Sert görünür beden, etten kemikten olduğunu unuturcasına. Hainlik, bencillik, egoistlik yapar kendine ve etrafına. Kendini bir oyunun parçası olduğuna inandırır fakat hayatı en fazla ciddiye alan aslında ta kendisidir. Para hırsı, yaşama katacağı değerin çok daha önüne geçmiştir. İster istemez kendini kaybeder ve günahlar birbiri ardına dizilir…
İnsanoğlu yaşama başladığında masum görünür, orta düzey hatta bazen erken yaşta iki ömrün parçası olarak dünyaya gelir. Masumdur, beyazlar ile süslenir odası, kıyafetleri hazırdır pamuklu beyazlı şekilde…
Ebeveynlerin de bir yetiştirilme düzeneği var
Ebeveyn kendisinin yetiştirildiği gibi evladını yetiştiremeyeceğine inanır ve bunu iddia eder fakat gerçekler başkadır. Ebeveynlerin de bir yetiştirilme düzeneği var elbet ve bu döngü aslında hiç birimiz için bozulmayacak şekildedir. İnsan dünyaya geldiği zaman çoktan yüklenmiş belirli bir amaç ve görevi yaşamaya gelir. Hayat boyunca yaşadığı kararsızlıkları, farklılıkları kader başlığı altına sokuşturmak istese de, bunlar aslında hep önceden planlanmış, neler yaşanacağı belirli şeylerdir.
Günah dediğimiz varoluşun işini kolaylaştırır
İnsan belirli bir yaşa kadar yaptıklarından sorumlu tutulmaz ve affedilme kavramı çocuklar için sınırsız niteliktedir. En büyük suçları işleseler bile çocuğun zihin gücüne aldırış etmeden, onu yetiştirenler suçlanır fakat tam aksi olduğunda örneğin önemli bir başarıya kavuşan bir çocuk fark edildiğinde, onu yetiştirenlerden çok çocuğun zihin gücü ön plandadır. Bu yanlış işleyiş aslında ”günah” dediğimiz varoluşun işini kolaylaştırır.
Evet, yanlış okumadınız; günah demek bir yerde var oluş demektir. İnsan masumdur, yaşamı tazelemeye, onu güzelleştirmeye gelir dünyaya fakat işin özü öyle değildir. Ezici güç ”günah” tüm insanlığı kendine göre yönetmektedir. Egemenliğini çoktan ilan etmesine rağmen henüz kimse gücünün farkında değil.
Ben destekçisi ya da seveni değilim kendisinin fakat gücünü fark edenlerdenim. Negatif enerjileri emri altına alıp, kendini fevkalade gizleyebiliyorken onun varoluş olduğunu inkâr etmek mümkün değil. Onun sayesinde dünyaya gelmedik ama onun için yaşıyoruz.
Onun istediklerini yapıp, karşı gelenleri dışlıyoruz. Birbirimize kötülük aşılayarak bizden sonra gelecek nesilleri baştan kinlendiriyoruz. Bu devir daim sayesinde ”günah” ilk günden son günümüze kadar hayatımıza bulaşmış oluyor. Masumiyet sadece giydiğimiz beyazda, eskilere dair dinlediğimiz anılarda yer bulabiliyor. Birbirimizin iyiliğine günde ne kadar düşünüyoruz bir analiz edelim mi?
Peki ya bu düşündüklerimizin yüzde kaçını uyguluyoruz?
Bir de diğer açıdan bakalım, birbirimizin kuyusunu kazmak, arkasından iş çevirmek için günde ne kadar çaba sarf ediyoruz ve yüzde kaçını uyguluyoruz? Emin olun ikinci seçenek birinci seçeneği solda sıfır bırakır, bunları söylemek de benim için sadece yüzeysel kalır. Kimsenin günahını sonlandırabilecek güçte değilim ama herkes kendi sorumluluklarını bilecek seviyede.
O yüzden kendinizi günahların ardına saklamaktansa, ona karşı çıkmayı tercih edin. Emin olun masumiyet ve iyiliğiniz sebebiyle bir süreliğine dışlanacaksınız ama yanınıza sizin gibi birkaç kişi daha dışlanıp eklenecek, sonra daha fazlası ve biraz daha fazlası derken hepimiz birlik olup günahı yalnız bırakmış olacağız. Ben demiyorum ki herkes gülsün oynasın, çiçekler böcekler bile yüzünde iyilik gülücük ile dolaşsın, fakat bu kadar da günaha ödün ve ödül vermeye gerek yok! Bırakın kendi yalnızlığına onu, bakalım zaman ne gösterecek?
Tam aksini gördük, bize bir faydası yok, zararı çok. Bir de tam tersini deneyelim, belki biz başarırsak bu görevi bir sonraki nesle de aktarırız, onlar da güzel dünyayı biraz daha arındırmak için günahı en alt seviyeye çekerler, onlardan bir sonraki nesil de günahı yerle bir eder! Ama yok, bu kadar uzun vadeli düşünmek bize göre değil, biz benciliz. Kendimizin çıkarını, başkasının kötülüğünü düşünürüz, aklımızı pek diğer yönlere odaklamayız. Ben mi fazla kötümser bakıyorum bilmiyorum fakat barındırdığınız günahlardan, kötü düşüncelerden çekiniyorum. Başıma gelmesinden veya bana bulaşmalarından korkuyorum.
Korkumun sebebi: ‘Günah işlediğimiz için günahkâr olmayız, günahkâr olduğumuz için günah işleriz’ cümlesinin anlamını kavradığımdan beri devam ediyor…
Çıkarlarınızı yine kollayın, hepsi sizinle birlikte gelsin, hırslarınız, başarılarınız, mutluluğunuz, paranız hepsi sizinle birlikte olsun, yanınıza sadece günahı almayın yeter.
