Aşkı taze tutmak için ayda sadece beş saat yetiyor!

Çiftlerin günde iki ila 20 dakika arası değişen aralıklarla, toplam beş saat ayırarak ilişkilerini yenileyebileceğini biliyor musunuz?

Aşkı taze tutmak için sadece beş saat yetiyor!

Monotonlaşan ilişkiniz için olumlu bir şeyler yapmak istiyorsanız bilimsel gerçeklere dayanan önerileri göz önünde bulundurabilirsiniz.

Hafta 168 saat. Sevdiğiniz kişi ile mutlu bir birliktelik için harcamanız gereken zaman ise yalnızca beş saat. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Psikolog Zeynep Zat, aşkı canlı tutacak egzersizleri sizler için derledi…


Evlilikleri durağan ya da kötüye giden çiftlerle iyi gidenleri ayıran noktaları bulmak için yapılan bir araştırmaya göre eşler romantik akşam yemeği yiyerek ya da pahalı hediyelerle aşklarını canlandıramıyor.

Günlük yaşamda partnerleri ile kısa da olsa beraber zaman geçirenler mutluluğu yakalıyor. Aynı araştırmaya göre; haftada toplam beş saat süren bu aktiviteleri bir rutine oturtan ilişkilerinde mutluluk oranı giderek artıyor.

Psikolog Zeynep Zat, “Hollywood, aşk, tutku ve sevgi kavramlarımızı fena halde çarpıtmıştı. Humphrey Bogart’ın gözü yaşlı Ingrid Bergman’ı kollarının arasına alışını seyretmek yüreğimizi hoplatıyor; ancak gerçek yaşamda işler farklı yürüdüğünde de hayal kırıklığına uğrayıp bir türlü doğruyu bulamadığımıza inanıyorduk. Lakin kadınlar için de erkekler için de bugün mutlu birliktelik için günlük yaşamda olanlar bambaşka” diyor.

Haftada beş saat ayırarak ilişkiyi canlı tutacak egzersizlere dikkat çeken Zat, “Çiftler ilişkilerindeki problemli noktaları hayatlarından çıkartarak yerine sevginin iyileştirici gücünden yararlanabilecekleri pratik püf noktalarını koyabilir” diyor.

İşte Zeynep Zat’ın Sevgililer Günü öncesi sorunlu ilişkiler için derlediği aşkı canlı tutacak egzersizler…

Beğendiklerini dile getirme ve takdir:

Aşk

Tanışma hikayeleri sorulduğunda bazı çiftlerin yüzlerinin aydınlandığını görürüz. Çiftlerin bazen karşılıklı öfkeleri, kırgınlıkları hatta içten içe düşmanlıkları olsa da içlerinde hala ‘sevgi ve hayranlık sistemi’ olarak adlandırdığımız şeylerin izi görülür.

Bu da her iki eşin de kendisini diğerinin sevgi ve saygısına değer olduğuna dair temel bir duyguyu koruduğu anlamına gelir. Maalesef sevgi ve hayranlık kırılgandır. Bazen çiftler kendilerini birbirilerinin kişilikleri ya da davranışlarındaki kusurlarını eleştirmeye kaptırabilirler. Ancak hor görmenin panzehri sevgi ve hayranlıktır.

Partnerinize duyduğunuz saygı, ona öfkenizi ya da kırgınlığınızı dile getirirken tatsız davranışlarda bulunmanızı engeller. Sevgi ve hayranlığı canlandırmak ya da arttırmak hiç de karmaşık değildir.

Partneriniz ile onu neden sevdiğiniz üzerine bir konuşma yaparak başlayabilirsiniz. Bir çiftin birbirine verebileceği en büyük armağan tanındığını ve anlaşıldığını hissetme keyfidir. Oynayarak eğlenirken birbirini daha iyi tanıma çalışmaları yapılabilir.

Kendinizi ve birbirinizi tanımak bir ilk adımdır, buradan edinilen bilgilerle birbirinize olan sevginizi ve birbirinizin beğendiğiniz özelliklerini söyleyebilirsiniz. Bunun yanı sıra, her gün partnerinize duyduğunuz gerçek sevgi ve takdiri iletmenin bir yolunu bulun.

Süre: Günde 5 dakika*7 iş günü

Toplam: 35 dakika

***

Şefkat:

Uzaklaşmak yerine birbirine yakınlaşan eşler duygusal banka hesabına yatırım yapar. İşler zorlaşıp, çatışmalar arttığında bu birikim tampon görevi görür. Günlük yaşamın sıkıntı ve telaşesi içinde partnerinize kendisine değer verdiğinizi bildirmeniz kıymetlidir.

Örneğin, “İşlerin yoğunluğu yüzünden yakın arkadaşlarımı çoktandır ihmal ettim” diye yakınan partnerinize “Önceliklerini belirleyemeyen sensin.” demek yerine çözümün bir parçası olmaya gönüllü olduğunuzu göstermek için “Hafta sonu hep beraber bir plan yapmayı ister misin?” diyebilmek uzaklaşmak yerine yakınlaşmayı seçmek olacaktır.

Birlikte olduğunuz zamanlarda birbiriniz ile fiziksel ve duygusal temas halinde olun. Bunu gün boyu biriken önemsiz tedirginliklerden kurtulmanın bir yolu olarak da düşünün.


Süre: Günde 5 dakika*7 iş günü

Toplam: 35 dakika

***

Ayrılıklar:

Sabah güne başlamadan önce, o gün neler yapacağınızı partneriniz ile paylaşın, onun yapacaklarını da öğrenin. İşe gitmesi, dişçi randevusu, eski dostlarla bir araya gelmesi gibi… Bunu karşı tarafı sorgulamak ya da birbirine hesap vermekten öte, gün başlamadan önce kendisini planlarınızdan onu haberdar etmek için yaptığınızı unutmamalısınız.

Süre: Günde 2 dakika*5 iş günü

Toplam: 10 dakika

***

Günün sonunda:

Çiftler birbirinin duygusal ihtiyaçlarını çoğu zaman kötü niyetle değil, düşüncesizlik yüzünden göz ardı eder. Bu sıradan zamanların öneminin farkına varmak birbirine yaklaşmanın ilk adımıdır. Ayrıca sevginin kalıcılığının da işaretçisidir.

Sadece günlük etkileşimleri hafife almamalarını gerektiğini anlamak bile, birçok çiftin ilişkisinde fark yaratır. İş çıkışlarında, yöneticinizle, iş arkadaşlarınızla o gün içinde yaşadığınız sorunlar yüzünden ya da bir türlü bitmeyen işlerden bunalmış olmanız muhtemel.

Eve tüm işi getirmek ne kadar sağlıksız olsa da, aklınızdaki bu sorunları evin kapısından girerken bir anda bırakabilmek de öyle kolay olmuyor. Bunun için günü noktalarken partnerinizle mutlaka stresi azaltan bir konuşma yapın.

Süre: Günde 20 dakika*5 iş günü

Toplam: 1 saat 40 dakika

***

Haftalık buluşma:

Birbirine destek olmanın bile ilişkinin gücüne ve tutkusuna iki haftalık bir tatile çıkmaktan çok daha fazla katkıda bulunacağını aklınızdan çıkarmayın. Sadece ikinize ait olan iki saati sohbet ederek geçirmek de bağlı kalmanın gevşetici, alçak basınçlı bir yolu olabilir. Bu konuşmada hafta içinde yaşadığınız bir tartışmayı da sağduyunuzu kaybetmeden irdelemeniz mümkün.

Süre: Günde 2 saat*1 gün

Toplam: 2 saat


Genel Toplam: 5 saat

Sevgililer gününde hediye seçerken nelere dikkat etmelisiniz?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.