Bebeklerin ve çocukların sağlıklı gelişiminde anne sütü ile beslenmenin önemi saymakla bitmiyor. Özellikle annelerin bebek beslenmesi konusunda daha bilinçli olması gerekiyor.
Anne sütü ve emzirmenin sadece bebek için değil anne için de mucizevi nitelikte faydalar sağladığına dikkat çeken İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Yenidoğan Yoğun Bakım Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Merih Çetinkaya, yapılan son bilimsel araştırmaların da bunu bir kez daha kanıtladığını belirtiyor.
Araştırmalara göre emzirmeyle, yılda 823.000 çocuk ölümünün ve 20.000 meme kanseri ölümünün önüne geçilebilir. Anne sütünün içeriğindeki süt yağı ve süt yağı Globül Mebran’ı bebeğin beyin ve bilişsel gelişimini etkiliyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Bebeğinin sağlıklı gelişmesini ve büyümesini isteyen annelere bebek beslenmesi konusunda tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Merih Çetinkaya bebeklere özellikle ilk 6 ay, sadece anne sütü verilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Anne sütünün, yenidoğanın büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan tüm sıvı, enerji ve besin öğelerini içeren, biyo yararlılığı yüksek, sindirimi kolay doğal bir besin olduğunu belirten Doç Dr. Çetinkaya, “Anne sütü ve emzirmenin; hem bebek hem de anne için başta beslenme olmak üzere, sağlık, bağışıklık, gelişimsel, psikolojik ve sosyal yönden sayısız yararları var. Bu nedenle bebeklere ilk 6 ay sadece anne sütü verilmeli; ilk iki yıl boyunca da anne sütü verilmeye devam edilmeli” dedi.
Anne sütünün içeriğindeki yağlar bebeğin bağışıklık sistemini geliştiriyor
Şüphesiz anne sütü mükemmel bir besin ve her yenidoğan için hayati öneme sahip. Bu nedenle bilim dünyası anne sütünün içeriğini ve faydalarını araştırmaya devam ediyor. Bu araştırmalar sonucunda elde edilen güncel verilere bakıldığında da, anne sütünün benzersiz bir besin olduğu gerçeği değişmiyor.
Yapılan son çalışmalar, anne sütünün içinde bulunan Süt Yağı ve Süt Yağı Globül Membran’ının, bebeklerin bilişsel gelişimini ve bağışıklık sistemini geliştirdiğini gösteriyor. Bebek beslenmesinde çok önemli bir yere sahip olan bu yağların içeriğinde, 190’dan fazla protein ve sağlıklı bir gelişim için ihtiyaç duyulan biyoaktif bileşenler var. The American Journal of Clinical Nutrition ve Journal of Pediatric Gastroenterology and Nutrition gibi saygın bilim dergilerinde yayınlanan bu çalışmalar, anne sütünde bulunan Süt Yağı ve Süt Yağı Globül Membranı’nın enfeksiyon riskini azalttığını ve içeriğindeki biyoaktif bileşenlerin bağışıklık sistemi gelişimi için çok değerli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. “Tüm bu gelişmeler gösteriyor ki; anneler emzirme konusunda daha ısrarcı olmalı” diyen Doç. Dr. Merih Çetinkaya bebeklerin, var olduğu sürece, anne sütü ile beslenmesi gerektiğini vurguluyor.
Süt yağı ve süt yağı Globül Membranı’nın faydaları saymakla bitmiyor
Doç. Dr. Merih Çetinkaya, anne sütü içeriğindeki yağların faydalarını şöyle sıraladı: “Anne sütü biyoyararlanımı yüksek yağ ve yağ asitleri içerir. Bu yağlar bir zar ile kaplıdır. İçerisindeki her bir bileşenin, farklı yerlerde fayda sağlayan etkileri vardır. Genel olarak değerlendirirsek bu yağlar; bebeğin göz, beyin ve bilişsel gelişimini etkileyen esansiyel yağlar; kalsiyum, yağ emilimini düzenleyen, yumuşak dışkı elde edilmesini sağlayan yağ asitleri; bağışıklık sistemini güçlendiren, bebeklerin sağlıklı büyümesini ve gelişmesini sağlayan fosfolipidler ve biyoaktif bileşenler açısından zengindir.” Anne sütünün sadece bebeklerin besin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmadığını, içeriğindeki biyoaktif bileşenlerle sağlıklı büyümesini ve gelişmesini de sağladığını vurgulayan Doç. Dr. Çetinkaya, “Bebekler doymasa bile var olduğu sürece önce anne sütü ile beslenmelidir sonra diğer besinlerin takviyesi yapılmalıdır. Anne sütünün tek damlası bile çok değerli.” hatırlatmasını yaptı.
Anne sütü kişiye özel ilaç gibi!
Dünyanın saygın tıp dergilerinden Lancet’te yayınlanan ve “21.yüzyılda emzirmenin hayat boyu etkileri“ni gösteren çalışmalara dikkat çeken Doç. Dr. Çetinkaya, bu çalışmalardan elde edilen bulgulara göre emzirmeyle, yılda 823.000 çocuk ölümünün ve kadınlarda 20.000 meme kanseri ölümünün önüne geçilebildiğine dikkat çekti. Anne sütü alan çocuklarda uzun dönemde enfeksiyonel morbidite ve mortalite, dental maloklüzyon, obezite ve diyabet riskinin, anne sütü almayanlara göre daha düşük olduğunu söyleyen Çetinkaya: “Bu yeni çalışmalar anne sütünün ne kadar vazgeçilmez ve mucizevi bir besin olduğunu bir kere daha kanıtlamıştır.” dedi.