RSV virüsü nedir? Bebekler kaç yaşına kadar tehdit altında?

Bebeklik ve çocukluk döneminde alt solunum yolları enfeksiyonunun en yaygın sebebi olan RSV virüsü, ülkemizde sonbahar ve kış aylarında sıklıkla görülüyor.

RSV virüsü nedir? Bebekler kaç yaşına kadar tehdit altında?

Bebeklerde bronşiolit, zatürre gibi ciddi hastalıklara neden olan virüs, prematüre bebeklerde, kalp ve akciğer hastalığı olan savunma sistemi zayıf çocuklarda hayati tehlike yaratıyor.

Sonbahar – kış aylarında bebeklerin ve çocukların sıklıkla hasta olmalarına neden olan Respiratuar sinsityal virüs (RSV) çocuklarda ve yetişkinlerde solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan en yaygın ve bulaşıcı virüslerden biri.


Her yerde bulunabilen bu virüs iki yaşına kadar hemen hemen tüm çocukların hastalanmasına neden oluyor. RSV, bebeklerde bronşiolit (küçük hava yolları enfeksiyonu) ve pnömoni (zatürre) gibi yaşamı tehdit eden ciddi solunum yolu enfeksiyonlarına yol açabiliyor.

RSV virüsü hakkında bilgi veren Okan Üniversitesi Hastanesi Yeni Doğan Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Şenol Bozdağ, virüsün özellikle yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde ciddi salgınlara neden olabildiğine dikkat çekiyor.

Prematüre bebekler, kalbinde, akciğerin sağlık sorunu olan ve savunma sistemi zayıf olan çocuklar yüksek riskli grupta yer alıyor. Yrd. Doç. Dr. Şenol Bozdağ, virüsün bu grupta ciddi hastalıklara hatta ölümlere yol açtığını ifade ediyor. Dr. Bozdağ “Ayrıca bebeklikte geçirilen RSV enfeksiyonları daha sonraki yıllarda reaktif hava yolu hastalığı gelişimine yol açabilir” diyor.

Bebeklerin yarısı kış aylarında RSV ile tanışıyor!

RSV virüsü nedir?

RSV çok bulaşıcı bir enfeksiyon etkeni olup, insandan insana temasla, eşyalarla veya damlacık yoluyla bulaşıyor.

Kuluçka süresinin birkaç gün ile bir hafta arasında değişiklik gösterdiğini belirten Dr. Bozdağ şöyle devam ediyor: “Viral çoğalma bebeklerde ve bağışıklık sitemi (immünitesi) yetersiz kişilerde fazla ve uzun sürelidir. Doğal bağışıklık yetersiz olup tekrarlayan enfeksiyonlar sıktır. Hastalık ülkemizde sıklıkla sonbahar-kış mevsiminde görülür. Bebeklerin yarısı kış aylarında RSV bulaşıcılığı ile karşılaşır. İki yaşına kadar hemen her çocuk enfeksiyona yakalanarak 2 yaşına kadar yüzde 95 kan pozitifliğine ulaşır.”


Özellikle bir yaşın altındaki küçük çocuklarda RSV çok daha şiddetli olabiliyor, bronşiolit ve pnömoniye yol açabiliyor. Böyle hastaların hastaneye yatırılması gerektiğini vurgulayan, Okan Üniversitesi Hastanesi Yeni Doğan Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Bozdağ, “Damardan sıvılar, oksijen ve nemlendirilmiş hava ile tedavi gerekli olabilir ve daha ciddi vakalarda solunum cihazlarıyla solunum destek ihtiyacı oluşabilir” diyor.

Bebeklerin yaşı ne kadar küçük ise hastalığa yakalanma riski o kadar artıyor. Altı ayın altındaki prematürede, oksijen ihtiyacı olan kronik akciğer hastalıklı bebekler, bağışıklık sistemi yetersizliği ve doğumsal kalp hastalıklı çocuklar şiddetli enfeksiyon için en riskli grupta yer alıyor.

Burun akıntısı, öksürük, ateş ile ortaya çıkıyor

Virüsün tanısı burun-boğaz salgılarında viral RNA saptanması ile konuyor. RSV enfeksiyonu çocukluk çağında en sık burun akıntısı, öksürük ve ateş ile birlikte üst solunum yolu enfeksiyonu şeklinde görülüyor.

Daha sonra, zorlu nefes alma, orta kulak iltihabı, broşiolit ve zatürreye yol açıyor. Küçük yaşlarda geçirilen RSV alt solunum yolu enfeksiyonu ile ileri yaşlarda reaktif hava yolu hastalığı gelişimi arasında bağlantı olduğu bildiriliyor.

Çocuklara evde ilaç tedavisi uygulanabileceği gibi bazı durumlarda hastaneye yatırılmaları da gerekebiliyor. Apne (nefes durması), siyanoz (morarma), taşipne (solunum sayısının artışı), oksijen satürasyonun düşük olması, solunum güçlüğüne bağlı beslenme güçlüğü, kardiyak hastalıkların eşlik etmesi hastaneye yatırma kriterleri arasında yer alıyor.

Bebeğinizi hastayken öpmeyin, öptürmeyin!

Alınacak önlemlerle bebeklerin ve çocukların RSV virüsü ile karşılaşma oranları azaltılabiliyor. Dr. Bozdağ, “RSV damlacık yolu ve eşyaları temas aracılığıyla bulaştığından bebeğin, nezle benzeri şikayetleri olan kişilerle (kardeş, akraba, komşu vb) temasının engellenmesi gerekir” diyor. Yrd. Doç. Dr. Şenol Bozdağ, alınabilecek önlemleri şöyle sıralıyor;

  • Bebeğe dokunmadan önce eller su ve sabunla yıkanmalı,
  • Bebeğin yanında sigara içilmemeli,
  • Bebeği kalabalık ve toplu yaşanan yerlere götürülmemeli (toplu taşıma araçları, eğlence merkezleri, kreş, okul vs).
  • Solunum yolları enfeksiyonu şüphesi veya ateşi olan kişi ve çocukların bebeğe teması önlenmeli; ebeveynlerin benzer şikâyetlerinin olması durumunda maske kullanılmalı.
  • Bebeğin oyuncakları ve kullandığı malzemeler temiz tutulmalı.
  • Bebeği öpmekten kaçınmalı.

RSV’nin tam bir tedavisi olmasa da destekleyici tedavi uygulanabiliyor. Oksijensizliği önlemek, sıvı alımı düzenlemek, bronş kasılmalarını ve alevlenmeleri azaltmak tedavinin ana hatlarını oluşturuyor. Düzenli olarak ilaç kullanımı da hastalığın etkilerini hafifletiyor.

Bebeklerde vitamin kullanımı nasıl olmalı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.