Farklı ülkelerde 11 çocuğu var, 10 dil biliyor, 80 ülke gezdi: Türkiye’de sokaklarda yaşıyor!

10 dil bilen, 80 ülke gezen 58 yaşındaki Aykan Gözeri sokaklarda yaşıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi Erkek Barınma Evi’nde kışı geçirecek olan Gözeri’nin tek hayali güzel bir iş bularak hayatını sürdürmek.

Aykan Gözeri 10 dil biliyor, 80 ülke gezdi: Türkiye'de sokaklarda yaşıyor!

Aykan Gözeri 10 dil biliyor, 80 ülke gezdi: Türkiye’de sokaklarda yaşıyor!

Kolombiya’da “Nerede ölmek istiyorsun?” diye sorulunca “Memleketimde” diyerek 2020 yılının başında Türkiye’ye gelen ve İstanbul’da banklarda yatan 58 yaşındaki Aykan Gözeri, kışı Bursa Büyükşehir Belediyesi Erkek Barınma Evi’nde geçirecek.


10 dil bilen ve İsviçre’de tekstil eğitimi alan Gözeri, bir dönem İstanbul’da 150 kişinin çalıştığı çağrı merkezinin de ortaklığını yapmış. 6 aydan fazla İstanbul’da parkların banklarında yatarak geçiren ve Bursa Büyükşehir Belediyesi Erkek Barınma Evi’ni duyarak Bursa’ya gelen Gözeri’nin tek dileği kış ayından sonra güzel bir iş bulup Türkiye’de hayatını devam ettirmek. Türkiye ve Kolombiya başta olmak üzere farklı ülkelerde 11 çocuğu bulunan Gözeri’ye, Türkiye’de sahip çıkan yakını da yok.

70-80 arası ülke gezdi

Ailesi yurt dışında yaşadığı için küçük yaşında Almanya’ya giden Gözeri, “Liseye kadar Almanya’da eğitim aldım. Babam tekstilci olduğu için bende tekstil okumak istedim. Tekstil üniversitesi Almanya’da şehir olarak uzaktı. Yaşadığımız yere İsviçre 28 kilometreydi. İsviçre’de tekstil eğitimi almak için oraya gidince ailem de oraya yerleşti.

7 yıl orada yaşadım. Ondan sonra İtalya’ya meslekle ilgili gittim. 2 tane üniversite okudum. Bir tanesini söz ettiğim gibi tekstille ilgili diğeri de dillerle ilgili. 10 dil konuşabiliyorum. Almancayı çok iyi düzeyde konuşuyorum. Çünkü Almanya’da farklı noktalarda kaldığım için aksanları biliyorum. İsviçre aksanı, sokak aksanı hepsine hakimim.

İngilizce, İspanyolca çok iyi. İtalyanca konuşuyorum. Fransızca’nın yanı sıra Tayland ve Filipin dillerini de konuşabiliyorum. 70-80 arasında ülke gezdim. Gezdiğim ülkelerin çoğunda da uzun süreli kaldım. Halkı ne yapıyor? Yaşamları, kültürleri ilgimi çekiyordu. Babamda bana bu konuda imkanlar tanımıştı. Babamla, annemi kaybettim. Babam da 6-7 dil biliyordu. İtalyanlarla konuşurken, “ben baba” dediğimde dönüp bakıyordu İtalyanlar. Şaşırıyorlardı” dedi.

‘Farklı ülkelerde 11 tane çocuğum var’

Farklı ülkelerde 11 tane çocuğu olduğunu ifade eden Gözeri, “3 tane Türkiye, 3 Kolombiya, Amerika’da, İsviçre ve Almanya’da çocuklarım var. En son Kolombiya’da yaşıyordum. 2020 yılının başında döndüğümde çocuklarım ufak olduğu için tüm paramı, işimi Kolombiya’da bıraktım. Şu an Bogota’da otoparkım var. Ailem işletiyor, her şeyi oraya bıraktım.


Korona virüsü yüzünden ‘nerede ölmek istiyorsun’ diye sorulunca bana bende ‘Türkiye’de, memleketimde ölmek istiyorum’ dedim. Onlar da uçakla beni Türkiye’ye yolladılar. Türkiye ve İsviçre vatandaşlığım var” ifadelerini kullandı.

aykan gözeri

‘Mısır Çarşısı’nın önündeki parkta kaldım’

İstanbul’da Mısır Çarşısı’nın önündeki parkta kaldığını, banklarda yattığını anlatan Gözeri, “Tren istasyonun oradaki banklarda kalıyordum. 6-7 ay orada kalınca, İstanbul’da sokakta kalan arkadaşlardan burada kalanlar varmış, burayı anlatıyorlardı. İstanbul’da da bakım evleri var ama pek iç açıcı değil. Koridorlarda yatıyorlar, pis ortam.

Burası çok güzel. Müdürümüz de çok iyi bir insan ve bizlere değer veriyor. Kış bitince buradan çıkar çıkmaz bir iş bulmak istiyorum. Bende hipertansiyon var. Sıkıntı yaşadığım zaman tansiyon vuruyor. Tansiyon yüzünden beyin kanaması geçirdim ve sağ tarafım zorluyor. Oynatabiliyorum ama beni zorluyor” diye konuştu.

Zamanında farklı yerlerde güzel paralar kazandığının da altını çizen Aykan Gözeri, “Türkiye’de, İsviçre’de, İtalya’da paralar kazandım. İnsan çok eğlenince maalesef elde bir şey kalmıyor. Türkiye’de turizm sektöründe çalıştım. 1983 senesinde Nevşehir’e gittim. Ürgüp’te turizm yeni başlıyordu. Orada turizmi bayağı büyüttük, katkılarımız olmuştur. Ondan sonra İstanbul’da turizmde çalıştım.

Turizm üzerine çağrı merkezine işçi olarak ilk girdiğimde 9 kişi çalışıyordu. Baktım güzel paralar var. Bende bir ortakla bir yer açtım. 150 kişilik çağrı merkezi kurduk. Ortağım sağ olsun bütün paraları indirdi ve ben çırak çıktım. Yurt dışında da tekstille ilgili işler yaptım. En son Kolombiya’da otopark kiraladım, onu işletiyordum.

Kolombiya’da oranın parası ile haftalık 7 milyon kazanıyordum, çok iyi paraydı. Orada asgari ücret 650 bin iken ben ayda 7 milyon kazanıyordum. 10 kişinin maaşını kazanıyordum ama 3 tane ailem vardı. 3 kadından birer çocuğum vardı ve masraflı oluyordu.


Oradaki eşlerimle görüşüyorum ama o kadar. Kolombiyalı insanlar genel olarak 40 sene sırtında taşı teşekkür etmez, belini düzeltmek için indirirsen, beni bıraktı, indirdi olur. Bu konuda vefasız insanlar” şeklinde konuştu.

Türkiye, Dünya Sefalet Endeksi listesinde 5. sırada!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.