Kadınlarda hayati risk oluşturabilen hastalıklar bazen önemli belirtilerle bazen de sessizce gelebiliyor.
Kadın sağlığına yönelik hastalıkların tespitinde rutin kontroller büyük önem taşıyor. Başta rahim, rahim ağzı, yumurtalık ve meme kanseri olmak üzere sık görülen birçok kanser türü bu taramalar sayesinde tespit edilebiliyor, erken evrede yakalanan hastalıklar da tamamen tedavi edilebiliyor.
Memorial Şişli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Altuğ Semiz, kadın hastalıkların önemli belirtileri ve düzenli jinekolojik muayenenin önemi hakkında bilgi verdi.
Kadın hastalıkları, yaşam kalitesini düşürmekle kalmayıp, bazı durumlarda hayati riske neden olabilmektedir. Özellikle bazı belirtiler kadın vücudunda bir şeylerin yolunda gidip gitmediğini açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
Bu durumlar şu şekilde sıralanabilir:
- Açıklanamayan kanama düzensizliği; kadınların stres, mevsim değişikliği gibi durumlar dışında kalan sapmaları yani 25 günden kısa, 35 günden uzun aralıklar olması
- Adet dönemi dışında kanama olması; iki adet arasında, adet dönemi olmamasına rağmen koyu kahverengi ya da renkli kanamalar görülmesi.
- Cinsel ilişki sonrası kanama ya da lekelenme olması.
- Adet ağrılarının her zamankinden farklı, iş yerinden eve gitmek zorunda bırakacak şekilde olması.
- İnatçı, kötü kokulu ve kanlı akıntılar görülmesi.
- Çiğ balık, çürümüş yumurta kokulu akıntı oluşması
- Spiral kullanan kadınlarda 72 saati geçen akıntılar görülmesi durumunda vakit kaybedilmeden uzmanlara danışılmalıdır.
Kadın cinsiyetine özgü tüm organlar taranmalı
İstatistiklere göre, meme kanseri vakalarının büyük çoğunluğu rutin jinekolojik kontrollerde saptanabilmektedir. Birçok kadın yalnızca bir sorun yaşaması, birtakım belirtiler görmesi halinde kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurmaktadır.
Oysa düzenli jinekolojik muayene ile bir kadının sağlık durumu rutin kontrolden geçirilmelidir. Jjinekolojik değerlendirme için; rahim, rahim ağzı, yumurtalıklar ile genel vajina kontrolünün yanı sıra tiroit ve meme kontrolü de yapılmaktadır.
Altı ayda bir muayene gerekiyor
Rutin muayene sıklığı çok ideal koşullarda altı ay ama en azından yılda bir kez tüm bu taramaların yapılması önem taşır. Burada kişinin özellikle ailesinde daha önceden kadın hastalıkları ile ilgili bir kanser öyküsü varsa (özellikle de anne tarafında) risk artışı çok daha fazla olur.
Dolayısıyla kontrol periyodunun altı ayda bir olması gerekir. Genel prosedürde özellikle meme kanseri görülme yaşının giderek düşmesi nedeniyle 25-26 yaşından itibaren her genç kızın yılda bir kez meme ultrasonu çektirmesi, altı ayda bir elle muayene tavsiye edilir.
Rahim ağzı kanserini yakalıyor: PAP Smear testi
Jinekolojik muayene kapsamında yapılan taramaların en önemlilerinden biri de PAP smear testidir. Rahim ağzındaki hücreleri saptamak için yapılan mikroskobik bir inceleme olan PAP smear testi hastanın canını yakmayan, enfeksiyon riski olmayan, ekonomik ve çok etkili bir yöntemdir.
Rahim ağzındaki hücresel değişikliklerin gözden kaçmadığı, yaklaşık yüzde 100’e yakın doğruluğu olan bu testle rahim ağzı kanseri saptanabilir. Düzenli PAP smear testi yaptıran, farkındalığı yüksek kişilerde rahim ağzı kanserine yakalanma oranı sıfıra yakındır.
Menopoz sonrası sıklığı azalıyor
Aktif cinsel hayatı olan kadınların HPV DNA taraması yaptırması önem taşır. Normal şartlarda yılda bir kez yapmanın yeterli olduğu bu testin periyodu, menopoz dönemi geçtikten sonra iki yılda bire düşer.
Rahim ağzının erken teşhisinde önem taşıyan bu testin yanı sıra günümüzde rahim ağzı kanserine karşı aşılar da bulunmaktadır. 3 dozu 6 ay içinde yapılan bu aşılar HPV’nin belli tiplerine karşı koruyuculuk sağlar. HPV aşısı, 40-42 yaşına kadar yapılabilir. Bu dönemden sonra HPV kapılsa da bunun rahim ağzında yapısal bir değişiklik yapması ortalama 7-8 yıl sürmektedir.
Erken teşhis tedavi başarısı için çok önemli
Kadın sağlığı bakımından önemli olan jinekolojik kontrollerin düzenli olarak yapılmaması beraberinde birçok sorunu getirmektedir. Jinekolojik tüm kanser türleri, ki buna meme da dahil, erken teşhis edilmesi halinde tedaviye yanıt verir.
Yılda bir kontrolden geçen bir kadın menopoz sonrası yumurtalık kanserine karşı çok ciddi avantaj elde etmektedir. Aksi halde kadın karnı genişleyebilen bir bölge olduğu için orada oluşan bir yumurtalık tümörü çok rahat ilerleyebilir. Böylece Evre 3 ve Evre 4’te belirti verebilir. Bu da tedavi şansını çok düşürmektedir.