En kötü ruh haline sahip ülkeler açıklandı: Türkiye de listede!

BAREM’in global ortağı WIN Grubu ile yaptığı araştırma gösteriyor ki; dünya pandeminin pençesinden kurtulurken, stres seviyesi global çapta endişe verici derecede yükseldi. Birçok insan bu zorlu sürecin zihinsel ve duygusal bedeliyle mücadele ediyor. Araştırma, dünya genelinde stres ve kaygı eğiliminin 2021’e göre yüzde 7,5’lik bir artış gösterdiğine işaret ediyor. Stres ve olumsuz ruh halinden en çok etkilenenler ise 18-24 yaş grubu…

En kötü ruh haline

En kötü ruh haline sahip ülkeler açıklandı: Türkiye de listede!

Dünya çapında 39 ülkede 28.702 katılımcının görüş ve inançlarını araştıran Yıllık WIN Dünya Anketi – WWS 2022 raporuna göre Polonya, vatandaşlarının en kötü sağlığa sahip olduğu ülke olarak zirvede. Yanıt verenlerin toplam yüzde 49’u sağlık durumunun “çok” veya “oldukça” kötü olduğunu belirtiyor.


Meksika ve Hindistan’dan katılımcılar ise yüzde 88,3 ve yüzde 91,5’lik yüzdelerle kendilerini “çok sağlıklı” veya “sağlıklı” olarak derecelendiriyor. Ayrıca bölgeler arasında dikkate değer farklılıklar görülüyor. Amerika (yüzde 24,6), Orta Doğu ve Kuzey Afrika (yüzde 19,5) ve Asya-Pasifik (yüzde 17) ile karşılaştırıldığında Avrupalılar (yüzde 28,8) “sağlıksız” olduklarını belirtiyor.

Türkiye’de, sağlıklı olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılına göre yüzde 76’dan yüzde 80’e çıktı. Erkekler, kadınlara göre daha sağlıklı olduklarını söylerken (yüzde 85’e karşı yüzde 75); 18-34 yaş grubu yüzde 92 ile diğer yaş grupları arasında en sağlıklı olduğunu düşünen grup oldu.

Cinsiyet eşitsizliği dikkat çekiyor!

Küresel verilere göre, kadın ve erkeklerin sağlıklarını nasıl algıladıkları konusunda bir eşitsizlik söz konusu. Erkeklerin yaklaşık yüzde 20’si kendilerini “çok sağlıklı” olarak tanımlarken, kadınların sadece yüzde 15’lik bir kesimi kendini böyle tanımlıyor. Diğer yandan, erkeklere kıyasla daha fazla kadın (yüzde 20,8’e karşı yüzde 17,4) kendilerini “biraz sağlıksız” olarak görüyor.

Kilo ve zindelik hakkındaki algı da değişim gösteriyor. Erkeklerin toplam yüzde 23,1’i kondisyonlarının “çok iyi” olduğunu belirtirken, kadınların sadece yüzde 16,5’i bu düşüncede. Küresel çapta, yüzde 32,8’lik bir oranla kilolarını “oldukça kötü” veya “çok kötü” olarak derecelendiren kadınlar, kiloları konusunda daha çok kaygılıyken erkeklerde bu oran yüzde 27,2.

Türkiye, en kötü ruh haline sahip ikinci ülke!

Vietnam (yüzde 94,8) ve Güney Kore (yüzde 83,1), “çok iyi” veya “oldukça iyi” derecelendirmeleriyle zindelik düzeyinin en yüksek olduğu ülkeler arasında.

Zindelik düzeyini “oldukça kötü” veya “çok kötü” olarak en düşük seviyede derecelendiren ülkeler arasında ise Sırbistan (yüzde 50,2) ve Almanya (yüzde 48,6) bulunuyor.


Türkiye’de, 2018 yılına göre sağlıkla ilgili düşüş eğilimi; zindelik (yüzde 79’dan yüzde 75’e), kilo (yüzde 69’dan yüzde 67’ye) ve ruh hali (yüzde 73’ten yüzde 66’ya) algı alanlarında yaşandı.

Yüzde 66 oranıyla Türkiye, Polonya’dan sonra (yüzde 65) en kötü ruh haline sahip ikinci ülke konumunda.

Pandemi sonrası stres en çok gençleri etkiledi

Dünya pandeminin pençesinden çıkarken, veriler global stres seviyelerinin endişe verici derecede yüksek olduğunu ortaya çıkarıyor. Katılımcıların yüzde 40,3’ü genel stres seviyelerini “oldukça kötü” veya “çok kötü” olarak derecelendiriyor. Daha spesifik olarak, bu durumdan en çok etkilenen ülkeler arasında vatandaşlarının yüzde 64,1’i “oldukça kötü” veya “çok kötü” stres seviyelerine sahip olan Peru ve yüzde 55,5’inin de aynı stres seviyelerine sahip olduğunu bildiren Filipinler bulunuyor. Türkiye, yüzde 51 stres seviyesiyle, büyük çoğunluğun stres altında olduğu ülkeler arasında yer alıyor.

Bulgular, birçok insanın son birkaç yılın zihinsel ve duygusal yüküyle mücadele etmeye devam ettiğini gösteriyor. Özellikle, bu oranda 2021’e kıyasla yüzde 7,5’lik bir artış söz konusu. Bu da dünya genelinde artan stres ve kaygı eğilimini gösteriyor.

Stres ve negatif ruh halinden en çok etkilenen yaş grubu ise 18-24. Yüzde 46,2’si “oldukça kötü” veya “çok kötü” stres seviyeleri ve yüzde 23,5’inin de “oldukça kötü” veya “çok kötü” ruh hali olduğunu bildiriyor. Buna karşılık 65 yaş üstü katılımcıların yüzde 83,6’lık bir kesimi “çok iyi” veya “oldukça iyi” bir ruh haline ve yüzde 67,9’lık bir kısmı da “çok iyi” veya “oldukça iyi” stres seviyelerine sahip olduğunu bildiriyor.

Araştırma metodolojisi:

Araştırma, 36 ülkede CAWI / CATI / CAPI anket yöntemleri kullanılarak yapıldı. Toplam 29.739 kişiyle görüşüldü. Saha çalışması 9 Ekim ve 10 Aralık 2022 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Araştırma  hata payı 4.4 ve 2.5 arasında yüzde 95 güven düzeyinde.


Kaynak: Marketing Türkiye (marketingturkiye.com.tr), Young Adults Most Impacted by Post-Pandemic Stress and Health Risks – Win Worldwide Independent Network of Market Research and Opinion Poll (winmr.com)

Siz de Goblin modunda mısınız?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.