu. Tam 2,5 yıl otomobilinde yattı. Yılmadan 1009 farklı kapıyı çaldı. Sonuncusunda kabul edildi ve bugüne geldi. Asla vazgeçmedi.

Mezuniyet törenlerinden birinde konuşması istendiğinde, Sir Winston Churchill’in o heyecanlı yüreklere söyledikleri son derece kısa ve özdü:


Asla vazgeçme, asla, asla, asla! –Winston Churchill

Yeryüzünde yaşayan herkesin, 1 günü 24 ve 1 haftası da 168 saattir. Nasıl değerlendirileceği, öncelikle size bağlıdır. Zamanı etkili ve istediğin gibi kullanmak ”iyi yaşama”nın başka bir adıdır. Geçmişe sürekli takılı kalmak bırakın iyi, keyifli yaşamayı, bizzat yaşamın kendi akışından uzaklaşmaktır.

İnsanın, kendi kendisini yetiştirmesi, iyi yaşamak yolculuğundaki esası teşkil eder. Okul, üniversite amaç değil, araçlardan sadece biridir. Tercih yapacak öğrencilerin ve yetişkinlerin temel olarak göz önünde bulundurmaları gereken kavram, geçmişi kimsenin değiştiremeyeceğidir. Geçmiş elimizde ve kontrolümüzde değil. Geleceğin en heyecanlı yanı ise onu değiştirme fırsatı vermesi, hâlâ denenmemiş ve bilinmeyenlerle dolu olmasıdır.

Böylesine anlamlı bir yolculukta, her birimiz için üç temel seçenek var: Seyirci olmak, yolcu olmak ve sürücü olmak…

Seyirciler fırsat ve olanakları sadece izlerler. Yolcular, başkalarının sürdüğü bir araçta ve onun belirlediği güzergahta kimi zaman neşeli, huzurlu, çoğu zaman da bol dedikodulu bir yaşam sürerler. Bugünkü is yaşamının çoğunluğunu onlar oluştururlar. Sürücülerse, aracın modeli, tipi ve büyüklüğü ne olursa olsun öncelikle kendilerini, ailelerini ve dostlarını, ait oldukları ülkeyi ve sonunda insanlığı, güven ve mutluluk içinde bir noktadan başka bir noktaya götürebilirler.

Sürücülerin en önemli özelliği ise geleceğe, yani bilinmeze giderken, kendilerinden doğru heyecanla yola çıkmalarıdır. Kim olduklarından, ne istediklerinden emin bir şekilde direksiyona otururlar. Riske de girerler, doğru zamanda, güçlü sorumluluklar da alırlar. Yaşamlarının kontrolünü öncelikle kendi ellerinde bulundururlar.

“Gerçekçi insanlar sınırlarını bilirler ve dünyaya uyum sağlarlar. Hayalperestler ise sınırlarını bilmezler, onlar dünyayı kendilerine uydururlar.” –Bernard Shaw

Peki bundan sonra, sürücü olmak adına, neleri daha çok keyifli ve etkili bir şekilde yapabiliriz? Böyle güçlü bir sorudan yola çıkarak oluşturacağımız ve sürekli güncelleyebileceğimiz o liste, daha güzel şeyler başarmak ve daha mutlu olmak adına kendimize ait çok anlamlı bir “yaşam pusulamız” haline gelebilir.


Yaşam pusulamız doğrultusunda atacağımız adımlarsa daha iyi, daha mutlu bir insan olmanın en güzel habercisidir.


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.