Bağışıklık güçlendirmek için neler yapılmalı?

Corona virüsü ile savaşmak için güçlü bağışıklık sistemi çok önemli. Bağışıklık güçlendirmek için atılacak en önemli adım dengeli ve düzenli beslenme. İşte güçlü bağışıklık sistemi için yapılması gerekenler…

Bağışıklık güçlendirmek için neler yapılmalı? corona virüsü

Bağışıklık güçlendirmek için neler yapılmalı?

Kahvaltısız olmaz: Kaliteli beslenmenin başında, bağışıklığı arttıran besinler kadar, “öğünler” de geliyor. Ve o öğünlerin kralı, kahvaltı! Güne mutlaka kahvaltıyla başlamanız gerekiyor. Kahvaltıyı atladığınızda veya gereken özeni göstermediğinizde, sonraki öğünleri ne kadar güçlü ve sağlıklı yaparsanız yapın, aç kaldığınız süre içinde bağışıklığınız azalıyor.


Sabah “bitki çayı” ile doping yapın: Bağışıklık sisteminizin zayıfladığını düşünüyorsanız veya çevrenizde çok fazla hasta varsa sabahları yapacağınız bitki çayı karışımıyla vücudunuzu koruma altına alabilirsiniz. Bunun için; 2 yemek kaşığı yeşil çay, 2-3 parça zencefil ve 1 çimdik kırmızı biberi bir demleme kabına koyun. Üzerine sıcak su ekleyerek 10 dakika demleyin. Bitki çayı ılıdığında içine 1 tatlı kaşığı bal ekleyin.

Yeşil çay ve kırmızı biberin yapılarında bulunan antioksidanlar, yani bağışıklığı güçlendiren maddeler virüslerin vücuda girerek çoğalmalarını önlerken, zencefilin yapısında bulunan antioksidan maddeler de hem bağışıklığı yüksek tutuyor, hem de vücuda giren virüslerin öldürülmesini sağlıyor.

Tüm besin gruplarına yer verin

Tüm besin gruplarına günlük beslenmenizde yer verin. Et grubu, süt-yoğurt-peynir grubu, meyve ve sebze grubu ile ekmek grubunda yer alan besinler her gün beslenme listenizde yer alsın. Böylece bağışıklık sisteminizin güçlü kalması için tüm vitamin ve mineralleri besinlerle almış olursunuz. Unutmayın ne kadar karışık beslenirseniz o kadar kaliteli beslenmiş olursunuz.

Kaliteli protein kaynakları şart: Protein vücudumuzun yapıtaşı ve birçok savunma mekanizmasında yer alan bileşiğin ana malzemesi. Dolayısıyla proteinden fakir beslenmek bağışıklığınızı zayıflatabiliyor. Her gün yumurta, et, balık, peynir, süt-yoğurt-kefir, kurubaklagiller gibi kaliteli proteinler tüketmeye özen gösterin. Ancak her şeyde olduğu gibi proteinin fazlasının da zarar olduğunu unutmayın.

Bol bol soğan, sarımsak tüketin

Soğangiller içeriklerindeki sülfürlü bileşikler sayesinde başlı başına birer antioksidanlar. Bu bileşikler sayesinde toksinler ve oksidan maddelerle savaşıyorlar. Bu grubun içine sarımsak ve pırasa da giriyor. Yapılarında bulunan allisin isimli madde hem antiviral hem de antibakteriyal etki gösteriyor. Mevsim itibariyle de tam zamanında çıkan bu sebzeleri bol bol tüketmeniz, bağışıklığı arttırmada çok yardımcı oluyor. Soğanın ve sarımsağın tazesini de kurusunu da sık sık yemelisiniz. Pırasayı ise hafta 1-2 kez tüketmeniz yeterli gelecektir.

C vitamini şart, ancak…

Portakal, kivi, mandalina, greyfurt, kırmızı biber… C vitamininden zengin olan bu besinleri sonbahar ile kış aylarında sofranızdan eksik etmeyin. Çünkü C vitamini soğuk algınlığına yakalanmamak için en önemli antioksidan vitaminlerden. Yetişkinlerin bağışıklığı ayakta tutmak için her gün ortalama 100 mg civarında C vitaminini almaları gerekiyor.

Bunun için de 2 orta büyüklükte meyve yemek yeterli olabiliyor. Fakat C vitaminin hassas bir vitamin olduğunu unutmayın. Meyveleri kesip beklettikçe, metal bıçaklarla dilimledikçe ve özellikle suyunu sıktıkça C vitamini azalıyor. Bu nedenle yapmanız gereken en iyi şey, meyveyi iyice yıkadıktan sonra elinize alıp yemek olacak.

Ekmeğiniz ekşi mayalı olsun: Betaglukan Amerika ve Avrupa’daki gıda denetimi kurumlarından onay almış önemli bir besin öğesi. Yulaf, ekmek mayası ve mantar gibi besinlerin yapılarında bulunan betaglukan, bağışıklık sistemimizin ilk savunmasını yapan makrofajlar (beyaz kan hücreleri) üzerindeki özel yüzeylere bağlanarak bağışıklık sistemini aktive ediyor. Özellikle mantar ve ekmek mayasındaki betaglukan bağışıklığı arttırmada etkili oluyor. Bu nedenle mantarı beslenme listenize eklemenizde ve ekşimayalı ekmek tercih etmenizde fayda var.


Ballı zencefil veya zerdeçal

Zencefil doğal antialerjik (antihistaminik) özelliği ile öksürük üzerinde doğal tedavi edici bir etki sağlıyor. İçerdiği C, E vitamini, kalsiyum, fosfor ve demir ile de hem bağışıklık sistemini uyarıyor, hem de antioksidan özellik sağlıyor.

Zerdeçal da içerdiği antioksidanlar, C ve E vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendiriyor, hastalıklara karşı koruyucu etki ve direnç sağlıyor. Eğer çocuğunuzun alerjisi yoksa zencefil ve zerdeçal gibi gıdaları bal ile birlikte tüketmesini sağlayın.

Bağışıklık güçlendirmek için süt bal zencefil karışımı iksir

Günde bir defa, 1 bardak sütün içine 1 çay kaşığı zencefil veya zerdeçal katabilir veya 1 tatlı kaşığı bal (eğer bala alerji yok ise) ile 1 çay kaşığı toz ya da taze zencefili karıştırıp macun kıvamına getirebilirsiniz. Bunların yanı sıra 1 çay bardağı ıhlamur içine 1 tatlı kaşığı bal ve 1 çay kaşığı toz zencefili ekleyebilirsiniz. Ancak dikkat! Bu gıdaların 1 yaş altındaki çocuklara verilmesi uygun değildir.

Çorbalara zencefil katın: Zencefil hem tüm vitamin ve mineralleri yapısında barındırması hem de başka antioksidan özellikler taşıyan bir besin olması sayesinde bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkıda bulunuyor. Taze veya kuru olarak tüketebilirsiniz, ancak çalışmalar taze zencefilin kuru olanına göre enfeksiyonları önlemede çok daha başarılı olduğunu gösteriyor. Taze olarak yoğurt içinde tüketebileceğiniz gibi, çorbaların veya bitki çaylarının içine de katabilirsiniz. Günde içeceğiniz 1-2 bardak zencefilli bitki çayı da bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye yardımcı olacaktır.

Bitki çayları ile bağışıklık güçlendirmek

Şifalı çaylarla yudum yudum sağlık: Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için şifalı çaylardan da yararlanabilirsiniz. Damak tadınıza göre, isterseniz ıhlamur, isterseniz adaçayı ve ekinezya ikilisinden oluşan çayınızı günde 2 kez, yemeklerden yarım saat önce veya 1-2 saat sonra rahatlıkla tüketebilirsiniz.

Ihlamur çayı: Ihlamurun yapısında bulunan bazı maddeler hem boğazda tahriş oluşmasına engel oluyor, hem de tahriş oluşmuşsa dokunun iyileşmesini hızlandırıyorlar. Yeşil çay da yapısında bulunan antioksidan maddeler sayesinde virüslerin vücuda girerek çoğalmalarını önleyebiliyor. Bu iki bitkiyi karıştırarak hazırlayacağınız çay, üst solunum yolunu korumada çok etkili oluyor. Ancak bu bitki çayını kaynatarak değil, demleyerek hazırlamalısınız. Sıcak suda 5 dakika beklettikten sonra hazır olan çayınızı şekersiz içmeye özen gösterin. Şekersiz bitki çayı içemeyenlerdenseniz 1 tatlı kaşığı bal ekleyebilirsiniz.

Adaçayı ve ekinezya: Adaçayı ve ekinezyanın ağız yoluyla alınabilecek virüs ve bakterilere karşı vücudu korumada çok etkili olduğu ciddi çalışmalarla kanıtlanmış. Günde 1-2 kez bu iki bitkiyi beraber veya ayrı ayrı demleme yoluyla tüketerek vücudunuzun hastalıklara karşı savunmasına yardım edebilirsiniz. Demlerken içine tarçın ekleyebilirsiniz.

  • Kuşburnu, ıhlamur, ekinezya, adaçayı gibi bitki çaylarını günde 2-3 fincan içmeyi alışkanlık haline getirin.
  • Limonun, zencefilin, balın, karabiberin ve tarçının gücüne inanın! Bunların gücünü bitki çaylarıyla birleştirip, voltran oluşturun!
  • Turunçgiller neden kış meyvesi sanıyorsunuz? Greyfurt, portakal, mandalina, turunç; işte bunlar hep bağışıklık güçlendirici C vitamini kaynağı!
  • Vitamin alacağım, hasta olmayacağım diye günde 1 kilo portakal, 2 litre meyve suyu içmenize gerek yok. C vitamini günlük alınıyor, fazlası idrarla atılıyor, yani vücutta depo edilmiyor. Günde 1-2 adet portakal/mandalina bile günlük C vitamini ihtiyacınızı karşılamaya yetiyor.

Antioksidan alımı için kuşburnunu deneyin

Ülkemizde her mevsimde bulunması mümkün olan kuşburnunda, limondan 5 kat daha fazla C vitamini bulunmaktadır. Kuşburnu, içerdiği likopen sayesinde de çok güçlü bir antioksidandır. Bağışıklık sisteminin dostu olarak nitelendirilen kuşburnunun katkısız olan özütünü ya da bitki çayını tüketmek gerekir.

Bağışıklık sisteminizi su teresi ile güçlendirin


Su teresi güçlü bir anti bakteriyeldir. Soğuk algınlığında kullanılabilir. İdrar yolları için dezenfektandır. Taze otunda A,D,E vitaminleri ve askorbik asit mevcuttur. Çok güçlü bir antioksidan olan su teresinin günlük diyete dahil edilmesi bağışıklık sistemini güçlü tutmak için faydalıdır.

El dezenfektanı ve kolonya corona virüsü için koruma sağlar mı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.