Yapay zeka, 5G teknolojisi üzerinde hayat bulacak!

5G teknolojisi nedir? Neler vaat ediyor? Türkiye’ye ne zaman gelecek? Nesnelerin interneti ve yapay zeka bu altyapı üzerinde hayat bulacak!

Yapay zeka, 5G teknolojisi üzerinde hayat bulacak!

5G nedir?

Burada “G” harfi, İngilizce “generation” yani “nesil” anlamına geliyor. Yani kendisi yeni nesil kablosuz bağlantı standartlarının genel adı. Elbette daha önceki teknolojilerle hayatımıza giren imkanlara sahip durumda.

Temelleri 2017’den itibaren atılmaya başlanan 5G teknolojisinde, test sürecinin son aşamalarına gelindi. Artık bağlantı kurmanın ötesinde, 5G’li modemlere sahip akıllı telefonların ilk örneklerini gördük. Bu modemler, telefonlarda bulunan küçük merkezi işlemcilerin içerisinde entegre durumdalar.


5G’ye dünya çapında yapılan yatırımın trilyon dolarlık rakamları bulacağı söyleniyor. Çünkü bu teknoloji sadece kablosuz olarak bağlandığımız internetle sınırlı değil. Yüksek hızlar sayesinde kullandığımız hizmetler de değişim geçirecek. YouTube ya da Netflix gibi bulut sistemleri üzerinden video izlerken, bir anda bulut üzerinden oyun oynayabilir hale geleceğiz. Üstelik metroda giderken ulaşacağımız internet hızlarıyla bu mümkün olacak.

5G neler vaat ediyor?

Mühendisler, 5G’nin tam olarak hazır hale geldiğinde günümüzdeki hücresel bağlantı sistemlerine göre 1000 kat daha fazla mobil veriyi yönetebileceğini belirtiyorlar. Ayrıca satış makineleri, arabalar, ev eşyaları gibi hem sabit hem de haraketli sistemleri birbirine bağlamada dev bir iskelet görevi göreceği tahmin ediliyor.

Yapay zeka, 5G teknolojisi üzerinde hayat bulacak!

Modern İpek Yolu dergisinin son sayısında Dr. Altay Atlı da bu konuya mercek tuttu.

“2G’den 4G’ye doğru kademeli bir geçiş vardı; 5G teknolojisi ise çok daha büyük bir sıçrama, devrim niteliğinde bir gelişim olacak” diyen Dr. Atlı, yapay zekanın bu altyapı üzerinde hayat bulacağını ifade etti.

ai iot 5g tech

Altay Atlı, Modern İpek Yolu Dergisi’nde 5G teknolojisine dair şu satırları kaleme aldı:

5G teknolojisi uluslararası ilişkiler ve küresel dengeler açısından belki de nükleer teknolojilerden daha fazla önem taşıyor. 2G, 3G ve 4G teknolojileri büyük ölçüde sesli görüşme ve veri transferi üzerine kurulmuş, teknoloji ilerledikçe hız artmış ve bizler de cep telefonundan konuşup kısa mesaj atarken, rahatça görüntülü görüşme yapar, video seyreder bir hale gelmiştik. 2’den 4’e doğru kademeli bir geçiş vardı; 5G ise çok daha büyük bir sıçrama, devrim niteliğinde bir gelişim olacak.

Bu yeni teknoloji ile sadece veri aktarımında hız artmayacak, bununla birlikte yüksek kapasiteli, gecikme süresi kısa hatta sıfıra yakın, düşük maliyetli bir iletişim altyapısı oluşacak. Bu da tabii ki istediğimiz videoyu ya da uygulamayı hiç beklemeden indirmenin çok ötesinde imkanlar getirecek.

Nesnelerin interneti ve yapay zeka bu altyapı üzerinde hayat bulacak; sürücüsüz arabalar, akıllı şehirler, uzaktan yapılan ameliyatlar, robotların çalıştığı tam anlamıyla otomasyona geçmiş fabrikalar 5G ile mümkün olacak.

yapay zeka nesnelerin interneti ai iot

Peki neden 5G’ye bu kadar ihtiyaç duyuyoruz?

İlk çıktığı 2010 – 2011 yıllarındaki hızını neredeyse 3’e katlayan 4G / LTE teknolojisi, yapılan geliştirmelerle bazı bölgelerde 450 Mbps hızlarını görebilecek seviyeye getirildi. Fakat buradaki kilit nokta, “bazı bölgelerde” tabiri. İngiltere’nin Wembley Stadyum’unda kurulan bir düzenekle, deneysel olarak 450 Mbps gibi hızlar, LTE-A destekli cihazların konuşturulmasıyla elde edilebiliyor. Fakat normal hayatta bu hızların çok uzağındayız.

Evet 3G’ye göre 4G oldukça hızlı. Fakat engebeli arazilerde çekim problemi, bağlantı hızının mesafe uzadıkça düşmesi ve doğrudan 4G’den 3G’ye otomatik olarak düşmesi gibi problemler tüm dünyada yaşanıyor. 4G, 3G’nin sorunlarını tam olarak çözemedi ve olağanüstü bir başarı gösteremedi. 3G’ye yaklaşık 5 sene önce geçen ülkemizdeki baz istasyonlarının sadece yüzde 60’ı tam olarak 3G’yi destekliyor. Baz istasyonlarının yüzde 40’ı hala 2G ile yoluna devam ediyor. 3G’nin 2G’ye düştüğü bölgelere 4G getirildiğinde de düşüşler yaşanmaya devam edecektir.

5G’deki en önemli geliştirmeler neler?

5G ile birlikte veri iletim hızında büyük bir artış, uçtan uca bağlantıda yaşanan gecikmenin azalması ve kapsamanın iyileştirildiğini görüyoruz. Bunlar, özellikle nesnelerin interneti için en önemli artılar. Böylece en uç noktadaki cihazları bile internete bağlayabilecek ve o cihazlardaki verileri yüksek hızla alabileceğiz.

Önemi her geçen gün artan büyük veri için yararını bir düşünsenize. Önemli konulardan biri de sürücüsüz arabalar ve akıllı ulaşım. Bu tür senaryolarda düşük gecikme hızı çok önemlidir. Başka bir örnekte de etkileşimli mobil oyunları görüyoruz. Bu oyunlar veri aktarımına açlar ve ne yazık ki 4G bunları tam olarak desteklemiyor.


5g nedir ne kadar hız

5G teknolojisine dayanan uygulamalar ise tahminen 2021-2022 yıllarında hayatımıza girmeye başlayacaklar. Bugünün uygulamalarından farklı olarak, artık çoğu veriye cihazın depolama alanından değil, doğrudan bulut sistemleri üzerinden ulaşacağız. Hatta bırakın veriyi, işletim sistemlerinin kendisine de bulur üzerinden bağlanacağız. Google Fuchsia ve Windows Core bu işletim sistemlerinden olacak.

Samsung, Xiaomi gibi üreticiler, standart amiral gemilerinin 5G’li özel sürümlerini çıkardılar. Önümüzdeki yıldan itibaren de tüm amiral gemiler 5G uyumlu yerleşik modemlere sahip olacaklar. Sonra bu teknoloji orta ve düşük seviyeli cihazlara gelecek, 2020’li yılların ortalarında kadar 5G, gündelik hayatta alıştığımız hızlar sunan bir temel teknoloji haline dönüşecek.

Kullandığımız mobil uygulamalar, online hizmetler, cihazlar buna göre değişecek. Asıl hedef ise kabloları tamamen ortadan kaldırmak. Hatta evdeki modemden değil, doğrudan uydudan internet alabilmek. Aşama aşama zaten bu sürecin içerisinde olduğumuzu görmeniz mümkün. 5G için hazırlansanız iyi edersiniz, zira hayatınızdaki her şey, işiniz dahi bu teknolojiyle değişebilir.

Peki 5G bu kadar cihazla nasıl başa çıkacak?

Önceki 1G-4G sistemleri OFDMA (Orthogonal frequency-division multiple Access) sistemine dayanıyor. Örneğin 2G’yi ele aldığımızda, bir saniyeyi kısa süreliğine birden çok zaman dilimine bölüyoruz ve sonra belirli bir zaman dilimini bir kullanıcıya atıyoruz. Ancak başka bir kullanıcı diğer bir kullanıcıya atanmış kanala erişemiyor.

Dolayısıyla böyle bir yapı nesnelerin interneti kavramını ve bilincini desteklemekte zorlanıyor. Bu yüzden OFDMA, 5G için işe yaramayacak. Şu anda devam eden bir araştırma ile NOMA (Non- Orthogonal Multiple Access) üzerinde çalışılıyor. Bu sistem, birden çok kullanıcıyı aynı bantgenişliği kanallarına koyarak yürütüyor ve sistemler arası iletişim ile son kullanıcıya adil olma konusunda devrim yaratabilir.

5G teknolojisi, Nesnelerin İnterneti’ni (ioT) nasıl etkileyecek?

5 G teknolojisi, Nesnelerin İnterneti'ni (ioT) nasıl etkileyecek?

Yeni nesil mobil internet teknolojisi 5 G, tahminlere göre Güney Kore’de 2020 yılında kullanılmaya başlanacak. Daha önceki mobil veri teknolojilerinde gördüğümüz geçiş dönemine baktığımızda, 5G’nin global olarak gelişmiş ülkelerde kullanılmaya başlanması ve sistemin stabil bir hale getirilmesinin ise 2022 yılı gibi gerçekleşeceği öngörülüyor.

Önümüzde 5 G için çok kısa olmayan bir süre var. Global olarak kullanılmaya devam eden 4G / LTE teknolojilerine göre 5G, nesnelerin internetine ne gibi katkılarda bulunacak?

Türkiye 5G teknolojisi için ne kadar hazır?

2019, 5G bağlantı teknolojisinin ilk testleri için bir yaygınlaşma yılı oldu. Avrupa, Amerika ve Asya’da pek çok ülkede ilk 5G testleri başarıyla gerçekleştirildi. Türkiye’deki ilk resmi 5G testleri ise Haziran 2019’da ODTÜ Teknokent’teki HAVELSAN Test Laboratuvarı’nda gerçekleştirildi.

Qualcomm ve Huawei gibi devler, halihazırda gereken işlemci teknolojilerini, baz istasyonlarında kullanılacak merkezi sistemleri ve hatta uydulardaki çalışmalar tamamladılar. Bu şirketlerin operatörlerle ve cihaz üreticileriyle yapacağı ortaklıklar sonucunda, yavaş yavaş 5 G destekli ağların donanımsal yaygınlaşma aşamasına tanık olacağız.

Türkiye’de hala 2G ve 3G ile çalışan eski tip baz istasyonları var. Aslında bütün dünyada söz konusu olan bu. Önce gelişmiş şehirler ve nüfusun, dolayısıyla insan sayısının çok fazla olduğu noktalardaki ihtiyacın karşılanması hedefleniyor. 5G’nin ise Türkiye’de yaygın olarak kullanılması 2020 ila 2025 yılları arasında gerçekleşecek. Bu süre zarfında metropollerde ve kapalı alanlarda 5G hayatımıza girmiş olacak.

OPPO Reno 5G ve Turkcell’den 5G’de dünya rekoru!

Avrupa’da 5G bağlantılı ilk akıllı telefon Reno 5G’yi üreterek ses getiren OPPO, Türkiye’de de 5G alanında bir ilke imza attı. Turkcell, 5G pilot altyapısı üzerinde yaptığı hız testini OPPO Reno 5G ile gerçekleştirdi.

OPPO Reno 5G ve Turkcell'den 5G de dünya rekoru!

Turkcell, 5G alanında Türkiye’de bir ilke imza atarak 5G’li cep telefonlarına pilot şebekesi üzerinden 5 G sinyali verdi. BTK’nın test için tahsis ettiği frekans üzerinden, Turkcell İstanbul Tepebaşı Plaza’da 6 Ağustos’ta gerçekleştirilen hız testinde saniyede 2 Gbps üzeri hızlara ulaşılarak dünya rekoru kırıldı.

Ericsson ile yapılan ortak çalışmada 3.5GHz frekans spektrumunda 100MHz’lik band genişliği kullanılarak 5G destekli OPPO Reno 5G telefonu ile 2,283 Gbps hıza ulaşıldı. OPPO Reno 5G ile yapılan hız testi, söylendiği kadarıyla Türkiye’deki mobil bağlantı teknolojilerinde bir dönüm noktası oldu.


Kaynaklar:

Yapay zeka, insan zekası gibi olmaya ne kadar yakın?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.