Göz seğirmesi ne zaman ciddiye alınmalı?

Göz kapağında uzun süreli devam eden seğirmeler birçok kişi tarafından geçici bir sorun olarak görülse de, bazı durumlarda altta yatan sağlık problemlerinin habercisi olabilir. Günlük yaşamda sıkça karşılaşılan bu durum, genellikle zararsız olsa da, tekrarlayan ve hayat kalitesini olumsuz etkileyen durumlarda dikkatli olunmalıdır.

Göz seğirmesi

Batıgöz Sağlık Grubu Balçova Cerrahi Tıp Merkezi’nden Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ahmet Taşar, geçmeyen göz seğirmesi hakkında önemli bilgiler veriyor.

📌 Öne çıkanlar:

  • Göz seğirmesi genellikle zararsızdır ancak bazen ciddi sorunların işareti olabilir.
  • Stres, yorgunluk ve kafein gibi faktörler tetikleyebilir.
  • Bir haftadan uzun süren veya ek belirtilerle görülen seğirmeler için uzmana başvurulmalıdır.
  • Magnezyum eksikliği ve bazı nörolojik hastalıklar da neden olabilir.
  • Yaşam tarzı değişiklikleri ve göz hijyeni göz seğirmesini önleyebilir.

🔎 En çok merak edilenler:

  • Göz seğirmesi nedir ve neden olur?
  • Hangi durumlarda göz seğirmesi için doktora gitmek gerekir?
  • Göz seğirmesi nasıl teşhis edilir?
  • Göz seğirmesini önlemek için neler yapılabilir?
  • Göz seğirmesi ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir mi?

Göz seğirmesi nedir ve nedenleri nelerdir?

Göz seğirmesi, tıbbi adıyla miyokimi, göz kapağını kontrol eden kasların istemsiz şekilde kasılmasıyla meydana gelir. Genellikle zararsız olan bu durum, birkaç saniye sürebileceği gibi bazı kişilerde günlerce tekrarlayarak hayat kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ahmet Taşar, “Çoğu zaman stres, yorgunluk, uykusuzluk ya da aşırı kafein tüketimi göz kaslarının hassaslaşmasına neden olur. Ancak göz seğirmesi bir haftadan uzun sürüyorsa ya da başka semptomlarla birlikte görülüyorsa mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmelidir.” diyerek uyarıyor.

😩 Geçmeyen göz seğirmesinin altında yatan sebepler

Geçmeyen göz seğirmesinin altında birçok farklı neden yatabilir:

  • Yoğun stres ve anksiyete: Özellikle iş ya da günlük yaşam baskılarının artması ile birlikte göz kaslarının daha hassas hale gelmesine yol açabilir.
  • Uyku eksikliği ve sürekli yorgunluk hali: Kasların yeterince dinlenememesine neden olarak göz seğirmesini tetikleyebilir.
  • Aşırı kafein ve alkol tüketimi: Sinir sistemi üzerinde uyarıcı bir etki yaratarak istemsiz kasılmaları artırabilir.
  • Göz kuruluğu ve göz yüzeyinin tahrişi: Ekran başında uzun süre vakit geçiren kişilerde bu durumu şiddetlendirebilir.
  • Vitamin ve mineral eksiklikleri: Özellikle magnezyum eksikliği, göz kaslarının düzgün çalışmasını engelleyerek spazmlara neden olabilir.
  • Alerjik reaksiyonlar ya da bazı göz enfeksiyonları: Göz çevresindeki dokuları tahriş ederek istemsiz kas hareketlerine yol açabilir.
  • Nörolojik hastalıklar: Nadir de olsa blefarospazm veya distoni gibi nörolojik hastalıklar, uzun süren ve kontrol edilemeyen göz seğirmesi şikayetlerinin arkasındaki sebep olabilir.

Ne zaman doktora başvurmalı ve tanı süreci nasıldır?

Göz seğirmesi genellikle zararsız bir durum olarak kabul edilse de, bazı belirtilerle birlikte seyrettiğinde göz hastalıkları uzmanına başvurmak gerekebilir. Özellikle göz seğirmesi bir haftadan uzun süredir devam ediyorsa, bu durum basit bir kas spazmından öteye geçmiş olabilir.

🚨 Ciddiye alınması gereken belirtiler

Aşağıdaki durumlarda mutlaka bir uzmana danışılmalıdır:

  • Göz kapağında kapanma ya da düşme gibi fonksiyonel değişikliklerin ortaya çıkması.
  • Seğirmeye yüzün diğer bölgelerinde kasılmaların eşlik etmesi.
  • Gözde eşlik eden ağrı, kızarıklık, şişlik ya da görme kaybı gibi belirtilerin olması.

Op. Dr. Ahmet Taşar, “Gözde eşlik eden ağrı, kızarıklık, şişlik ya da görme kaybı gibi belirtiler varsa, bu sadece basit bir seğirme değildir; altında farklı bir problem aranmalıdır.” açıklamasında bulunuyor.

🔬 Tanı ve değerlendirme süreci

Geçmeyen göz seğirmesi şikayeti ile başvuran hastalar için öncelikle detaylı bir göz muayenesi yapılır. Göz yüzeyinin durumu, gözyaşı üretimi ve kas fonksiyonları değerlendirilir. Op. Dr. Taşar, “Gerektiğinde vitamin-mineral düzeylerine bakmak için kan testleri ya da sinir sistemine dair bir değerlendirme de yapabiliriz. Çünkü bazı sistemik eksiklikler de bu tabloya neden olabilir.” diyor.

Göz seğirmesini önlemek elinizde: Basit alışkanlıklarla gözlerinizi koruyun

Göz seğirmesi çoğu zaman yaşam tarzına bağlı olarak gelişen geçici bir rahatsızlıktır. Bu nedenle günlük hayatta yapılacak bazı basit ama etkili değişikliklerle bu durumu önlemek mümkündür.

👁️ Göz sağlığı için basit önlemler

  • Yeterli ve kaliteli uyku: Göz kaslarının dinlenmesi için şarttır. Uykusuzluk hem fiziksel yorgunluğa hem de göz kaslarında kontrolsüz kasılmalara yol açabilir.
  • Stres yönetimi: Stresin vücut üzerindeki etkileri herkesçe bilinir, ancak göz sağlığı üzerindeki etkisi genellikle göz ardı edilir. Stres yönetimi sağlanarak göz seğirmesinin önüne geçilebilir.
  • Ekran süresi ve 20-20-20 kuralı: Uzun saatler boyunca ekran karşısında çalışmak oldukça yaygın hale gelmişken, göz sağlığını korumak adına her 20 dakikada bir, 20 saniye boyunca 20 metre (veya daha uzak) bir nesneye bakma kuralı uygulanabilir.
  • Sağlıklı beslenme: Magnezyum, B vitamini ve omega-3 yağ asitleri bakımından zengin gıdalar tüketmek, kasların sağlıklı çalışmasını destekleyerek seğirmelerin önlenmesine yardımcı olur. Ispanak, badem, avokado, yumurta ve balık gibi besinler bu açıdan oldukça değerlidir.
  • Göz hijyeni: Göz makyajı yapılıyorsa temizliği ihmal edilmemeli, kontakt lens kullanılıyorsa hijyen kurallarına eksiksiz uyulmalıdır. Bu küçük önlemler, sadece göz seğirmesini değil, pek çok göz problemini önlemede rol oynar.

Op. Dr. Ahmet Taşar sözlerini şöyle tamamlıyor: “Her göz seğirmesi basit bir yorgunluk belirtisi olmayabilir. Özellikle geçmeyen ve sık tekrarlayan durumlar, göz sağlığınızın bir sinyali olabilir. Erken teşhis, olası ciddi durumların önüne geçmek için önemli.”


🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:


🔗 Kaynaklar:

Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.