Migren hastalıkları onları deha yaptı!

Migren, küme baş ağrısı, beyin tümörü gibi hayatı kabusa çevirebilen bazı rahatsızlıklar, kimi zaman beynin sanatsal yanını ortaya çıkarıyor. Migren hastalıkları onları “Deha” yaptı!

“Hayatı boyunca migrenden şikâyet etmiş pek çok ünlü sanatçı bu çalışmaların kanıtı.  Tıpkı; Vincent van Gogh, Claude Monet ve Edvard Munch gibi…”

Nöroloji alanında yapılan bilimsel çalışmalara göre beyin hasarının; önceden resim yeteneği olmayan bireyi müthiş bir ressam haline getirebileceğini ya da var olan yeteneği yok edebileceğini söyleyen eden Medicana International Ankara Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Alev Leventoğlu, şu bilgileri verdi:”Vücudumuzun en karmaşık yapısı şüphesiz beynimiz. İnsan beyni davranış ve düşünme biçimine göre, sağ beyin – sol beyin şeklinde ikiye ayrılıyor. Yapılan araştırmalara göre bizler, beynimizin gerçek potansiyelinin küçük bir bölümünü kullanıyoruz. Beynimizin yaratıcı kısmı sağ lobudur. Bütünü detaylardan önce görebilme, üç boyutlu düşünme, dikkat ve sezgi yeteneği sağ tarafın iyi bir şekilde işleyişiyle mümkün oluyor.


Ünlü “Çığlık” tablosu, küme baş ağrılarının eseri

munch Ünlü "Çığlık" tablosu, küme baş ağrılarının eseri

Resim sanatı ile beyin arasında önemli bir ilişki olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Alev Leventoğlu “Travma veya herhangi bir rahatsızlık sonucu beynimizde meydana gelen hasarlar önceden var olmayan bir yeteneği ortaya çıkarabiliyor ya da önceden var olan bir yetenek gerileyebiliyor. Örneğin, migrenli kişinin sinir sistemi, doğuştan ayrıntılı ve hassas çalıştığı için, dünyayı çok daha farklı algılıyor. Bu durum ve migren atağı sırasında yaşananlar, migrenlilerde yaratıcılığı arttırıyor. Anlatmaya dilin gücünün yetmediği bu karmaşık tablo örneğin; Vincent van Gogh’un ya da Claude Monet’in eserlerinde çok net bir şekilde görülebiliyor. Edvard Munch’ın dünyaca ünlü eseri Çığlık da, kendisinin büyük ıstıraplar çektiği küme baş ağrılarının bir eseri aslında ” dedi.

Lovis Corinth’in geçirdiği inme, sanatını değiştirdi

Lovis Corinth'in geçirdiği inme, sanatını değiştirdi

Resim sanatında kendisini kanıtlamış bazı sanatçıların ise beyin hasarı sonrası çizim stilini değiştirdiğini söyleyen Leventoğlu, Lovis Corinth’i örnek verdi; “Lovis Corinth geçirdiği inme öncesi Empresyonistti (İzlenimcilik). İnmeden sonra Ekspresyonist (Dışavurumculuk) oldu ve 300’den fazla önemli esere imza attı. Resimlerindeki detay yanlışlıkları ve silik ihmaller kendisini, dünyaca ünlü bir ressamın stilini değiştirdi.”


Alan Brown, beyin anevrizması sonrası ödüllü ressam oldu

Alan Brown, beyin anevrizması sonrası ödüllü ressam oldu

Leventoğlu’na göre beyin-sanat ilişkisini ortaya koyan vakaların en dikkat çekenleri ise yetenekleri hasar sonrası ortaya çıkanlar. “43 yaşındaki İngiliz satıcı Alan Brown, 39 yaşındayken beyin anevrizması geçirdi. Yeteneği ise hastanede yatarken sıkılmasın diye bir hemşirenin verdiği defter ve kalem ile ortaya çıktı. Daha önceleri çöp adam bile çizemezken ameliyattan yetenekli bir ressam olarak uyanmıştı. Liseyi bitirip güzel sanatlar fakültesinden mezun oldu. Ünlü ve ödüller alan bir ressam haline geldi.

Yine 51 yaşındaki sabıkalı inşaat kalfası Tommy McHugh, anevrizma sonrası operasyon geçirdi ve komaya girdi. İyileştiğinde müthiş resimler yapmaya ve şiirler yazmaya başladı.”

Ameliyatın ardından Picasso yolunda ilerliyor

Sandy Allen sandra allen picasso

Beyindeki değişikliklerin, ilgileri tam tersi bir yönde de değiştirebildiğini söyleyen Leventoğlu, “Sandy Allen, matematik ve tıp eğitimi görmüştü. Beyninin sol lobunu çok iyi kullanıyordu. O bölgede bir tümör tespit edildi. Ameliyattan sonra ilgisi ve yeteneklerini tamamen resme yöneltti. Otoriteler kendisinin şu sıralar Picasso’nun yolunda ilerlediği görüşünde.”


Prof. Dr. Alev Leventoğlu, toplumda yaygın olan demans (halk arasında bilinen adıyla bunama)  hastalarının yeteneklerini zamanla kaybedecekleri kanısına da dikkat çekerek  “Son araştırmalar baskın devreler zedelenince, baskılanmış diğer yaratıcı alanların açığa çıkabildiğini göstermektedir” dedi.

Migrenler hangi yaşta ortaya çıkabilir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.