Vedat Milor “Balığa limon sıkılır mı?” sorusunu yanıtladı!

“Menemen soğanlı mı olur soğansız mı?” anketiyle sosyal medyayı ikiye bölen yemek eleştirmeni ve gastronomi yazarı Vedat Milor, “Balığa limon sıkılır mı sıkılmaz mı?” diye sormuştu. Twitter’daki anket sonuçlanırken, Vedat Milor işin doğrusunu takipçileriyle paylaştı.

Vedat Milor Balığa limon sıkılır mı? sorusunu yanıtladı!

Türkiye’nin dünyaca tanınan lezzet ve mekan ustası Vedat Milor, geçtiğimiz sene gerçekleştirdiği “Menemen soğanlı mı olur soğansız mı?” anketinden sonra takipçilerine yeni bir soru yöneltti. Vedat Milor, ikinci anketinde takipçilerine “Balığa limon sıkılır mı sıkılmaz mı?” sorusunu yöneltti.

Dünyaca ünlü gurme, daha sonra “Geçen seneki menemen anketinden sonra en çok sorduğunuz soruları özellikle takip ettim. Biri bariz biçimde öne çıktı. Herkesin rahatlıkla fikir sahibi olabileceği bir soru: Balığa limon sıkılır mı sıkılmaz mı? Yorumlarınızı da alta yazarsanız sevinirim” şeklinde paylaşım yaptı.


Balığa limon sıkılır mı anketi sonuçlandı

500 bine yakın sosyal medya kullanıcısının katıldığı anket nihayet sonuçlandı. Soruyu yanıtlayan 468.779 kişinin yüzde 69’u ‘Balığa limon sıkılır’ dedi. Diğer yüzde 31’lik kesim ise balığa limon sıkılamayacağını savundu. Sosyal medyayı ikiye bölen anketin sonuçlanmasıyla birlikte Vedat Milor da kendi görüşlerini video ile aktardı.

Sorunun yanlış olduğunu belirten Milor, “Şimdi soru yanlış olunca asıl tartışılması gereken konu tartışılmaz. Son derece sığ bir sonuç ortaya çıkar. Hiçbir yere varılmaz. Doğrusu soru şu olmalı bence. ‘Balığın yalın, taze lezzetini koruyarak onu nasıl daha da üst düzeye ulaştırırsın?’, ‘Nasıl daha katmanlı, dengeli bir lezzet yaratırsın?’ şeklinde konuştu.

Balığın asitle dengelenmesi gerektiğini ekleyen ünlü gurme, “Şimdi olay şu. Genelde balıkların çoğu jelatinli ve yağlı oluyor. Bu yağı bir asidik ile dengelemek lazım. Onun tazeliğini ferahlığını daha da öne çıkarmak lazım. Daha aromatik hale getirmek lazım. Bu nasıl yapılır? Çok farklı şekillerde yapılabilir. Ama buradaki asidik illa gördüğünüz gibi limon suyu değil. Lezzeti üst düzeye ulaştırmak için limonu bir teknik olarak kullanmak lazım” dedi.


Vedat Milor limonun teknik olarak uygulanması gerektiğini bildirerek hangi balığa ne kadar ve nasıl asidik öğe eklenmesi gerektiğinin tartışılmasını istedi.

Milor “Maalesef bazen yemek konusuna takım tutar gibi yaklaşıyoruz. Tabii ki yağlı olmayan bir balık buldunuz diyelim. Fakat çok taze, çok güzel. Barbun olabilir. O zaman ona limon gerekmeyebilir. Çünkü lezzet zaten kendiliğinden muhteşem. O zaman asidiğe gerek yok. Aşırı tuzluysa gerekebilir. Ama bunları tartışmak lazım. ‘Denge nasıl yakalanır?’, ‘Daha iyi hale getirilebilir mi?’, ‘Daha lezzetli hale getirilebilir mi?’ Tartışmak lazım bence. Bir de limonlu derken önemli olan asidikte” açıklamasını yaptı.

“Bazen çok garip bişeşimler yapıyorlar”

Genç şeflere tavsiyelerde bulunan Milor, “Bizde şimdi genç şefler çıktı. Kendi mutfaklarını yaratmak istiyorlar. Ama bazen çok garip bileşimler yapıyorlar. Garip öğeler kullanıyorlar. Bazen güzel bileşim yapsalar da kalibrasyonda hata yapıyorlar. Yani hangi malzemeyi ne kadar kullanacaklarını bilmiyorlar. O çok önemli.


Mesela balığa limon sıkıyoruz ama çok az kullanıyoruz. Tutup da buraya koca limonu sıksan, yarım çay bardağı kadar mahvolur balık tabii. O önemli. Tekrar ediyorum. Burada önemli olan teknik. Orada da miktar ve malzemenin dengesi önemli, birbirleriyle etkileşimi önemli. Soruları bu tip sormaya başlarsak, sanıyorum ki özellikle şef mutfağında ilerleme kaydedebiliriz” dedi.

Vedat Milor’un menemen anketi sonuçlandı: Soğanlı mı olmalı soğansız mı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.