Güneş enerjisi Türkiye’nin büyümesi için altın fırsat

Güneş enerjisi büyüme için altın fırsat. Türkiye yılda 2460 saat güneş görmesine rağmen bu potansiyeli enerjiye dönüştürme konusunda zayıf kalıyor.

Türkiye'nin büyümesi güneş enerjisinden gelecek

21 Haziran Dünya Güneş Günü kapsamında açıklamalarda bulunan İTÜ Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, “Anadolumuzun güneşine yazık oluyor, sürdürülebilir bir dünya için güneş seferberliğini başlatmalıyız” dedi.

Enerji kaynaklarının hızla tükendiği günümüzde, yılın büyük bölümünü güneşli geçiren Türkiye’nin elindeki bu sonsuz ve değerli enerji kaynağını sürdürülebilir bir gelecek için daha iyi değerlendirmesi gerekiyor. Kuzey Yarımküre’de en uzun günün yaşandığı 21 Haziran’da kutlanan Dünya Güneş Günü kapsamında açıklama yapan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Türkiye’nin büyümesinin güneşten geleceğini ifade etti. Prof. Dr. Karaosmanoğlu, güneşten ısı enerjisi elde eden ülkeler arasında Türkiye’nin şu anda 4’üncü sırada olduğunu ancak potansiyelinin çok azını değerlendirebildiğini ancak geleceği güneşin şekillendireceğini vurguladı.


Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu: Güneş enerjisi kayıp kaçağı önleyecek
Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu

Güneş enerjisi kayıp kaçağı önleyecek

Güneş enerjisinin ekonomiye kazandırılmasının önemine dikkat çeken SÜT-D Başkan Yardımcısı Karaosmanoğlu, güneş enerjisine yapılacak her yatırımın ekonomiyi aydınlatacağını ifade etti. Karaosmanoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye, yılda 2 bin 460 saat güneş gören bir ülke olmasına rağmen maalesef bu potansiyeli kullanmıyoruz. Güneşten ısı enerjisi üretiminde dünya dördüncüsüyüz. Ancak güneşi daha çok çatılarımızda sıcak su elde etmek için kullanıyoruz oysa bu yetmez. Sahip olduğumuz bu enerjiyi başta elektrik olmak üzere pek çok alanda kullanmalıyız. Bugün baktığımızda ülkemizde güneşe dayalı üretilen elektrik daha az güneş gören ülkelere göre çok düşük seviyelerde. Anadolumuzun güneşine yazık oluyor.”

Güneş enerjisinin en büyük avantajlarından birinin yerinde enerji üretimi için mükemmel bir seçenek olması diyen Karaosmanoğlu, yenilenebilir enerjinin en yaygın formu olan dağıtık enerji sistemleri için güneşle en iyi uygulamaların başarılabileceğine ve böylece dağıtımda oluşacak kayıp-kaçak miktarının da azaltılabileceğine dikkat çekti.


Güneş seferberliği gerekiyor

Prof. Dr. Karaosmanoğlu, güneş enerjisi potansiyeli açısından son derece elverişli bir konumda olan Türkiye’nin sahip olduğu bu avantaj ile geleceğin en büyük enerji üreticileri arasında liderlik payına bile sahip olabileceğini vurguladı. Güneş elektrik üretimi için adeta bir seferberlik gerektiğini belirten Karaosmanoğlu, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelesinde güneş enerjisinin büyük rol oynayacağını, bu enerji ile iklime dirençli binalar, köyler hatta kentler yaratabileceğinin altını çizdi.

Rüzgar Tarlaları: Barajların doğaya olumsuz etkileri


Yenilenebilir enerji sektöründe fırsatlar


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.