Ankara’nın göbeğinde bir taksi şoförü güpegündüz aracından inip çiş yapıyor. Polisin tepkisi olayın tirajı komikliği içinde kendine yer bulabilecek türden.
Aymazlık konusunda sınır genişletmesi yaşadığımız bugünlerde aslını inkar etmeyen insanoğlu aslına dönüşe doğru büyük bir adım atmıştır. Devrim niteliği taşıyan bu adımın altında yatan nedenleri incelemeden önce, vuku bulan örnek olayın anlatılması gerekmektedir.
Bir öğle vakti başkentin işlek bir ana caddesinde otobüs durağının yanına park eden taksiden inen şoför, çevredekilerin şaşkın bakışları arasında ulu orta çişini caddenin kenarına yapmıştır. Verdiğiniz tepkileri duyar gibi olsam da burada asıl incelenmesi gerekenin aymazlıktan beslenen cüret olduğunu düşünmekteyim.
Bu olay özüne dönme çabası içinde olan insanoğlunun binlerce yıllık gelişim aşamalarını yok saymaya yönelik bu tutum olsa da dikkat edilmesi gereken, aymazlıkların bir üst seviyesinde bizleri bekleyenlerdir. Yarın bir gün arabalarını kenara çekip mahremiyet sayılan her şeyi ulu orta yaşamaya kalkan insanlar ortaya çıkarsa ne olacaktır?
Bir çiş deyip geçememek gerekiyor…
Toplumsal yaşantının bir takım kurallar çerçevesinde şekillenmesi o toplumu oluşturan her bireyin rahatını ve huzurunu gözetmek içindir. Bu noktada bir kişinin özgürlüğü diğer kişinin özgürlüğünün başlangıç noktasında bitmektedir.
Peki, bir kişinin yolun ortasında çiş yapma özgürlüğü var mıdır?
Kamu malına zarar vermekten tutun da teşhirciliğe kadar varan bu duruma karakolun tepkisi olayın tirajı komikliği içinde kendine yer bulabilecek türdendir.
“Ne var, adam mı öldürmüş, sadece çişini yapmış…”
Cehalet kelimesi bile cahil kalabilmektedir bu olayların karşısında…
38 günlük bir bebeğin tecavüz kurbanı olup öldüğü bir coğrafyada yolun ortasına çiş yapılmasını küçümsemek makul gelebilir kulağa lakin bugün çişini yolun ortasına yapan zihniyetin evrildiği yerin tecavüz olmayacağını kim garanti edebilir? Ya da 38 günlük bir bebeğe tecavüz etmekte bir sakınca görmeyen akıl ile yolun ortasına çiş yapan aklın farklı olduğunu kim iddia edebilir? Bu iki örneğin sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalan insanlara bunun açıklamasını nasıl yapmak gerekir?
Eğitimin kıymeti bir kez daha kendin gösterirken tuvalet eğitimini iki yaşında aldığı halde bunu uygulama noktasında sorun yaşayan insanoğlunun karşısında, her daim tuvaletini kumu kazıp yapan ve ardından kapatan kedigillerin bir sıfır insanlığı geçtiğini söylemek sanıyorum ki doğru bir tespit olacaktır.
Hayvanlara yuva arayan ilanlarda görmüşsünüzdür “Tuvalet eğitimi var” ibaresini. İşte tam bu noktada insanlar için de “İnsan olma eğitimi var” yazabilseydik keşke…