Anadolu bazı yerlerde “Halka hizmet, Hakk’a hizmettir” denir. Bu sözü, halk için “Adalet Yürüyüşü” yoluna çıkan Kılıçdaroğlu için şöyle de uyarlayabiliriz: Halk yolu, Hakk’ın yolu Dersimli Kılıçdaroğlu!
Halk yolu Hakk’ın yolu Dersimli Kılıçdaroğlu!
Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz gün bir televizyon kanalına çıkarak başlattığı “Adalet Yürüyüşü”nü ve 15 Temmuz’dan buyana darbe girişiminin içeriğini, dününü, bugününü anlatmaya çalıştı…
Gerçekten de çok çarpıcı konulara değindi! 15 Temmuz’un “kontrollü darbe” olduğunu, daha önce birçok yerde olduğu gibi yine vurguladı!
15 Temmuz için, bundan sonraki günler demiyorum; onlarca yıl daha bu darbe girişiminin kritiği, sorgulaması yapılacaktır…
“Bu darbenin yapılacağını iktidar biliyor muydu; biliyorsa ilk andaki eylemi ne oldu; darbe neden engellenemedi; engellenmesi için ne yapılabilirdi?”
Bu konular üzerine ilerleyen zamanlarda düşünsel ve bilimsel siyasi akademik camiada daha çok yüksek lisans, doktora tezleri yazılır; biz de yazarız…
Burada dikkati çekmek istediğim başka şeyler var…
Kılıçdaroğlu; “İktidar yetkilileri, 15 Temmuz’dan sonra yaptığımız toplantıda verdikleri sözlerin arkasında durmadılar” dedi.
Ah Sayın Kılıçdaroğlu; siz herkesi kendiniz gibi “Doğrucu Davut” mu sandınız? İktidar yetkilileri, bugüne kadar halka karşı verdikleri kaç tane sözün arkasında durmuşlardır da size verdikleri sözlerde dursunlar?!
Nagehan Alçı’nın soruları
Sn. Kılıçdaroğlu’nu ayrıca naçizane tebrik etmeliyiz… Her daim kendisini liberal olarak kamuoyuna sunsa da eşi Rasim Ozan Kütahyalı gibi AKP’nin en büyük savunucularından olan ve CHP’ye karşı ciddi muhalefet kanadında bulunan Nagehan Alçı‘nın tüm tuzak sorularına çok makul cevaplar verdi. Sorulara çok girmeyeceğim ama şöyle bir örnek vermek gerekir: Alçı, “Adalet Yürüyüşü” konusunun açılması üzerine “Akın Öztürk’ün de eşi gelse onu da yürüyüşe alır mısınız?” sorusunu sordu…
Eyvallah Sayın Alçı; bir gazetecinin sorabileceği en güzel tuzak sorusuydu! Keşke bu sorularınızı AKP’lilere de yöneltseniz, yöneltebilseniz!
AKP’nin bırakın başbakanını, bakanını, milletvekillerine bile soramayacakları soruyu Alçı, Kılıçdaroğlu’na sordu! Örneğin, Nagehan Alçı bırakın 15 Temmuz’u; şunu sorsun AKP’lilere ya da sadece Mehmet Metiner‘e: “Siz Kabataş olayının görüntülerini izlemiştiniz ve ‘Biz sağduyumuzdan dolayı bu görüntüleri halkla paylaşmıyoruz’ demiştiniz. Sahi ne oldu, o görüntüler?” diye sorsun farzı misal…
Sorabilir mi Nagehan Alçı bu soruyu?! İmkanı yoktur; soramaz, sorulamaz!
Kılıçdaroğlu her seçim öncesi şunu söylerdi: “Karşıma istediğiniz AKP üyesini, AKP’ye yakın gazetecileri çıkarın onlar sorsun, ben cevap vereyim”. Dediğini de yaptı; Anadolu’nun bağrından çıkıp gelen “Dersimli Kemal” sözünde durdu!
Kimileri gibi program öncesi, soruları görüp ‘şunu sorun, şunu sormayın’ gibi ayarlanmış sorulara muhatap olmadı. Hazır cevap davrandı ve o anda cevap verdi…
Darısı daha önce söz verip de sözünde durmayanlara, duramayanlara!..
“Herkes için adalet” sloganı ile yola çıkan Kemal Kılıçdaroğlu mertliğini, siyasi ahlakını, korkusuz olduğunu bir kez daha gösterdi diye düşünüyorum…
Anadolu’da bazı yerlerde “Halka hizmet, Hakk’a hizmettir” denir. Bu sözü, halk için “Adalet Yürüyüşü” yoluna çıkan Kılıçdaroğlu için şöyle de uyarlayabiliriz:
Halk yolu, Hakk’ın yolu Dersimli Kılıçdaroğlu!
