Bulut teknolojisi nedir? Faydaları nelerdir?

İnternet bağlantısı olmayan bir bilgisayarın bilgisayar sayılmadığı günleri yaşıyoruz. Bununla birlikte birçok işi yapmak için artık bilgisayarımıza program kurmaya gerek duymuyoruz. Bulut teknolojisi ve faydaları…

Bulut teknolojisi nedir? Faydaları nelerdir?

Bulut teknolojisi nedir?

İnternet üzerinde barındırdığımız tüm uygulama, program ve verilerimizin sanal bir makine üzerinde yani en çok kullanılan adıyla bulutta depolanması ile birlikte internete bağlı olduğumuz cihazımızda her lokasyon da bu bilgilere, programlara ve verilere kolaylıkla ulaşım sağlayabildiğimiz hizmetin tümüne bulut teknolojisi (cloud) adı verilmektedir.

Örneğin bir bilgisayarın olmazsa olmaz programlarından Microsoft Office bilgisayarınızda olmasa da bir Microsoft hesabı ile www.live.com adresinden oturum açarak Word, Excel ve Powerpoint gibi programların temel özelliklerini ücretsiz kullanıyor, burada oluşturduğumuz belgeleri başkalarıyla kolayca paylaşıyoruz. Ayrıca mobil cihaz kullanımının arttığı günümüzde bu doküman türlerini mobil cihazlarımızda da oluşturabiliyoruz veya görüntüleyebiliyoruz. Yani tüm bu işlemler için bir İnternet bağlantısı, bir İnternet tarayıcısı veya mobil uygulama yeterli.


Eğer bir Google (Gmail) hesabınız varsa yukarıda anlattığımız doküman oluşturma işlemlerini Google dokümanlar aracılığıyla da yapmanız mümkün. Örneğin Gmail‘e giriş yapın sonra sağdaki ızgarayı tıklayın, buradan Dokümanları seçin ve açılan yeni sayfada sağ alttaki kırmızı artı tuşuna basarak yeni bir belge açın. Burada doküman, Tablo ve Slayt hazırlayabilir yine başkalarıyla paylaşabilirsiniz.

Temel resim işleme işlemleri için de artık bir program kurmanıza gerek yok.  http://pixlr.com/editor/ adresindeki uygulama ile Photoshop ile yapılan birçok işlemi gerçekleştirebilirsiniz. Yine https://pixlr.com/express/ adresindeki uygulama ile daha basit kesme, kopyalama, kolaj vb. işlemleri gerçekleştirebilirsiniz.

Dosyalarımızı, resimlerimizi saklamak için yıllar yıllar önce disketler kullanırdık. Bir disketler 1.44MB kapasitesindeydi. Düşünün bugün iPhone ile çektiğimiz bir resmi bir diskete sığdıramazsınız.


Yedekleme ve dosya saklama amacıyla ya bilgisayarımızın sabit diskini en az ikiye bölerek bir bölümüne işletim sistemini kurduk diğer bölümüne ise dosyalarımızı yedekledik. Tabi sabit disk bir şekilde zarar görünce emeklerimize elveda demek zorunda kaldık.

Taşınabilir disklerden cloud drive’lara…

Sonraki yıllarda USB bellek ve taşınabilir diskler çıktı ve bir nebze olsun dosya saklama ihtiyacımızı giderdi. Fakat onların her zaman fiziksel olarak bozulma veya bir virüs bulaşması sonucu dosyaların silinmesi tehlikesi bulunmaktaydı. Her şeyin buluta taşınması ile yani internet üzerinden erişilir hale gelmesiyle dosya, program ve resimlerimizi cloud denilen bulut ortamında saklıyoruz.

Bir kısmımız Google Drive, bir kısmımız Yandex Disk, bir kısmımız da Windows 8 ve 10 ile tümleşik olarak gelen OneDrive hizmetini kullanıyoruz. Ortalama 15 Gb ücretsiz alan veren bu servisler eğer yeterli gelmezse ek ücret ödeyerek ek alan almak mümkün. Ve bilgisayarımıza kuracağımız bir program ile her zaman dosyalarımızı güncel tutabiliyoruz. Özellikle son yıllarda çok yaygın hale gelen dosya şifreleme virüslerinin zararlarından bu şekilde kurtulmak mümkün.


Yukarıda saydığımız uygulama ve servis çeşitleri gün geçtikçe artıyor. Hatta Google Chrome OS isminde bir işletim sistemi piyasaya sürerek Google servislerini sadece bir internet bağlantısı olan bilgisayarda daha düşük işlemci ve bellek tüketimi ile sunabiliyor. Kısacası kullanıcılar  her gün yeni bir bulut hizmeti ile karşılaşıyor.

Facebook Aquila ile internet erişiminde devrim