Bilmem fark ettiniz mi son yıllarda müthiş derecede artış gösteren bir bayram turizmi var ülkemizde. Bundan bayramların kış aylarına denk gelmemesi, tatil sürelerinin uzaması da oldukça etkili elbette. Ama “o eski bayramların” tadı yerini ekşimsi bir tada bırakıyor gün geçtikçe.
Son yıllarda türeyen bu furya hemen hemen maddi duruma bakmaksızın herkesi etkiliyor. Artık bayram denince akla oteller, kumsallar, kavurucu güneş, yollarda geçen zaman, çekirdek aile geliyor maalesef. Maalesef çünkü toplumun temel yapı taşı olan ve bizim toplumumuzda daha da önemli olan aile kavramı Batı’da olduğu gibi bizde de yozlaşmaya yüz tutuyor. Ziyaret edilmeyen aile büyükleri, ziyaret edildiğinde iki kelime konuşulmayan, sadece özçekim yaparken sarılan insanla ve bu gibi o masum samimiyetten uzak davranışlar bayramlarımızı işgal eder oldu.
Hoş ben “nerede o eski bayramlar” konulu yazı yazacak kadar büyük yaşta değilim ama gözlemleyebildiğim geçmişte bile bu kadar samimiyetsiz ve ayrık değildi sanki aileler. En azından bayramlarda Bodrum’a Fethiye’ye “kaçmaya” değil de annesinin babasının evine geliyordu insanlar. Belki de kendi ailemde bayram telaşını çok yaşamadığımdan özeniyorumdur sadece. Kim bilir?
Tatilin çilesi
Tabi bu bayram “tatilleri” sadece bahsettiğim duygusal sorunlarla değil sosyal sorunlarla da gündemimizi meşgul ediyor. İki üç gün öncesinden büyük şehirlerde başlayan trafik, Anadolu’nun dört bir tarafına dağılana kadar o dar boğaz yollarda helak olan insanlar… Acaba düşünüyorlar mıdır “şimdi ailemin yanında olsaydım” diye. Her bayram aynı çileyi yaşadığımıza göre bence düşünmüyorlar. Tabi trafik sıkışıklığından kurtulan canavarlar da hiç görmemişçesine gaz pedalına asılınca kazaların önüne geçilmez oluyor. Tabi bir de ceza kesmeyeceği sözünü veren idari amirler de olunca bu canavarla hayli yüz buluyor.
Baştan beri söylemek istediğim aslında bayramları birer “bayram” gibi yaşamanın özelliğini “ailenin” ne denli önemli olduğunu, seçemediğimiz bir şeyin hayatımızı nasıl güzel etkilediğinin değerini umarım geç fark etmeyiz. Şimdilik bana düşen tatildekilere iyi tatiller dilemek, yoldakilere “dikkat” demek ve yavaştan el öpmeye gitmek olur.
Son olarak: “Nerede o eski bayramlar?”
**