Çocuklarda baş ağrısının sebepleri nedir? Neler yapmalı?

Erişkin insanlarda olduğu gibi çocukların da başı ağrır. Tekrarlayan baş ağrıları okul sorunlarına, öğrenme güçlüğüne neden olabilir. Çocuklarda baş ağrısının sebepleri nedir?

Ebeveynler çocukların şikayetleri ciddi olmadan ve süreğen (kronik) hale gelmeden baş ağrısını genellikle geçiştirirler. Altta yatan nedenler alışılagelen nedenler olabileceği gibi hayatı tehdit eden sorunların habercisi de olabilir.

Bu yüzden çocuklardaki baş ağrısını önemseyerek ayrıntılı bir şekilde değerlendirmek ve nedenlerini ortaya çıkarmak gerekir.


Anne-babalar dikkat! Eğer çocuğunuz başının ağrıdığını çok sık söylemeye başladıysa, okul başarısında azalma, zevk aldığı aktivitelerden kaçınma, fazla ışık ve gürültüden rahatsız olarak sessiz ve karanlık yerler tercih etmeye başladıysa, uykudan uyandıran bir baş ağrısı varsa ciddiye alın ve bir uzmana başvurun.

Çocuklarda görülen baş ağrısının mutlaka araştırılması gerektiğini belirten Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Adnan Ayvaz, beynimizin bir organ olarak ağrıya duyarlı olmadığını ancak beyni sıkıştıran, basınç yapan, içindeki sıvıyı ve kan akımını etkileyen her türlü durumun ağrıya duyarlı beyin zarları, damarlar ve beyinden çıkan sinirler aracılığıyla ağrı duymamıza sebep olduğunu söyledi.

Baş ağrısı okul başarısını etkiler

Dr. Ayvaz, ‘Ülkemizde yapılan çeşitli çalışmalarda okul çocuklarındaki baş ağrısını genelde %28 oranında bulurken bu durumunda %16 oranında okula devamsızlıkla sonuçlandığı gösterilmiştir. Bir başka çalışmada da okul revirine veya hemşiresine başvurma nedenleri arasında baş ağrısının %75 oranında en sık görülen şikayet olduğu tespit edilmiştir. Okul çocuklarında aynı zamanda stres ve kaygı durumlarında da en sık kullanılan bahanenin baş ağrısı olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.’ açıklamasını yaptı.

Kız çocuklarının başı daha çok ağrıyor

Baş ağrısını ‘beyinde veya vücutta meydana gelen bozukluğun habercisi yani alarmı’ diye tanımlayan Doç. Dr. Adnan Ayvaz, “Çalışmalar baş ağrısını arttıran nedenler içinde yaş, cinsiyet, ailede baş ağrısı öyküsü ve araç tutma öyküsü varlığının önemli olduğunu göstermektedir. Baş ağrısı yedi yaşına kadar kız ve erkek çocuklarda eşit oranda görülürken bu yaştan sonra kızlarda sıklığı giderek artmaktadır. Tekrarlayan baş ağrısı sıklığı yedi yaşına kadar %2.5 iken 15 yaşında bu oran %15’e çıkmaktadır. Erken ergenlik döneminde kızlarda erkeklere oranla iki kat daha sık görülmektedir” dedi.

Yiyeceklere dikkat edin

Baş ağrılarını birincil ve ikincil baş ağrısı bozuklukları olarak sınıflandırıldığını vurgulayan Doç. Dr. Adnan Ayvaz, birincil baş ağrısı bozukluklarını şöyle anlattı: “Birincil bozukluklar olarak öncelikle migren, gerilim tipi ve küme şeklinde baş ağrısı bozukluklarını görüyoruz. Bu tip baş ağrıları genellikle tekrarlayıcı ve süreğen karakterdedirler. Hayatı tehdit etmezler ancak yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilerler. Çevresel faktörler bu tip baş ağrıları için tetikleyici olabilir. Örneğin gürültü, fazla ışık, açlık, yorgunluk, uykusuzluk, stres, rüzgârlı ve basıncı yüksek hava durumu, bazı yiyecekler (peynir, çikolata, kafeinli içecekler, bazı meyveler, monosodyum glutamat içeren hazır gıdalar, baş ağrısı krizlerini arttırır. Krizler dışında hasta tamamen normaldir.”


Telefon ve tabletleri uzun süre kullandırmayın

İkincil baş ağrısı bozukluklarının daha sık yaşandığını ifade eden Doç. Dr. Adnan Ayvaz, akut sinüzit gibi enfeksiyon hastalıklarının baş ağrısına neden olabileceğini, halsizlik, ateş, fazla uyuma ve sürekli ağrı gibi belirtiler verebileceğini belirtti.

Tedavi edilmezse hayatı tehdit edici anevrizma yırtılması veya beyin tümörü gibi hastalıkların da ikincil baş ağrısı grubunda yer aldığını, en korkulan durumlar olmasına rağmen bunların çok nadir görüldüğünü söyledi.

Uyku düzensizliğinin de baş ağrısına neden olduğunu hatırlatan Ayvaz, anne babalara şu uyarılarda bulundu: “Uyku düzensizliği çocuklarda baş ağrısı yapabilir. Çocuklarınızın düzenli ve yeterli uyuduğundan emin olun. Ayrıca bilgisayar, tablet ve telefonun da aşırı kullanılması uyuma saatinin geçirilmesine, uykunun kaçırılmasına yol açtığı gibi baş ağrılarını da tetikler. Çocuklarınızın sağlığı için bu iletişim ve eğlence araçlarını (tamamen yasaklamaktan ziyade) kullanım sürelerini sınırlı ve kontrolünüzde olmasını sağlayın.”

Önce sebepleri ortadan kaldırın

Çocuklarda ara sıra olan kısa süreli ve hafif ağrıların sık görüldüğünü ve genellikle özel bir tedavi gerektirmediğini söyleyen Doç. Dr. Adnan Ayvaz, tedavinin orta veya şiddetli olan, tekrarlayan veya ilerleyici olan ağrılarda gerekli olduğunu belirtti.

Tedavinin ilk basamağını, ‘ilaç tedavisinden önce başı ağrıtan sebepler ortaya çıkarılıp bu sebeplerden kaçınmaya çalışmak’ olarak tanımlayan Doç. Dr. Adnan Ayvaz, “Baş ağrısının akut tedavisi ve krizlerin gelmesini, ortaya çıkmasını önleyici ilaç tedavileri farklıdır ve doktor önerisi doğrultusunda yapılmalıdır. Doktor kontrolü olmadan ağrı kesicilerin sürekli ve fazla kullanımı böbrek, karaciğer gibi hayati organlara zarar verebilecek etkiler yapabilir. Öncelikle sebebi ortadan kaldırmaya yönelik tedavi yaklaşımı seçilmelidir” dedi.

Rutin göz muayenesi yaptırın


Çocuklarda görme kusurlarının da baş ağrısına neden olabileceğini belirten Doç. Dr. Adnan Ayvaz, sözlerini şöyle tamamladı: “Kırma kusuru gibi görme ile ilgili baş ağrılarında uygun gözlük tedavi edici olabilir. Çocuklarda göz ve görme sorunları her zaman kolay fark edilemeyeceğinden, şikayeti olmasa da, rutin göz muayenesinden geçmesi önerilmektedir. Baş ağrısına sebep olan durumlar ortadan kaldırılmadıkça yapılacak tedaviler ya kısa süreli fayda sağlar ya da etkisiz kalır.”

Baş ağrısı neden kaynaklanır? Ağrı için ne yapmalısınız?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.