Grip aşısı: Hastalıktan önceki son çıkış

Her yıl özellikle bahar ayları yaklaşırken hemen hemen herkesin aklında aynı soru var. Grip aşısı gerçekten işe yarıyor mu?

Grip aşısı: Hastalıktan önceki son çıkış

Bu konudaki tartışmalara ışık tutacak bilgiler veren Medical Park Fatih Hastanesi Yrd. Doç. Dr. M. Genco Erdem “Dünyada hiçbir ilaç ya da aşı, hastalıktan korunmayı yüzde 100 garanti edemez. Grip aşısı da bu bağlamda ele alınmalı. Özellikle 65 yaş ve üzerindekilerin, 5 yaş ve altı çocukların, gebelerin, astım, diyabet, kalp ve KOAH hastaları gibi riskli grupların grip ve gripten kaynaklı hastalıklardan daha fazla etkilendikleri düşünüldüğünde, aşı en gerçekçi önlem olarak karşımıza çıkıyor” diye konuştu.

Yaklaşan ilkbahar mevsimi öncesinde grip aşısı tartışmaları şimdiden başladı. Uzun yıllardır başvurulan bir yöntem olmasına rağmen grip aşısı konusundaki kafa karışıklığı hala giderilebilmiş değil.


Aşı olmasına rağmen gribe yakalananların sahip olduğu deneyimler bu tereddütlerin başlıca nedeni olarak karşımıza çıkıyor. Peki, grip aşısı gerçekten faydalı oluyor mu? Yrd. Doç. Dr. M. Genco Erdem, bu konuda detaylı bilgileri paylaştı.

Antibiyotik faydasız

antibiyotik

Grip virüs kaynaklı bir hastalık olduğu için antibiyotik kullanımının hiçbir faydası yoktur. Gribe spesifik anti-viral ilaçlar mevcuttur ve bu ilaçların en etkili olduğu zaman hastalığın ilk iki günüdür. Bununla birlikte hastaneye yatırılan olgularda daha geç de olsa bu ilaçların kullanımı hastalığın süresini kısaltabilir ya da semptomları hafifletebilir.

Risk grubunda kimler var?

Gripten en çok etkilenebilecek kişiler 65 yaş ve üzeri kişiler, astım, diyabet, kalp hastaları, gebeler ve 5 yaşından küçük çocuklardır. Geçtiğimiz zaman boyunca grip nedeniyle hastaneye yatırılan erişkin hastaların %80’i astım, diyabet, KOAH ya da kronik kalp hastasıdır; çocuk hastaların da %50’si benzer kronik rahatsızlıklara sahiptir.

Griple nezleyi birbirine karıştırmayın

Hastaların çok sık yaptığı hatalardan biri griple nezleyi birbirine karıştırmak. Nezle, çok daha hafif semptomlara en çok da hapşırmaya ve burun akıntısına yol açarken; grip tüm vücuda yayılan ve kemikler kırılırcasına olan kırgınlık, yüksek ateş, ishal hatta kusmaya neden olabilir.

Aşı gripten korunmada en etkli yöntem

Gripten korunmanın ilk ve en önemli basamağı her yıl grip aşısı olmaktan geçiyor. Grip aşısının bir kişiyi gripten koruyup korumayacağını belirleyen iki faktör vardır. Öncelikle aşılanan kişinin yaşı ve sağlık durumu, aşının doğru sonuç vermesinde belirleyici bir role sahip.

Bir diğer önemli faktör de grip sezonunda etkin olacağı tahmin edilen virüs tipleri ile toplumda grip mevsiminde etkin olarak hastalık yapan virüs tiplerinin eşleşmesi. Her ne kadar grip aşısı için negatif yönde oldukça fazla spekülasyon olsa da halen gripten korunmada en önemli metot grip aşısı olmaktır.


Dünyada hiçbir ilaç ya da aşı, bir hastalıktan korunmayı %100 garanti edemez, pek çok faktör istisnai bir tablo oluşmasına neden olabilir. Hal böyleyken grip aşısının mucizeler yarattığını da kimse iddia edemez. Yine de yüzde 50 koruyuculuğu olan bir aşı hiç korunmamaktan daha iyidir.

Grip aşısının etkileri rakamlarla da kanıtlandı

  • 2014 yılında yapılan bir çalışma, grip aşısının 2010-2012 yılları arasında çocuklarda griple ilişkili yoğun bakım ünitesine yatma riskini %74 oranında azalttığını gösterdi.
  • 2016 yılında yapılan bir başka çalışma ise grip aşısı olan 50 yaşından yaşlı bireylerin, grip nedeniyle hastaneye yatma riskini %57 oranında azalttığını gösterdi.
  • Kalp hastalarının, özellikle de son bir yıl içinde kalp krizi geçirmiş olan kişilerin grip aşısı olduklarında yeni kalp krizi geçirme ihtimalleri azalır.
  • Aşılamanın hastaneye yatış oranlarını diyabet hastalarında %79 oranında ve KOAH hastalarında %52 oranında azalttığı gözlemlendi.
  • Aşılama, gebeleri gebelik ve gebelik sonrasında korur. Aşılanan anneden anne karnındaki bebeğe kan yoluyla geçen antikorlar ise bebeği doğumdan sonra 4 aya kadar gripten korumaya devam eder.
  • Gebe kadınlarda yapılan bir başka çalışma, aşılamanın gebelerde grip ile ilişkili akut solunum yolu enfeksiyonu riskini %50 oranında azalttığını gösterdi.
  • Grip aşılaması, grip olsanız dahi hastalığı hafif geçirmenizi sağlar.
  • Aşı yaptırmakla çevrenizdeki insanları da korumuş olursunuz.

“Grip aşısı olmayın diyenlere” cevaplar

İddia 1: “Grip aşısı, etkili değildir. 2014-2015 yılı için seçilen aşının etkinliği %20’den azdır.”

Cevap 1: 2014-2015 yılında seçilen aşı, o seneki virüsün beklenmeyen antijen değişimi nedeniyle iyi bir eşleşme yakalayamamıştır. Ancak bu durumda dahi aşı yaptıranlar grip hastalığına yakalandıklarında hastalığı daha hafif geçirmiştir.

İddia 2: “Grip aşısı olanlar, Guillan Barre Sendromu denilen yumuşak felç hastalığına daha çok yakalanır.”

Cevap 2: Guillan Barre Sendromu’nun grip aşısı ile bir ilişkisi olmadığı istatistiksel olarak kanıtlanmıştır. Hatta daha da ilginç olan, grip olan kişilerde bu sendromun görülme oranının aşı yaptıranlarda görülme oranından 10 kat daha fazla olduğudur.

Basit yöntemlerle riski en aza indirin

Grip aşısı dışında bazı pratik yöntemlerle hastalığa yakalanma riskini azaltmak mümkün Gripli insanlar hapşırdığı, öksürdüğü hatta konuştuğu esnada havaya saçılan virüsü taşıyan damlacıkların yine hava yoluyla yakındaki insanlar tarafından alınmasıyla bulaşır.


Nadiren de olsa üzerinde grip virüsü olan bir yüzeye veya cilde dokunan kişilerin ellerini ağızlarına, gözlerine ya da burunlarına götürmeleriyle bulaşabilir. Bu anlamda alınacak önlemleri; sık sık el yıkamak, hastalarla temastan kaçınmak, öksürürken veya hapşırırken ağzımızı mendil ya da kolumuzun iç yüzü ile kapatmak olarak sıralayabiliriz.

Gripten korunmanın ve bulaştırmamanın yolları nelerdir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.