Ses kalınlaştırma ameliyatına neden çok rağbet var?

Son yıllarda sesinden rahatsız olduğu için ses kalınlaştırma ameliyatı geçirenlerin sayısında artış var. Mesleğini yaparken topluluklar karşısında konuşan avukatlar, hakimler, doktorlar, iş insanları veya terfi alan orta yaş erkekler ses kalınlaştırma ameliyatlarına büyük ilgi gösteriyor.

Ses kalınlaştırma ameliyatına neden çok rağbet var?

Şimdiye kadar birçok kişiye ses kalınlaştırma ameliyatı yapan Doç. Dr. Kürşat Yelken, bu ilginin nedenlerini şöyle açıkladı:

“Burada iki durum söz konusu. Birincisi, sesin kalınlaşması bireyin kendi algısını değiştiriyor. Pek çok hasta, ses kalınlaştırma ameliyatından sonra kendine olan güvenin arttığından, hem sosyal yaşamında hem de iş yaşamında başarısının arttığından söz ediyor. İkinci durum ise kalın ve tok bir ses toplumda otorite algısıyla paralel seyrediyor. Bir doktor ya da avukat için ince cılız bir ses, temsil ettiği yönetici pozisyonuyla bağdaştırılmıyor ancak kalın davudi bir ses ikna edici ve kitleleri peşinden sürükleyen lider çağrışımı uyandırıyor. Yıllarca ince sesinden rahatsız olmayan bir subay, binbaşı rütbesine terfi olacağı zaman bu ameliyatı olmuştu.”


Sese istenen kalınlık verilebiliyor

Doç. Dr. Yelken, ses kalınlaştırma ameliyatlarının yaklaşık 45 dakika sürdüğünü belirterek, operasyona ilişkin şu bilgileri verdi: “Ses kalınlaştırma ameliyatını bir müzik enstrümanının akoru gibi düşünebilirsiniz. Akor sırasında enstrümanının sesini istediğimiz kadar kalınlaştırabiliriz. Ses kalınlaştırma ameliyatı da aynı şekildedir, sese istenen kalınlık veya incelik verilebilir. Ameliyat lokal anestezi altında boyunda küçük bir kesiden yapılır ve yaklaşık 45 dakika sürer. Ameliyat sırasında hasta ile konuşularak uygun ses frekansı ayarlanır, bu uygunluk kararı hem hastanın isteğine hem de ameliyatı yapan cerrahi ekibin değerlendirmesine göre verilir.”

Herkesin sesi farklı parmak izi gibi

Doç. Dr. Kürşat Yelken, ameliyat olanların genellikle tok sese sahip ünlü oyuncuların sesi gibi bir ses istediğini, ancak tıpkı parmak izi gibi her kişinin sesinin farklı olduğunu vurguladı. Yelken, “Birebir aynı sesi yapmak mümkün değil. Burada önemli bir nokta da ses tonunu kişinin fiziksel özelliklerine ve yaşına göre ayarlamaktır. Mesela kısa boylu birisine çok kalın bir ses uymayacaktır” dedi.

Sağlıklı bir ses için öneriler

Doç. Dr. Kürşat Yelken, “Değerini kaybedince anladığımız sağlığımız gibi sesimiz de ancak kaybedince değerini anlayacağımız bir hazinedir” diyerek, sağlıklı bir ses için şu önerilerde bulundu:

• Ses sağlığı için uygun ton ve şiddette konuşmak, bol su içmek ve düzenli uyku çok önemli. Sık ve şiddetli boğaz temizleme, sık ve şiddetli öksürük ses tellerini tahriş edeceğinden bu davranışlardan kaçının.


• Ses tellerinin nemli tutulması ve tahriş edici maddelerden uzak durulması önemlidir. Günde en az iki litre kafeinsiz ve teinsiz sıvı tüketin. Kafein, tein (çay, kahve, kola), alkol, süt ürünleri hücre içindeki suyu kuruttuğundan ve balgam artışına sebep olduğundan ses tellerinde hasar oluşmasına sebep olur.

• Yüksek sesle konuşmak ses tellerini tahriş edeceğinden aşırı şiddette konuşmayın, bağırmayın, çığlık atmayın.

• Sesinizi uzağa göndermek yerine siz oraya gidin.

• Kuru, tozlu, dumanlı, klimalı ve gürültülü yerlerde konuşmayın.

• Sigara ses tellerini tahriş ettiğinden sigara içmeyin.


• Reflünüz varsa tedavi olun.


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.