Deprem uzmanından şok açıklama: Arka arkaya büyük depremler olacak!

Prof. Dr. Şerif Barış, şu an Türkiye’nin suskun bir deprem döneminde olduğunu vurgulayarak, “Önümüzdeki 10 yılda arka arkaya 7 şiddetinden büyük depremlerin olabileceği bir döneme girileceğini açıkladı.

şerif barış Deprem uzmanından şok açıklama: Arka arkaya büyük depremler olacak!

“Çocuklarımız mutlaka bu büyük depremleri yaşayacaklar ve görecekler!”

İHA‘ya konuşan Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Şerif Barış, Marmara’da 30 yıl içerisinde yeniden büyük bir deprem olacağı sözlerinin doğru olmadığını belirterek, “Söylenildiği gibi Marmara’da 30 yıl içerisinde kesinlikle yeniden büyük bir deprem olacak sözü doğru değil” dedi.

Prof. Barış, şu an istatistiklere bakıldığında Türkiye’nin suskun bir deprem döneminde olduğunu vurgulayarak “Sadece 2 tane çok büyük deprem oldu. Dolayısıyla önümüzdeki 10 yılda 7’den büyük depremlerin olabileceği arka arkaya olabileceği bir döneme girecek. Bizim çocuklarımız mutlaka bu büyük depremleri yaşayacaklar ve görecekler” ifadelerini kullandı.


Büyük depremlerin olma olasılığı nedir?

Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde (KTÜ) “Yeni Deprem Tehlike Haritası ne söylüyor” konulu panelde konuşan Prof. Dr. Şerif Barış, Marmara’da İstanbul’u etkileyecek 3-4 tane fay bulunduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“İstanbul örneğini vereyim size. 99 depreminden sonra yapılan bir çalışmada 30 yıl içerisinde Marmara’da 7’den büyük bir depremin olma olasılığı İstanbul için 50 kilometre çevreleyen bir alanda söylüyorum. Yüzde 65. Ama bu depremlerin olduktan sonra etrafına yaklaşık yüzde 20 kadar bir gerilme birikimi aktardığı için geçici oluşan bir riskti.

kaç şiddetinde büyüklüğünde deprem oldu

Dolayısıyla 99 yılını ilerleyen izleyen 30 yıl içerisinde yüzde 65 olasılıkla İstanbul’da yeniden bir depremin olma ihtimali fazlaydı. Ancak zaman ilerledikçe bu istatistik yavaş yavaş geri dönmeye başladı. Yani yüzde 60’lara dönmeye başladı. Böyle bir depremin olma olasılığı normalde yüzde 80, 100 içerisinde yüzde 80, yüzde 90’a çıkacak.

Söylenildiği gibi Marmara’da 30 yıl içerisinde kesinlikle yeniden büyük bir deprem olacak sözü doğru değil. İstatistiki bir sonucu bile çarpıtarak insanlara söylediler. Ülkenin gerçek deprem riskini Marmara Bölgesi’ne aktardılar. Marmara’da İstanbul’u etkileyecek 3-4 tane farklı fay var. Gemlik, İznik fayı işte Tekirdağ fayı var. Bütün bunların olasılıkları bizim ayrı ayrı hesaplamamız lazım.

Yediden büyük bir depremin 30 yıl olma olasılığı da 4-5 farklı fay için toplanmış bir olasılık. Biz bu olasılıkları alırız, önümüzdeki 10-20 yıl 50 yıl içerisinde olma ihtimalini hesaplarız. Olma ihtimali ne zaman yüzde 100 ise depremin olmasını beklersiniz ama öyle değil. O sadece depremin olasılık olarak depremin olma olasılığını söyler. Yer küre ya da tabakalar bu olasılığı bilmiyor, kendi dinamikleri var. Biriken gerilmenin ne zaman kırılacağı ve kırılmayı oluşturacağını biz henüz bilemiyoruz problem o zaten.

“46 şehirde azalırken, 6 şehirde arttı”

22 sene sonra değişen haritaya göre; Türkiye’de 46 ilde deprem tehlikesi azalırken, 6 ilde ise risk artmıştır. Depremlerin tehlikesinin azaldığı iller arasında Batı Karadeniz Bölgesi’nden Zonguldak, Bartın ve Karabük illeri de var.


Türkiye deprem haritası güncel en son depremler

Eski deprem haritasında Zonguldak geneli 2. derecede, Bartın ve Karabük geneli de birinci derece ve ikinci derecede deprem bölgesinde yer alıyordu. Ancak yeni deprem haritasında derecelerin kaldırıldığı, düşük ve yüksek tehlikeli yerler şeklinde renklendirme yapılmıştır.

Türkiye’de deprem riski azalan ve artan şehirler hangileri?

Eski harita ile yeni harita arasındaki temel farklılıklar, deprem tehlikesi azalan iller Adana, Adıyaman, Ağrı, Antalya, Ardahan, Artvin, Balıkesir, Bartın, Batman, Bilecik, Bitlis, Bursa, Çanakkale, Çorum, Çankırı, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, Gümüşhane, Hakkari, İçel, Iğdır, Isparta, Kahramanmaraş, Karabük, Kars, Kastamonu, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Malatya, Mardin, Muğla, Muş, Nevşehir, Ordu, Osmaniye, Samsun, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Tokat, Uşak, Van, Yozgat, Zonguldak.

Deprem tehlikesi artan iller: Aksaray, Karaman, Erzurum, Tekirdağ, Trabzon, Rize.

Türkiye’de meydana gelen depremler, dünyadaki bir çok ülke kadar, hatta onlardan da eşdeğer daha fazla olduğu aktivite açısından söylemek mümkün. Japonya ile kıyasladığımızda bizde hasarın ağır olmasının sebeplerinden biri, bizde fayların şehir altlarından geçmesi.

Avrupa ülkeleri arasında Türkiye en tehlikeli kuşakta!

Depremin tehlikesi faylarla, depremlerle ilgili bir olay. Doğa gereği bulunduğumuz coğrafya gereği bizim depremlerden kaçınmamız mümkün değil. Dolayısıyla depremle ilgili tehdit altındayız. En tehlikeli kuşak olarak Avrupa ülkeleri arasında Türkiye birinci sırada yer alıyor. Ortadoğu coğrafyasına baktığımızda biz her iki bölge arasında köprüyüz. Tehlike olarak da maalesef her ikisinden de daha fazla tehlikeli bir bölgedeyiz.

türkiye deprem istanbul izmir ankara son depremler

“Her yıl 2 cm kuzeye sıkışıyoruz”

Türkiye’nin her yıl 2’şer santim kuzeye doğru sıkıştığını bunun da tehlike durumu oluşturduğunu kaydeden Barış şöyle konuştu:

“Tehlikeyi oluşturan nedir? Levha, plaka dediğimiz hareketler. Bunlara baktığımızda Arabistan plakası ve yada levhası Afrika plakası bizi her yıl yaklaşık 2’şer santimetre kuzeye doğru sıkıştırmakta. Avrasya levhası dediğimiz çok büyük bir Avrasya plakası sabit, Türkiye bu arada sıkışmış durumda. Dolayısıyla böyle bir sıkışmada senelik 24 ile 21 milimetre bir hareketle bu kuşaklar üzerinde bir sürtünme bir gerilme birikimi olmakta.

Bu gerilme birikimi de sürekli 7’den büyük 6’dan büyük hasar yapıcı depremler üretiyor. Tarihsel depremlere baktığımızda 1840’la 1970 arasında 32’den fazla 7’den büyük deprem olmuş. Yani 130 yılda inanılmaz bir deprem etkinliği sürmüş Türkiye’de. Şu an istatistiğe baktığımızda aslında Türkiye şu an suskun bir dönemde.


Sadece 2 tane çok büyük deprem oldu. Dolayısıyla önümüzdeki 10 yılda 7’den büyük depremlerin olabileceği arka arkaya olabileceği bir döneme girecek. Bizim çocuklarımız mutlaka bu büyük depremleri yaşayacaklar ve görecekler. Dolayısıyla deprem tehlikesine karşı şu anda almamız gereken ne kadar önlem varsa sadece kendimiz için değil çocuklarımız, torunlarımız için almak zorundayız.”

Marmara Depreminde İstanbul’da kaç metre tsunami oluşur?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.