Diş eti sorunlarına bitkisel kürler iyi gelir mi? Gerçekten diş eti hastalıklarından bitkisel kürlerle korunmak mümkün mü?
Diş eti sorunlarına bitkisel kürler iyi gelir mi?
İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Süleyman Emre Meşeli, diş ve diş eti sağlığının bitkisel karışımlarla değil, ancak ve ancak bilimsel verilerle ortaya konan çalışmalar ışığında korunabileceğine dikkat çekiyor.
Son zamanlarda farklı hem yazılı basında hem de sosyal medya organlarında birtakım meyve, nebatat vb. materyallerle özel kürler oluşturularak diş taşlarının oluşumunun engellenebileceği, hatta ortadan kaldırılabileceğine yönelik çıkan birçok habere rastlıyoruz. Peki bunların bilimsel bir geçerliliği var mı?
Yrd. Doç. Dr. Süleyman Emre Meşeli, diş plaklarından kurtulmanın bitkisel karışımlarla yapılabilecek bir uygulama olmadığını, diş taşının ancak ve ancak diş hekiminin müdahalesi ile uzaklaştırılabileceğinin altını çiziyor.
Yüksek asit zarar verebilir
Hazırlanacak kürlerde kullanılan ürünlerin bir kısmının içeriğindeki yüksek asit oranının diş ve diş etlerine zarar verebileceği uyarısında bulunan Yrd. Doç. Dr. Meşeli, diş plağının uzaklaştırılmasında hastanın düzenli olarak diş fırçalaması ve ara yüz temizliği yapmasının yanı sıra düzenli hekim kontrolüne giderek yılda en az 2 kez diş taşı temizliği yaptırması gerektiğini vurguluyor.
Yrd. Doç. Dr. Meşeli, “Diş eti hastalıklarının, dişler ve çevresinde biriken bakteri plağının diş eti ve diğer diş destek dokularına zarar vermesiyle meydana geliyor. Bakteri plağı dişler üzerinden uzaklaştırılmadıklarında tükürükten gelen minerallerin yardımıyla dişler üzerine çöker ve diş taşlarını oluştururlar. Diş eti hastalıklarıyla mücadelede düzenli hekim kontrolüne gidilmesi ve yılda en az 2 kez profesyonel diş yüzeyi temizliği yaptırılması önemli. Hasta, ev bakımıyla plağı düzenli olarak uzaklaştırmadığında, oluşan diş taşları ancak ve ancak diş hekiminin müdahalesi ile uzaklaştırılabilir” diyor.
Geç teşhis ve tedavi maliyeti artırıyor
Diş ve diş eti rahatsızlıklarında zamanında yapılacak teşhis ve tedavilerin daha basit ve daha az maliyetli olduğuna işaret eden Yrd. Doç. Dr. Meşeli, zamanında müdahale edilmeyen periodontal hastalıkların daha uzun süren maliyetli tedavilere neden olabileceği, hatta diş kaybıyla sonuçlanabilecek sonuçlar yaratabileceğine dikkat çekiyor.
Yrd. Doç. Dr. Meşeli, fırçalama esnasında ya da durduk yere ortaya çıkan diş eti kanamaları, diş hassasiyetleri, diş etlerinde yemeklerden sonra ortaya çıkan kaşıntı hissi ve ağız kokusu gibi şikayetlerden en az birine sahip olan hastaların erken teşhis için diş hekimine başvurmalarının önemine vurgu yapıyor.