Sıcak havalar epilepsiyi tetikliyor; özellikle alkol tüketimine dikkat!

Hava sıcaklığının arttığı yaz döneminde nörolojik bir hastalık olan epilepsi nöbetleri de artış gösteriyor. Uyku düzenindeki değişiklikler, sıvı kaybına bağlı olarak bozulan ilaç kan düzeyi dengesizlikleri de epilepsiyi olumsuz etkiliyor.

Sıcak havalar epilepsiyi tetikliyor; özellikle alkol tüketimine dikkat!
Sıcak havalar epilepsiyi tetikliyor; özellikle alkol tüketimine dikkat!

Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, yeterli uyku ve yeterli sıvı alımının yanı sıra günün sıcak saatlerinde dışarıda dolaşmamaya, bilgisayar veya televizyon karşısında uzun saatler geçirmemeye de dikkat edilmesinin epilepsi nöbetlerinin tetiklenmesini önlemeye yardımcı olacağını söylüyor.

Birçok hastalığa davetiye çıkaran sıcak havalar nörolojik problemleri tetikleyebiliyor. Hava sıcaklığı ile birlikte yükseliş gösteren vücut ısısının beyin hücrelerine zarar verdiği biliniyor. Ayrıca sıcakla birlikte ortaya çıkan aşırı terleme su ve tuz kaybına neden olarak kronik nörolojik hastalıkların ortaya çıkışını tetikleyebiliyor ya da bu tabloları ağırlaştırabiliyor. DoktorTakvimi.com doktorlarından Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, hava sıcaklığının yüksek olduğu dönemlerde tıpkı migren atakları gibi epilepsi nöbetlerinin de tetiklenebildiğine dikkat çekiyor.


Uyku düzenindeki değişiklikler, sıvı kaybına bağlı olarak bozulan ilaç kan düzeyi dengesizliklerinin de epilepsiyi olumsuz yönde etkileyebildiğinin altını çizen Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, “Bu nedenle özellikle de sıcak dönemlerde serinletici önlemlerin alınması, bol sıvı tüketilmesi ve diğer nöbet tetik faktörleri olan açlık, uzun saatler bilgisayar kullanımı gibi durumlardan uzak kalmak çok önemli” diyor.

Tedavide düzenli ve uygun dozda ilaç kullanımı önemli

Beynin bir bölümünde veya tüm beyin bölgesinde görülen bir nöron grubunun aşırı ve anormal uyarılmasıyla kaynaklanan bir hastalık olan epilepsinin nedeni kesin olarak bilinmiyor. Epilepsi primer ve sekonder olmak üzere ikiye ayrılıyor. Primer epilepside hastalığa neden olan travma, hastalık, tümör gibi bir neden bulunmazken sekonder epilepsi ise beyinde oluşan herhangi bir hasara (travma, kanama) veya tümör gibi yer kaplayan lezyonlara bağlı olarak ortaya çıkabiliyor.


Hastaların büyük çoğunluğunun okul çağındaki çocuklar ve 64 yaş üstü yetişkinlerin oluşturduğu epilepside esas tedavinin nöbete yol açan sebeplere yönelik olduğunu söyleyen Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, bu hastalığın en az 3-5 yıl boyunca düzenli olarak ve uygun dozda ilaç kullanmayı gerektirdiğinin altı çiziyor. Bazı epilepsi türlerinin ömür boyu ilaç kullanmayı gerektirdiği gibi ilaca cevapsız kalan vakalarda cerrahi yöntemlere başvurulduğunu anlatan Hüseyinoğlu, hastalığın tedavisinde en büyük sorunun ergenlik döneminde giren gençlerin ilaçlarını aksatması olduğunu hatırlatıyor.

Alkol tüketiminden uzak durulmalı

Doç. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, şunları söylüyor: “Özellikle yaz tatili döneminde yazlıklara gidiş, tatil için şehir dışına çıkma, yüzme, gece eğlenceleri, uzun seyahatler gibi etkinlikler ilaç almamaya ve aksatmaya sebep olabilir. Bunun yanı sıra özellikle gençler, epilepsiyi utanılacak bir hastalık olarak görüp buna tepki olarak ilaçlarını aksatır.

İlaçları aksatmak ve almamak nöbetleri tetkikler, hastalığın tedavisine engel olur. Bu nedenle özellikle anne ve babalar yaz ayındaki rahatlık döneminde çocuklarının ilaç kontrollerini aksatmamaları dikkat etmelidir. Ayrıca epilepsi hastaları aşırı sıcakta fazla dolaşmamalı, özellikle öğlen saatlerinde dışarıya çıkmamalıdır.


Yüzme, spor, bisiklet gibi vücuda faydalı etkinliklerin de kontrollü yapılması gerekir. Bilgisayar ve televizyon karşısında fazla vakit geçirmek de epilepsi hastalarını olumsuz etkiler. Yaz aylarında uyku saatleri düzensiz olur. Hastalarımızın yeterince uyuması ve uykusuz kalmaması gerekir. Epilepsi hastalarının mutlaka yeterli su tüketmeleri şarttır. Ayrıca özellikle epileptik gençler kesinlikle alkol tüketmemelidir.”

Epilepsi hakkında bilinmesi gereken gerçekler


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.