9 soruda bahar alerjisi testi!

9 soruda bahar alerjisi testi: Hapşırma nöbetleri, gözlerde kızarma ve sulanma, öksürük, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı, göz altlarında mavimsi morluklar… Bunlar gibi daha bir çok şikayete yol açabilen bahar alerjisi doğanın canlanmasına inat pek çok kişide yaşam kalitesini büyük ölçüde düşürüyor, sağlığı olumsuz etkiliyor.

bahar alerjisi testi

9 soruda bahar alerjisi testi!

Solunum yolu alerjik hastalıklarının görülme sıklığının son yıllarda tüm dünyada arttığını belirten Acıbadem Taksim Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim “Alerji; bağışıklık sistemimizin, dışarıdan gelen yabancı maddelere karşı aşırı tepki vermesi durumudur.


Özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında ortaya çıkan ve halk arasında ‘saman nezlesi’ ve ‘bahar alerjisi’ olarak adlandırılan bu alejik reaksiyonlardan ülkemizde en çok sorumlu olan bitkiler; çayır (çimen), ağaç (özellikle yaprak döken ağaçlar) ve yabani otlardır. Yapılan çalışmalar; yine ülkemizde bahar alerjisinin görülme sıklığının yaklaşık yüzde 10 olduğunu göstermektedir.

Bahar alerjisi gerekli önlemler alınmaz ve tedavi edilmezse, sinüzit, otit (orta kulak iltihabı) hatta astıma neden olabilmektedir” diyor. Peki bahar alerjimiz olup olmadığını hangi sinyallerle anlayabiliriz?

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim bu sinyalleri ve korunma yollarını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Bahar alerjiniz var mı? 9 soruda kendinizi test edin!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim, bahar alerjisinin öne çıkan belirtilerini şöyle sıralıyor ve özellikle ilkbahar-sonbahar aylarında, çoğunlukla da polenler nedeniyle bu belirtilerden bir veya birkaçı günlük yaşantıyı olumsuz etkileyecek sıklıkta oluyorsa mutlaka Alerji, Göğüs Hastalıkları veya Kulak Burun Boğaz Uzmanına danışılması gerektiğini söylüyor. İşte o belirtiler;

  1. Art arda hapşırık nöbetleriniz oluyor mu?
  2. Alerjenlerle karşılaştığınızda burun tıkanıklığı / burun akıntısı başlıyor mu?
  3. Gözlerinizde, burnunuzda, ağız ve kulaklarınızda kaşıntı başlıyor mu?
  4. Gözleriniz şişiyor, kızarıp sulanıyor ve göz altlarında morluklar oluşuyor mu?
  5. Geniz akıntısı, öksürük, hırıltılı solunum, nefes darlığı şikayetleriniz oluyor mu?
  6. Cildinizde kaşıntı ve döküntü oluyor mu?
  7. Koku ve tat duyunuzda azalma hissediyor musunuz?
  8. Burun tıkanıklığına bağlı horlama ve uyku bozukluğu sorunu yaşıyor musunuz?
  9. Gün içerisinde konsantrasyon bozukluğu, halsizlik ve yorgunluktan şikayetçi misiniz?

Özellikle polen mevsiminin başladığı ilkbahar ve sonbahar aylarında ortaya çıkan ve günlük yaşam kalitesini büyük ölçüde vuran alerjik şikayetlerin birkaç ay devam ettiğini söyleyen Doç. Dr. Tülin Sevim, bahar alerjisinin tedavi edilmediğinde sinüzit, otit (orta kulak iltihabı) hatta astıma yol açabildiğini vurguluyor.


Bahar alerjisine karşı 5 etkili önlem!

Alerjik hastalıkların tedavisinde ilk ve en önemli adımı ‘sorumlu alerjenden uzaklaşmak’ olarak açıklayan Doç. Dr. Tülin Sevim, polenlerden kaçınmanın kolay olmadığını ancak bazı önlemlerle polen mevsiminin daha rahat geçirilebileceğini söylüyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tülin Sevim bahar alerjisine karşı alınabilecek önlemleri şöyle açıklıyor;

Eve gelince giysilerinizi değiştirin

Dış ortamdaki polenler saçınıza, vücudunuza, giysilerinize ve ayakkabılarınıza yapışabildiğinden eve geldiğinizde kıyafetlerinizi değiştirin. Gözlüklerinizi suyla yıkayın. Duş alın, saçınızı ve yüzünüzü bol suyla yıkayın. Polenlerin yapışmaması için çamaşırlarınızı dışarıda kurutmayın.

Alerjiniz olup olmadığını öğrenin

Çoğu ağaç polenleri kış sonu ve ilkbahar başında atmosferde yoğun olurken, çayır (çimen) ve tahıl polenleri ilkbaharda ve yaz başında, yabani ot polenleriyse yaz sonu ve sonbaharda daha yoğun olarak bulunuyor. Doç. Dr. Tülin Sevim, basitçe uygulanan deri testi veya bazı kan testleriyle alerjiye neden olan polenleri öğrenerek kendinizi koruyabileceğinizi belirtiyor.

Kapı ve pencerelerinizi kapalı tutun 

Polenler özellikle sabah erken saatlerde ve öğle saatlerinde yoğun olarak bulunup akşam saatlerinde azalıyor. Polen yoğunluğu, sıcak, güneşli ve rüzgarlı havalarda artarken, yağmur yağdıktan sonraki ilk birkaç saatte büyük oranda kayboluyor. Polen yoğunluğunun arttığı saatlerde kapı ve pencerelerinizi kapalı tutmaya, araba kullanırken camların kapalı olmasına, evde, işyerinde ve aracınızdaki klimalarda polen filtresi kullanmaya özen gösterin. Toplu taşıma araçlarında açık pencere veya kapılardan uzakta oturmaya gayret edin.

Dışarı çıkarken bunlara dikkat edin!

Polenlerin yoğun olduğu anlarda açık hava aktivitelerinizi en aza indirin, mümkünse dışarı çıkmayın. Çayırlık (çimenlik) alanlarda piknik yapmamaya, çimler biçilirken yakında bulunmamaya dikkat edin. Doç. Dr. Tülin Sevim, “Dışarı çıkarken; polenlerin ağız ve burundan girişini önlemek için maske, gözlere girmesini önlemek için güneş gözlüğü takın. Polenlerin saçlarınıza ve vücudunuza yapışmasını önlemek için şapka kullanın, uzun kollu ve uzun bacaklı giysiler tercih edin” diyor.

İlaçlarınızı düzenli kullanın


Doktorunuz size tablet, burun spreyi gibi ilaçlar yazdıysa, şikayetleriniz azalınca bu ilaçları doktorunuza danışmadan bırakmayın. Etkili bir tedavi için ilaçlarınızı doktorunuzun önerdiği süre boyunca düzenli olarak kullanmaya dikkat edin.

Bağışıklık roketleyen yiyecekler


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.