Bakanlar Kurulu’nun “İthalat Rejimi Kararına Ek Karar”ı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Baklagil (kuru fasulye, nohut ve barbunya) ithalatında gümrük vergisi sıfırlandı. Peki bu projeyi kaçımız hatırlıyor ya da Z kuşağı için soracak olursak kaçımız biliyor?
İlkokuldaki proje ödevimiz…
İl il nerede ne yetişiyor öğrenirdik o zamanlar… Orta Anadolu demek buğday ambarı demekti. Biraz yukarı kuzeye çıktınız mı çay, mısır hatta kivi karşılardı. Doğuya doğru gittiniz mi kayısı fıstık, mercimekti aşağılarda, Akdeniz’e inersen muz vardı. Bembeyaz yumuşacık pamuk vardı.
Ege demek zeytin demekti üzüm demekti. Dönersen Batı’ya Trakya pirinç demekti, sapsarı günebakan tarlaları demekti.
Nereden çıktı şimdi bu nostalji derseniz, sebebi tam olarak burada gizli. Türkiye unutmuş Çukurova’yı Yunanistan ve ABD’den pamuk ihraç eder olmuş. “Denizi seyretmek gibidir, bozkırda göğü seyretmek.” demiş bozkırın tezenesi Neşet Ertaş. Bozkır; toprağın yeşili unutup da sarıya döndüğü topraklar, Anadolu’nun ortası.
Sarı dediysek eğer öyle başıboş bir sarı değil
Anadolu’nun ortasında sarı altın rengi parlar. Buğday başakları dans eder masmavi göğün altında. Bir zamanlar ederdi… En azından artık biz o güzelim başakları da Rusya’dan alır olduk. Liste elbet bununla bitmedi; Fransa’dan arpa, Mısır’dan pirinç, Ukrayna’dan mısır, İtalya’dan bakla, Çin’den sarımsak, Panama’dan muz, Meksika’dan nohut, Kanada’dan mercimek bile ithal eder olduk. Hızımızı alamamış olacağız ki yemyeşil, buram buram çay kokan Karadeniz’i unuttuk çoğumuzun adını bile duymadığı Sri Lanka’dan çay ithal ettik.
Ve geldiğimiz noktada son dakika haberi düştü ajanslara:
Bakanlar Kurulu’nun “İthalat Rejimi Kararına Ek Karar”ı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, kuru baklagillerden tohumluk olmayan fasulye türleri, barbunya, nohut ve börülce ithalatında AB, EFTA, Bosna-Hersek, Güney Kore, Malezya, D-8 ülkeleri ve diğer ülkelerden yapılacak ithalatta gümrük vergisi oranı sıfır olarak uygulanacak. Bu ürünler için söz konusu gümrük vergisi oranı 1 Haziran 2018 tarihinden itibaren AB, EFTA, Malezya, D8 ülkeleri ve diğer ülkeler için yüzde 19,3, Güney Kore için yüzde 8,7’e çıkacak.
“Köylü milletin efendisidir” – Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Bu demek oluyor ki artık yalan olacak öğrendiklerimiz. Bu demek oluyor ki Atatürk’ün o kadar üzerinde durduğu tarımda kalkınma politikaları yok olacak. Bu da bu ülkenin üreticisinin yok olması, gelecek neslin bu ülkenin zenginliklerini tanımaması demek!
Kısacası artık, Ege’de zeytini;”Zeytin Kent”ler, Anadolu’da buğdayı; “Buğday Evleri”, Çukurova’da pamuğu; “Pamuk Sitesi”, Antep’te fıstığı “Fıstık Rezidans”, Trakya’da günebakanı “Günebakan Towers”da yaşamak demek!
Bu da gelecek nesile fındığın markette değil de ağaçta yetiştiğini anlatma telaşına düşeceğimiz anlamına geliyor. O televizyon başında aralıksız yediği çekirdeğin her sabah günü selamlayan, güne bakanlardan yetiştirildiğini anlatmaya çalışmak demek. Bu köylüyü yok etmek, milleti yabancıya muhtaç etmek demek. Nohut, pirinç, buğday, arpa, pirinç hepsi gitti. Gün döndü, günebakan gitti. Birilerinin tekeri döndü, bizim zemberek dönmekten boşaldı.
Diren hububat diren baklagil!
Gün döndü, bize bir tek sloganlar kaldı:
Diren hububat
Diren baklagil
Diren köylü
Diren sade vatandaş!
