Çocuğun inat etmesinin 8 nedeni: Sebebi siz olabilirsiniz!

Söz dinlemiyor, ağlıyor, bağırıyor, kendini yerden yere atıyor… “Hayır” ise onun en favori kelimesi… Çocuklarda inat sorununun 8 nedeni…

Çocuğun inat etmesinin 8 nedeni: Sebebi siz olabilirsiniz!
Çocuğun inat etmesinin 8 nedeni: Sebebi siz olabilirsiniz!

Çocuklarda en sık 2-6 yaş arasında ortaya çıkan ve ebeveynleri oldukça zorlayabilen ‘inatlaşma’ sanılanın aksine bir sorun değil, duygusal gelişim ile benlik algısı oluşumunun olağan bir parçası.

Acıbadem Fulya Hastanesi Psikolog Sena Sivri engellenme hissi ortaya çıktığında çocuğun öfkelenmesinin ve kendi dediğini yaptırmaya çalışmasının onun gelişim sürecinin sağlıklı ilerlediğinin bir göstergesi olduğuna dikkat çekerek;


“Çocuklar haz ilkesiyle hareket ederler, benmerkezci bir yapıları vardır ve hep kendi istedikleri olsun isterler. Kurallar ve engellenmelerle karşılaştıklarında da bunları kabul etmek istemez, itiraz ederler. Bireysellik gelişimi için gereklidir bu inatlaşma hali ve aslında çocuğun ‘ben de varım’ deme şeklidir” diyor. Peki çocuklar hangi durumlarda inatlaşıyorlar?

Sena Sivri, çocukları inatlaşmaya iten 8 nedeni anlattı, ebeveyn olarak neler yapılması gerektiği konusunda önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

Aşırı otoriter davranıyorsanız

Aşırı otoriter yetiştirme tarzına sahip ebeveynlerin çocuklarında bu otoriteye karşı inatlaşmanın çok daha yoğun görüldüğü yapılan araştırmalarda ortaya konmuş.

Ne yapmalı? Çocuklarda 2-6 yaş arasındaki inatçılığın gelişim sürecinin normal bir parçası olduğunu unutmayın ve reddedici, inatlaşmaya yönelik ya da cezalandırıcı tepkiler vermeyin.

Israrcı bir tutum sergiliyorsanız

Çocuğun ‘hayır’ dediğine, herhangi bir açıklama yapmadan ısrarcı olunması da inat etmesine neden olabiliyor. Bu dönemde bireyselliğini ispat etmeye çalışan ve sorgulayan çocuk için tek başına ‘hayır’ yanıtı alması engellenme duygusundan başka bir sonuca yol açmıyor.

Ne yapmalı? Neden ısrarcı olduğunuzu sakince açıklamalı, çocuğunuzun bu duruma dair başka soruları varsa yanıtlamalısınız.

Her istediği şeyde ‘hayır’ diyorsanız

Çocuğun her isteği şeyde ‘hayır’ cevabı ile karşılaşması da inatçılık sorununa neden olabilen bir başka önemli etken. “Çünkü çocukların en ihtiyaç duydukları şey kabullenme ve sevgi hissidir. Sürekli ‘hayır’ cevabı çocukta reddedilme ve engellenme duygularını uyandırdığı için inatçılığını pekiştirecektir’ uyarısında bulunan Psikolog Sena Sivri sözlerine şöyle devam ediyor:

“İster nedeni aşırı yoğunluk, isterse çocuğun taleplerinin o an gerçekleştirilemiyor olması olsun, isteklerinin tümünü reddetmeyin. Zaman, mekan ve şartları uygun hale getirerek isteklerini gerçekleştirmesine alan tanıyın. Gerçekten ‘hayır’ olanın neden ‘hayır’ olduğunu anlatın. Erteleme gereken durumlarda da bunu izah ederek yapın.

İlginize ihtiyaç duyuyorsa

Bazen çocuklar ebeveynlerinden ihtiyaçları olan ilgiyi alamadıklarında huysuzlaşıp, inatlaşarak bu ilgiyi almaya çalışabiliyorlar.


Ne yapmalı? Ne kadar yoğun olursanız olun, onunla etkili zaman geçirmeye özen gösterin. Dikkatinizi bozacak her şeyden uzaklaşarak sadece çocuğunuza zaman ayırın.

Evde kurallar net değilse

Bir gün izin verilen şeye ertesi gün ‘hayır’ denildiği durumlarda sorgulamaları arttığı ve kafaları karıştığı için çocuklar inatlaşmaya başlarlar.

Neler yapmalı? Kurallarınız net olmalı, çocuğunuz için anlamsız kalmamalı. Ne, ne zaman neden evet; ne, ne zaman, neden hayır bilgisini onun anlayacağı dilde anlatmanız çok önemli.

Ebeveynleri olarak farklı tutumlar sergiliyorsanız

Annenin ‘evet’ dediğine babanın ‘hayır’ demesi ya da babanın ‘evet’ dediğine annenin tam aksine olumsuz yaklaşması durumunda çocukların kafası karışıyor, bunun sonucunda inat edebiliyorlar.

Ne yapmalı? Ebeveyn olarak aynı çizgide hareket etmeye özen gösterin. Çocuğunuza karşı tutumunuz ve koyduğunuz kurallar aynı olmalı. Birinizin ‘hayır’ dediğine, diğeriniz asla ‘evet’ dememeli.

Hatalı ödüllendirme yoluna gidiyorsanız

İnatlaştığı bir konuda ebeveynin sözünü dinledi diye coşkulu onaylama ve ödüllendirmeler, sanılanın aksine inatlaşmayı pekiştiriyor. Çünkü çocuk her inatlaştığında ödüllendirileceğini öğreniyor.

Ne yapmalı? Hatalı ödüllendirmeden kaçınmalısınız. Bu, çocuğunuzda “Sorun çıkarırsam istediğimi alırım” algısı oluşmaması için çok önemli.

Siz de inatçı bir kişiliğe sahipseniz

Çocuklar inatçılık konusunda ebeveynlerini rol model olarak alabiliyorlar. Anne babalarının aralarındaki iletişimi sürekli gözlemliyor ve onların birbiriyle iletişimini modelliyorlar.

Ne yapmalı? Anne baba olarak çocuğunuza iyi bir rol model olmalı, inatçı davranışlar sergilemekten kaçınmalısınız.

Ne zaman bir sorunun habercisi?

Çocuğunuzda inatçı tavırlar geliştiğinde onunla konuşmalı, gerekçelerini dinlenmeli ve ebeveynler olarak kendi gerekçelerinizi de onun anlayacağı bir dilde anlatmalısınız Peki, inatçılık çocuklarda ne zaman bir sorunun habercisi olabiliyor?


Psikolog Sena Sivriinatçılığın ancak engellenme ve kuralla karşılaşma anları dışında da çok yoğun yaşandığı takdirde altında bir sorun yatabileceğine işaret ederek; “Çocuk kendisine, çevresine veya eşyalara zarar vermeye başlamışsa, sürekli küskün, kızgın ve öfkeli tavırlar gösteriyorsa, işte o zaman inatçılığın normal gelişim sürecinin bir parçası olmaktan çıkıp sorun haline dönüşmüş olduğundan bahsedebiliriz. Bu durumda bir uzmana başvurmak çok önemli” diyor.

Çocuğunuza neden yaramazlık yapma hakkı tanımalısınız?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.