Antidepresan kullanımı Türkiye’de artıyor!

Avusturyalı Queensland Üniversitesi’nin, 2013 yılında yürüttüğü depresyon vakalarıyla ilgili araştırmasına göre dünyanın yüzde 4’ü (yaklaşık 300 milyon kişi) depresyonda.

Antidepresan kullanımı Türkiye'de artıyor!

Tedavi için uzmanlara başvurmayanlar da dahil edildiğinde rakamın çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2 Şubat 2015 tarihinde Türkiye’deki antidepresan ilaç kullanımıyla ilgili açıkladığı verilere göre Türkiye’de, her 10 kişiden 1’i antidepresan kullanıyor ve antidepresan kullanımında kadınlar erkekleri ikiye katlıyor.

Antidepresan kullanırken bunun doktor takibinde sürdürülmesinin ve sonlandırılacağı zamana doktorla birlikte karar verilmesinin en doğrusu olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Cem Hızlan “Bir doktorun önerisi ve takibi altında olduğu sürece antidepresanların güvenli ilaçlar olduğunu söyleyebiliriz” dedi. 


Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yayımladığı “2014 Ruh Sağlığı Atlası”na göre 2030 yılında depresyon küresel bir kriz yaratacak. Antidepresan kullanımını doktor önermiş olsa bile bir ilacın neden kullanıldığı, ilaçtan ne bekleyebileceğimiz, gerekliliğinin nereden doğduğu gibi konularda ilacı kullanan kişinin bilgi sahibi olması yalnızca birtakım soruların yanıt bulması için değil, tedavinin de etkinliğine katkıda bulunacak önemli bir unsur.

Dr. Cem Hızlan, antidepresanların özellikle “mutluluk hormonu salgılatması”nın tamamen yanlış bir inanış olduğuna dikkat çekerek antidepresan kullanımına ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

Günümüzde antidepresanların birkaç farklı problemde kullanıldığını belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Cem Hızlan özellikle depresyon ve anksiyete bozukluklarının antidepresanların en yaygın kullanıldığı sorunlar olduğunu söyleyerek “Ayrıca somatoform bozukluklar (Birden fazla ruhsal sorundan dolayı ortaya çıkan ruhsal bozukluk), yeme bozuklukları, bazı kişilik bozukluğu tipleri gibi pek çok farklı durumda da yaygın bir kullanım alanına sahip” açıklamasında bulundu. 

Antidepresanlar “mutluluk hapı” değil

Antidepresanların duyguları değiştirerek; mutluluğu artırdığı yönünde bir algının olduğunu ancak bunun yanlış olduğunu vurgulayan Psikiyatri Uzmanı Dr. Cem Hızlan “Hatta popüler alanda, ‘mutluluk hapı’ olarak da adlandırılırlar. Bu tamamen yanlış bir kanıdır.

Antidepresanların asıl etkisi bizim duygu halimizde bir değişiklik yapmaktan çok, aksamakta olan birtakım zihinsel foksiyonları düzenlemek şeklindedir. Yani antidepresan kullanırken olaylar karşısında yine üzülür, kızar, paniğe kapılırız fakat bunlar olayların gerektirdiği boyutlarla sınırlı kalır ve kısır döngü halini alıp hastalığa dönüşmez” dedi. 


Antidepresanlar bağımlılık yapmaz

Antidepresanların bir uyuşturucu ya da uyarıcı olmadığı için bağımlılık yapmadığının altını çizen Dr. Cem Hızlan “Gerektiği takdirde çok uzun süreler güvenle kullanılabilir. Genel bir tıbbi uygulama popüler alanda yanlış bir kanı yaratmıştır.

‘Bir antidepresanı kullanmaya başlarsan altı ay boyunca kesemezsin’ kanısı doğru değildir, çok kısa etkili bir-iki antidepresan dışında antidepresanlar kolaylıkla ve azaltmaya gerek olmadan kesilebilir, bırakılabilir. Burada sorun ilaçla ilgili değil, durumla ilgili. Antidepresan kullanırken zamanından önce kesildiğinde hastalığın belirtileri kısa zamanda tekrarlar.

Antidepresan kullanımı, hastalığın tekrarlamayacağından emin olana kadar sonlandırılmamalı. Bu da tabii ki doktor kontrolüyle mümkündür. Bir antidepresan kullanırken bunu doktor takibinde sürdürmek ve sonlandırılacağı zamana doktorla birlikte karar vermek en doğrusu” dedi. 

Antidepresanların yan etkileri ilaca bağlı olarak değişiklik gösterir

Antidepresanların genelde uzun vadede bilinen kalıcı bir yan etkisinin olmadığını belirten Dr. Cem Hızlan sözlerini şöyle sürdürdü: Yan etkiler genelde günlük yaşam aktiviteleri üzerinde görülür ve seçilen ilaca göre değişiklik gösterebilir. Genelde en çok sorulan yan etki, uyku yapıp yapmadığıdır. Fakat antidepresanların pek çoğu hiç uyku yapmaz, aktif hayatı etkilememesi için genelde uyku yapmayan ilaçlar tercih edilir, bu tipteki ilaçların dikkat ve hafıza üzerine de herhangi bir yan etkisi yoktur. Uyku yapıcı özellikteki ilaçlar genelde ağır uyku bozukluğu da varsa tercih edilir.

Depresyonda antidepresan etkisi

Depresyon ile mutsuzluk birbirine çok karıştırılır. Mutsuzluk, bizi etkileyen bir durum karşısında hissettiğimiz sağlıklı bir duygudur. Depresyon ise mutsuzluk duygusunun, olaylardan bağımsız hale gelerek süreklilik kazanması; sağlıklı bir duygu olan mutsuzluğun artık olaylardan bağımsız olarak adeta bir kısır döngü yaratıp kendi kendine varlığını sürdürmesi halidir.

İşte bu nedenle antidepresanlar mutsuzluğu tedavi etmez ya da biz mutsuz olduğumuzda antidepresan kullanırsak duygu halimizde bir değişiklik olmaz. Fakat depresyon söz konusuysa, aksamakta olan fonksiyonu -yani olaylardan bağımsız olarak devam eden mutsuzluk halinin kısır döngüsünü- ortadan kaldırır. Anksiyete ve diğer kullanım alanları için de benzeri bir etki biçimi söz konusudur. 

En mutsuz ülke


Avustralya Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, depresyon dünyada en çok Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde görülüyor. Sonuçlara göre, dünyanın en bunalımlı ülkesi her beş kişiden birinin depresyonda olduğu Afganistan. En mutlu ülke insanları ise Japonlar…

Kış depresyonu nedir? Belirtileri nelerdir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.