Fetal eko nedir? Anne karnında bebeğin kalp sağlığı

Genetik özellikler, hamilelik döneminde kullanılan bazı ilaçlar ve geçirilen enfeksiyonlar gibi birçok sebep, bebeklerin kalp hastalığı ile doğmasına yol açabiliyor.

Fetal eko nedir? Anne karnında bebeğinizin kalp sağlığından emin olun!

Hamilelik sürecinde yapılan düzenli takiplerle doğuştan kalp hastalıkları anne karnında kontrol altına alınıp, tedavi edilebiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Azmi Özler, anne karnında tanısı konulabilen kalp hastalıkları, fatal eko ve tedavileri hakkında bilgi verdi.

Bebeğinizin kalp sağlığından anne karnında emin olun

Doğuştan kalp hastalıkları, hamilelik sürecinde tanısı konulabilen ve bebeğin doğumu ile kalbinde bulunan yapısal hastalıklardır. Araştırmalar her yeni doğan bin bebekten 8’inin kalp hastalığı ile doğduğunu göstermektedir.


Bir hamilelik sürecinin 19. gününde bebeğin kalbi gelişmeye başlar. Bebeğin kalbi hakkında ise 16. haftadan itibaren bilgi almak mümkün olur. Anne adayları 16. haftadan itibaren “fetal ekokardiyografi” ile ultrason taramaları yaptırmalı ve bebeğin kalp sağlığı hakkında bilgi almalıdır.

Bu taramalarda ortaya çıkan rahatsızlıkların kesin tanısı 22. hafta itibari ile kesinleşmektedir. Yapılan fetal eko incelemesiyle anne karnında tüm kalp hastalıkları belirlenebilmektedir.

Fetal eko anne ya da bebeğin sağlığına zarar vermez

Anne karnındaki bir bebeğin kalp hastalığı konusunda kesin tanısı konulabilmesi için fetal eko önemli bir tanı aracıdır. Ultrasonografik dalgalar ve özel sistemler ile bebeğin kalbi anne karnında değerlendirilmektedir. Yapılan çeşitli çalışmalar da fetal eko incelemesi annenin ya da bebeğin sağlığına kesinlikle zarar vermediğini ortaya koymaktadır.

Kimler kesinlikle fetal eko yaptırmalı?

Fetal eko nedir?

Fetal eko hamile olan her kadına yapılabilir; ancak genellikle anne adayının takibini yapan kadın doğum doktorunun bu konuda bir sorun fark etmesi ve yönlendirmesi ile yapılmaktadır.

Ancak anne adayının kendisinde ya da ailesinde kalp, diyabet ya da lupus hastalığı varsa kızamıkçık gibi viral enfeksiyon geçirmişse, aşırı alkol ya da uyuşturucu kullanılmışsa, radyasyona maruz kalınmışsa anne adayları kesinlikle fetal eko yaptırmalıdır. Tüm bu sebepler kalp hastalıkları için risk faktörlerini oluşturmaktadır.


Bazı kalp hastalıkları anne karnında tedavi edilebilir

Anne karnında 22. hafta itibari ile karıncıklar arası delik (vsd), kalp kapak darlıkları, kulakçıklar arasında geniş delik (asd), kalpten çıkan ana damarların yer değiştirmesi (tga) gibi birçok kalp hastalığının tanısı konulabilmektedir.

Yine bu inceleme ile kulakçıklar arasındaki delik (pfo) ve aort ile akciğerlere kan götüren damar arasındaki açık olan damar; yani ductus arteriozus gibi sorunlar da saptanabilmektedir. Bunlar normal oluşumlardır. Kalp, anne karnında normal işlevini yapabilmektedir.

Bu iki oluşum bebek doğduktan bir müddet sonra değişik mekanizmalarla kapanarak işlevlerini tamamlamaktadır. Ancak kapanmama gibi bir durum söz konusu olmuşsa, vakanın durumuna göre ameliyatsız yöntemlerle ya da cerrahi müdahaleler ile kapatma işlemleri gerçekleştirilir. Kalp kapak darlıkları, ritim bozuklukları gibi kalp problemleri de anne karnında yapılacak girişimlerle tedavi edilebilmektedir.

Cerrahi müdahale söz konusu olabilir

Anne karnında saptanan bazı kalp problemlerinde, doğumdan sonra tedavisinin sağlanması için kontrol altında tutulması gerekebilir. Bu konuda düzenli kontrollerle hastanın takibi devam eder ve bu konuda önlemler alınır.

Örneğin kalp damarlarının farklı yerlerden çıkması (tga), mor çocuk hastalığı olarak bilinen triküspid atrezisi gibi sorunlarda bebek doğar doğmaz cerrahi girişim gerekebilir.


Kadın doğum, pediatrik kardiyolog ve kalp cerrahi uzmanı kontrolünde değerlendirilmeli ve tedavi planı çizilmelidir. Tedavi gören bebeklerin büyük bir çoğunluğu da operasyon sonrası normal yaşamlarına devam edebilmektedirler.

Gevşek Bebek Sendromu (SMA) nedir? Önlem alınabilir mi?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.