Bir gelinin el kitapçığı var mıdır?

O mucizevi gün geldiğinde, hayatınızda ilk ve son kez gelin olmanızı ve sevginizin, saygınızın birlikteliğinizle daim olmasını dilerim. Tüm evlenecek müstakbel gelinlere sesleniyorum: Hepiniz birer prensessiniz.
Kısa zaman önce bu duyguyu tecrübe ettiğim için taze anılarımla bazı önerilerimi sizlerle paylaşabilirim.

Bir gelinin el kitapçığı var mıdır?
Gününüzü ve her anınızı mükemmelleştirmek için en büyük kolaylık ise küçük bir ajanda edinmekten geçiyor.
Aklınızda devamlı olarak birbirinden güzel fikirler oluşacaktır. Sonrasında eksikliklerini hissetmemek için yazıya dökerek kontrol listesi oluşturmak sizi tamamlanmış hissettirecektir.

İlk tavsiyem: Mutlu olun!

Size oldukça soyut bir kavram olarak görünüyor olabilir. Fakat mutlu olmak sizin elinizdedir. Bunun için özellikle beyninizi kodlayın. Kendiniz olmaktan hiç bir zaman vazgeçmeyin. Derin bir nefes alın ve gülümseyin. Kolaylaştırmak için en sevdiğiniz küçük bir çikolata size yardımcı olacaktır. Korkmayın, kendinizi şımartın, çünkü en güzel gününüz şimdi başlıyor.


İkinci olarak ayakkabınızı seçerken sadece rahatlığına önem verin.

Şık olmak için ayağınıza yapacağınız her işkence sadece sizi zorlayacaktır. Bununla birlikte çok isteseniz bile bir gelinin en güzel aksesuarı olan mükemmel gülümsemeniz sizden çok uzaklara gidecektir.

Üçüncü olarak dünyanın merkezi olarak kendinizi görmekten kaçının.

Damadınız ile birlikte salona girerken, ellerinizden güç almasını sağlayın. Sizin samimiyetiniz onun en güzel gülümsemesine yol açacaktır. Damadınız zor anlardan geçerken ona yaklaşıp gözlerinin içine odaklanarak bakın. Hayatlarınızı birbirinize destek vermek için birleştiriyor olduğunuzu gülümseyen gözlerinizden hissettirin.

Hazırlıklarınız sırasında onu strese iten bazı sorunları size sormasına izin verin. Bulduğunuz çözümler onun kabul etmediği sonuçlar olsa dahi yanınızda olduğunuzu hissettirin. Sadece onu sevdiğinizi ve birlikte yaşayacağınız hayat için ona teşekkür edin.

Dördüncü olarak zamanınızı iyi planlayın.

Zamanı iyi planlamanın en önemli sırrı küçük ajandanızda hazırlıklarınızı önceden tamamlamaktır. Kontrol edeceğiniz yazıya dökülmüş her planınız, beyninizi daha az meşgul edecektir. Beyninizi rahatlamak ise onu oldukça boşaltmak ile başlar.

Beşincisi gününüze erken başlayın.

Ilık bir duş ile başlayıp, doyurucu bir kahvaltı muhakkak yapın. Karnınız aç olursa her gülümsemenizde ağzınız kokacaktır. Bir gelin olarak en son isteyeceğiniz şey ise böyle hatırlanmaktır.

Altıncı olarak gelin saçınız ve makyajınız için ya önceden deneme yapın.

Ya da zaten bildiğiniz size en çok yakışan seçeneklerden devam edin. İnanın bazı sürprizler her zaman güzel sonuçlara ulaşmayabilir.


Yedincisi; Her kişinin sizin için geldiğini hep hatırlayın.

Onlarla bol bol vakit geçirin. Canı gönülden teşekkür ettiğinizi gözlerinizle karşı tarafa geçirin.

Sekizincisi belki en önemlisi meraklı olmaktan uzak bir gelin olun.

Dedikodu bir kadın için alışılmış bir sohbet türü gibi görünse de siz ortamından bile kaçın. Siz kendinizden, kalbinizden emin olun ki tüm vesveseler sizden hep uzak dursun.

Dokuzuncu olarak taraf ayırt etmeyin.

Kendi tanıdıklarınızla konuşacak ortak noktalarınız elbette çok olacaktır. Hatta konuşma üslubunuza dikkat etmek zorunda olmadığınız için gözleriniz tüm organizasyonda onları arayacaktır. Fakat ayrıcalıklı bir yaklaşıma girmek sizi fazla itici gösterir.

Geleceğiniz için alışkanlıklarınızdan vazgeçin. Sosyalleşin. Siz artık geniş bir ailesiniz. Kan bağınız kadar soy bağınız ile birlikte vakit geçirip aynı ilgi alakayı muhakkak eşit dağıtın. Hatta bu kulağınıza küpe olsun!

Onuncu hatta sonuncu olarak şimdi beyninizi tamamen boşaltın.

İçinizde konuşan benliğinizi susturun. Arkada çalacak olan şarkılara odaklanın. Eğlenin, ritme kendinizi bırakın. İç sesiniz sizi terk etmiyor ise müziğe eşlik ederek sizde şarkı söyleyin. Dans edin, hatta hoplayın. Emin olun rahatladıkça daha samimi olacaksınız. Samimiyet en güzel anahtarınız olacaktır.

Evliliğinizi ilan etmek, onu meşrulaştırmak için yapılan bir organizasyonun gerekliliğini yaşayarak tecrübe ettim. Tüm hayatım boyunca bana anlam veremediğim bir masraf kalemi olarak görünmüştür. Bakış açımın değişmesini sağlayan unsurlar bu on ana hatların bir araya gelmesi ile birlikte oldu. Şimdilerde geriye dönüp baktığımda gelin olduğum organizasyonun her anısını taze tutmak istiyorum.


Müstakbel her gelinin bir prenses olduğunu vurgulayarak çok mutlu olmanızı dilerim.
Kalbinizle gülümseyin, gözleriniz size şahitlik etsin…

Mutlu bir evlilik için neler yapılmalı? 14 altın kural!

Evlilik mi? Bundan sonra her aklına esen evlenemeyecek!

Evlenmeden önce sormanız gereken 12 soru


Gülen Keser
Gülen KESER, (1988) Kırklareli'nde doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. Yazı yazmaya oniki yaşında denemeler ile başladı. Kurduğu cümlelerdeki kelimeleri, mimikleri ile yaşatmak onun için bütünleştirici bir sanat oldu. İlk köşe yazarlığı deneyimine yerel gazete ile başladı.