Uyuz hastalığı partnere ve ev halkına daha kolay bulaşıyor!

Uyuz hastalığı

Uyuz gözle görülemeyen bir akarın neden olduğu, çok kaşıntılı ve bulaşıcı bir deri hastalığıdır. Uyuz hastalığı genellikle uyuz olan bir kişiyle doğrudan, uzun deri teması yoluyla bulaşabiliyor.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Cinsel partnere ve ev halkına da kolaylıkla yayılır. Dolaylı olarak uyuzlu kişinin kullandığı giysi, havlu veya yatak takımı gibi eşyaların paylaşılmasıyla da yayılabilir. Okul, kışla, huzurevi gibi toplu alanlarda bağışıklık sistemi zayıf olanlarda, çocuk ve yaşlıda bulaşma daha kolaydır.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, son dönemde gündemde olan uyuz hastalığı ve korunma yolları hakkında bilgi verdi.


Uyuzun gözle görülemeyen bir akarın neden olduğu, çok kaşıntılı ve bulaşıcı bir deri hastalığı olduğunu belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Uyuz tüm dünyada yaygındır, her ırktan ve sosyal sınıftan insanlarda görülebilir. Bakım evleri, kreşler, hapishaneler, aşırı kalabalık ve hijyen koşullarının yetersiz kaldığı topluluklar uyuz salgınlarının ortaya çıkabileceği yerlerdir.” dedi.

Uyuz hastalığı nasıl bulaşır?

Hastalığın genellikle uyuz olan bir kişiyle doğrudan, uzun deri teması (en az 15-20 dakika) yoluyla bulaştığını ifade eden Mamçu, “Cinsel partnere ve ev halkına da kolaylıkla yayılır. Dolaylı olarak uyuzlu kişinin kullandığı giysi, havlu veya yatak takımı gibi eşyaların paylaşılmasıyla da yayılabilir. Okul kışla huzurevi gibi toplu alanlarda bağışıklık sistemi zayıf olanlarda, çocuk ve yaşlıda bulaşma daha kolaydır.” açıklamasında bulundu.

İlkinde belirtilerin ortaya çıkması 4-8 hafta sürebilir

Uyuzun en önemli belirtisinin şiddetli gece kaşıntısı olduğunu da vurgulayan Mamçu, şöyle devam etti:

“Kaşıntı el parmak araları, el bileğinin iç yüzü, bilekler, koltuk altları, dirsekler ve kasıklarda ön planda olmakla birlikte tüm vücutta görülebilmektedir. Bazen bu döküntüleri kaşımak ciltte ikincil bakteriyel infeksiyonlara neden olabilmektedir. Hastalığın en belirgin bulgusu parmak aralarında, akarın içinde yaşadığı, gri beyaz renkli, 1-10 mm uzunluğundaki tünellerdir. Eğer kişi daha önce hiç uyuz geçirmemişse belirtilerin ortaya çıkması 4-8 hafta sürebilir. Daha önce uyuz geçirmiş bir kişide semptomlar genellikle temastan çok daha kısa sürede (1-4 gün) ortaya çıkabilir. Uyuz bulaşmış bir kişi, henüz belirtileri olmasa bile hastalığı yayabilmektedir.”

Uyuz tanısı nasıl konur?

Uyuzun kesin tanısı için dermoskopi veya deri kazıntılarının mikroskobik incelemesinde akar, akar yumurtaları veya akar dışkısının (scybala) tanımlanması gerekmekle birlikte, bu testlerin yapılabilmesinin her zaman mümkün olamadığını anlatan Mamçu, “Bu nedenle günlük pratikte tanı genellikle karakteristik görünüm ve dağılımdaki döküntülerin ve tünellerin (yuvaların) görülmesine dayanmaktadır.” dedi.


uyuz

Tedavide ne kullanılır? 

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, uyuz tedavisinin Scabies akarını ve yumurtalarını öldüren krem veya losyonlar veya tablet ile yapıldığını kaydederek, “Yüzde 5 permetrin içeren kremler, bir hafta arayla iki kere uygulanır, gerekmesi halinde ek dozlar da verilebilir. Yetişkinler, 2 aylıktan büyük çocuklar, gebeler ve emzirenler permetrinle tedavi edilebilir. Permetrin yıkanmadan önce deride 8-14 saat kalmalıdır.” şeklinde bilgi verdi.

Dirençli vakalarda, banyo olanağı bulunmayan koşullarda ve bağışıklık sistemi bozuk olan kişilerde bir hafta arayla iki doz oral ilaç tabletinin oldukça etkili olduğunu söyleyen Mamçu, ülkemizde de bulunan bu tabletin küçük çocuklarda ve gebelerde kullanılmaması gerektiğini ifade etti.

Uyuz tedavisinde dikkat edilecek noktalar

Tedavinin kişinin yaşına, bağışıklık sisteminin durumuna göre değişkenlik gösterdiğini dile getiren Mamçu, şöyle devam etti:

“Tedavide değişik ilaçlar kullanılabilmekle birlikte, hangi ilaç kullanılırsa kullanılsın uyulması gereken bazı kurallar vardır: Aynı yaşam ortamını paylaşan tüm aile bireylerinin, o anda aktif şikâyetleri olmasa bile aynı anda tedavi edilmesi tedavinin başarısını etkileyen en önemli noktalardan birisidir. Son 6 hafta içinde aynı evde yaşayanlar, uzun süreli deri teması bulunanlar, cinsel temaslılar mutlaka tedavi edilmelidir. Topikal {vücuda sürülerek uygulanan) losyonu uygulamadan önce mutlaka iyi bir banyo ve keselenme şarttır. Bu, derinin hemen altına yerleşmiş parazitle ilacın temasını kolaylaştıracaktır. Kullanılan krem veya losyonun tüm vücut yüzeyine uygulanmasına dikkat edilmelidir. İlaç üretici tarafından önerilen süre boyunca vücutta bırakılmalıdır.

Yıkanamayacak eşyalar ağzı bağlı olan bir poşet içerisinde 7 gün saklanmalı 

Tedaviden sonra temiz kıyafetler giyilmelidir. Son 1 hafta içinde kullanılmış tüm kıyafet, çamaşır ve yatak takımlarının en az 60 derecede yıkanması, sıcak hava ile kurutma makinesinde veya açık havada kurutulması veya ütülenmesi gereklidir. Uyuz akarları insan derisinde 1-2 ay yaşayabilseler de dış ortamda 2-3 günden fazla hayatta kalamazlar. Yıkanamayacak eşyaların ağzı bağlı olan bir poşet içerisinde ortalama yedi gün saklanması yeterli olacaktır.


Özellikle kabuklu uyuzu olan hastaların mobilya, halı gibi ev eşyaları vakumlanarak süpürülüp temizlenmelidir. Başarılı bir tedavi sonrasında dahi kaşıntı ve hastalık bulgularının 2-6 hafta kadar devam edebileceği unutulmamalıdır. Tedaviden sonra kaşıntının 2-6 haftadan daha uzun süre devam etmesi veya yeni tünel veya döküntülerin ortaya çıkması halinde yeniden tedavi gerekir.” Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.42940

Giderek artan uyuz tehlikesine karşı nasıl önlem alınabilir?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.