Özgür Adımlar Kampı: Romatizmalı çocuklar el becerilerini konuşturdu

Çocuk Romatoloji Derneği tarafından 2008 yılından beri düzenlenen Özgür Adımlar Kampı’nda, romatizmal hastalıklara sahip çocuklar ve aileleri beslenme, egzersiz, stres yönetimi ve hastalıkla mücadele etme konusunda eğitim aldılar.

Özgür Adımlar Kampı: 'Romatizmalı çocuklar' el becerilerini konuşturdu

Romatizma hastası çocukları buluşturmak ve hastalık hakkında farkındalık yaratmak amacıyla Çocuk Romatoloji Derneği tarafından 2008 yılından bu yana her sene düzenlenen Özgür Adımlar Yaz Kampı 19-20 Haziran tarihlerinde İzmir’de gerçekleşti.

Kampta romatolog, hemşire, fizyoterapist ve beslenme uzmanından oluşan romatoloji ekibi, bu sene de çocukların eğlenmesine imkan sağlayan bir ortamda onları ve ailelerini bir araya getirerek çocukların el becerilerini geliştirmek üzere seramik çalışması yaptı.


Romatizma yaşlılık hastalığı değil

Özgür Adımlar Kampı

Genetik kökenli bir hastalık olan romatizma, çevresel etkiler nedeniyle epigenetik değişikliklerle beraber de ortaya çıkabiliyor.

Çocuk Romatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Şevket Erbil Ünsal, romatizmanın bir yaşlılık hastalığı olarak bilinmesine rağmen çocuklarda 3-4 yaşında başlayabildiğini; 6 aylık bebekte bile görülebilen bu hastalığa Türkiye’de her bin çocuktan 1’inde rastlandığını söyledi.

Bu da, çocuk romatizmasının sedef ve migren hastalıkları kadar yaygın olduğuna işaret ediyor.

Çocuklarda romatizma hareketsizliği sevmiyor

Çocuklarda hastalığın en çok görünen belirtilerinin sabah tutukluğu, aksama ve nedensiz ateş yüksekliği olduğunu söyleyen Ünsal, bu belirtiler ortaya çıktığında ailelerin ilk olarak ortopedistlere başvurduğunu ifade etti.

Çocukların kol ve bacaklarının yanlış teşhis sonucunda alçıya alınması halinde hareketsizliğin hastalığı kötüleştirdiğine dikkat çeken Ünsal, çocuklar için özellikle su içi egzersizleri, yüzmeyi ve bisiklet sürmeyi önerdiklerini aktardı.


İlaç tedavisinin mutlak olarak fizyoterapi ile desteklenmesi gerektiğine değinen Ünsal, “Özgür Adımlar Yaz Kampı’nda bu yıl özel olarak el fizyoterapisi ile ilgili olarak çocuklar ve aileleri eğitim aldı. Çocuklarımız ayrıca bir seramik sanatçısıyla beraber el becerilerini geliştirmek ve ellerini daha çok kullanabilmelerini sağlamak için yaptıkları seramik çalışmasında keyifli zamanlar geçirdi” dedi.

Romatizma ile savaşmada ailenin rolü çok büyük

Romatizma

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Pediatrik Romatoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Erbil Ünsal, anne babalara çocuklarını dinlemelerini, onları iyi gözlemlemelerini ve romatizma belirtileriyle karşılaştıklarında öncelikle çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanına başvurmalarını önerdiklerini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti,

“Romatizmalı çocuk ailede her zaman özel bir özen görüyor. Hastalık yapısı itibariyle gerek hastalarda gerekse hasta yakınlarında stresi tetiklediğinden, stres yönetimi konusunda ailenin eğitimi çok önemli. Biz ailevi yaklaşım olarak genelde koruyucu bir yapıya sahibiz. Çocuğun bağımsızlığını ve özgüvenini kazanması açısından ise kendi işini kendisinin yapması ve ailelerin bu yöndeki desteği çok önemli”.

Hastalığın öyküsü hekimlere yol gösteriyor

“Romatizmal hastalıklarda iyi bir öykü alma yani çocuğu ve ailesini dinleme tanının %80’ini oluşturuyor. Bu amaçla biz, 2003 yılında Çocuk Romatoloji Derneği’nin kurulmasından bu yana, hem yurt çapında 50’ye yakın yan dal uzmanı yetiştiriyoruz hem de birinci basamaktaki hekim arkadaşlarımıza farkındalığı artırıcı hizmet içi eğitim veriyoruz” şeklinde konuşan Ünsal erken teşhisin yanında hekimlerin hizmet içi eğitimini sürdürülebilir kılmanın ve toplumu bilinçlendirmenin önemini vurguladı.

Ünsal, “Ülkemizde yaklaşık 20-25 çocuk romatoloji merkezi ve 102 çocuk romatoloğu bulunuyor. Dernek olarak amacımız bu merkezlerde tanıya yaklaşma, tedavinin düzenlenmesi ve izlem ile ilgili fikir birliğine varmak ve standardizasyon oluşturup her hastaya aynı özenle yaklaşılmasını sağlamak” dedi.

Dengeli beslenme için Akdeniz diyeti


Tedavide başarının sağlanması için dengeli beslenmenin altını çizen Ünsal, “Zamanla, DNA yapısı yanlış beslenmeden mikroskopik olarak etkilenebilmekte. Epigenetik değişiklikler dediğimiz bu faktör, hastalıkların oluşmasında artık çok etkili. Beslenme konusundaki önerimiz ise kaliteli proteinin yanı sıra her türlü yeşil sebze ve meyveden oluşan Akdeniz diyeti. İyi bir beslenmeyle bağırsak düzenini sağlamak, hastalıkla başa çıkılması ve hatta bazı durumlarda önlenmesi için oldukça etkili olabiliyor” dedi.

Çocuklarda romatizma hangi yaşlarda görülür?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.